Cumhurbaşkanlığınca açıklanan Valiler Kararnamesiyle Malatya valiliğine Batman Valisi sayın Hulusi Şahin'in atandığını öğrendim. Bu bilgi üzerine kısa bir internet taraması yaparak yeni valimiz Hulusi Şahin hakkında malûmat edinmeye başladım.
İlk önce sayın Hulusi Şahin'in Batmanlılara yaptığı veda konuşması dikkatimi çekti. Batman'da tüm kesimleri temsilen davetlilerin bulunduğu ortamda sayın Şahin'in o veda konuşması bana çok içtenlikli geldi ve sorumlu devlet adamlığı samimiyetini yansıtıyordu. Yeni Valimiz Hulusi Şahin'in etkilendiğim o konuşmasından bir bölümü sizlerin de bilgisine sunayım:
" Mahkeme kadıya mülk değil. Görev süremiz burada tamamlandı. Az bir süre değil. 3 buçuk yıl... Ama rüzgar gibi geldi geçti. Bundan sonra Malatya'da görev yapacağız. Memleketimizin her köşesi mutenadır, kıymetlidir. Her köşesinde hizmet etmek değerlidir. Biz bu şiar ile yürüyoruz. Tüm Batmanlılara bize vermiş oldukları çok kıymetli desteklerden dolayı ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Hepinize arz-ı veda ediyorum Allaha emanet olun sağ olun var olun"
İşte bahsini ettiğim o konuşmadan bir bölümü okudunuz. Dilerim sizler de bende oluşan samimiyet duygusuna hak vermişsinizdir.
Sayın Şahin hakkında Malatya'ya gelmeden önce oluşan olumlu kanaatlerim Sayın Hulusi Şahin'in Malatya'ya geldikten sonra vermiş olduğu fotoğraflar nedeniyle daha bir pekişti diyebilirim.
Sayın Valimizin Yeni Cami avlusunda vatandaşlarla sohbet etmesi ve onları dinlemesi halkla iç içe olduğunu göstermesi açısından önemliydi...
Cuma namazı sonrası Yeni Cami bahçesinde esnaf ve vatandaşlar yeni valimiz Hulusi Şahin’e hayırlı olsun temennilerinde bulundular. Esnaf ve vatandaşlarla hasbihal eden Şahin, onların Yeni Cami’nin restorasyonu hakkında fikirlerini dinledi.
Vali Hulusi Şahin eşi Ebru Şahin'le beraber Kitap fuarına giderek, kitabın değerine ve anlayarak okumanın gerekliliğine dikkat çekmesi, ayrıca yazarlar ve kitapseverlerle muhabbetti her türlü takdiri hak ediyordu..
Vali Hulusi Şahin standları tek tek dolaşarak yayınevi yetkilileri ve yazarlarla fuar hakkında sohbet etti. Standları ziyareti sırasında kitap araştıran, beğendiği kitapları inceleyen ve kitap alış verişi yapan öğrenci, veli ve vatandaşlarla da sohbet eden Vali Hulusi Şahin Kitap fuarı hakkında görüş ve önerileri de dinledi. Öğrencilerle ve isteyen vatandaşlarla günün anısına hatıra fotoğrafı da çektiren Vali Hulusi Şahin, öğrencilere kitap okumanın önemine vurgu yaparak kitapları severek ve anlayarak okumaları tavsiyesinde bulunması ders niteliğindeydi...
Türk Yemekleri Haftası nedeniyle gittiği Malatya Ev Yemekleri bölümünde yemeklerimizi incelemesi ile gerek katılımcılara gerekse de Malatyalılara verdiği mesajla destek oluyordu...
Verdiği mesajdan önemli birkaç cümle:
"Bu güzel bahar sabahında çok güzel bir etkinlik ile bu güzel parkta bir aradayız. Medeniyetlerin inşa edildiği, tarımın icat edildiği coğrafyadayız. Bu coğrafyada hukuk da, devlet de medeniyet anlamında ne sayarsanız hepsi bu coğrafyada bulunuyor, bu coğrafyada geliştiriliyor ve dünyaya yayılıyor. Türk mutfağı, Türk tarihi ile şekilleniyor. Orta Asya’dan ayran almışız, yoğurt almışız, pastırma almışız gelmişiz. Ege’ye vardığımızda son 1000 yıl da zeytinyağlılar da almışız, balığı da almışız... Türk mutfağını oluşturduk. Tanıtım ve sunum eksiğimizi de tamamladığınız zaman Türk mutfağı dünyanın bir numaralı mutfağıdır buna kimsenin şüphesi olmasın."
Henüz çok yeni olmanıza karşın şehrimizle sıcak kanlı kaynaşmanız bir Malatyalı olarak bizleri çok mutlu etti.
Dilerim uzun yıllar ve her alanda dolu dolu kalıcı eser ve hizmetlerle görev sürenizi tamamlar ve Malatyalıların gönlünde taht kurarsınız.
Şehrimiz vaktiyle "Yeşil Malatya" diye anılır, anlatılırdı, ancak şimdi mümbit topraklarımızın üzerindeki ağaçlarımızı kestiler, bahçelerimizin üzerini betonla kapladılar...
Her şeye rağmen halâ ücra köşelerde güzel mesire alanlarımız var.
Çarpık yapılaşmanın ve plansız gelişmenin bir sonucu olarak Malatyamız trafik akışı açısından ve araç otoparkı bakımından tam bir felç durumunda.
İnsanımıza gelince, son derece misafirperverdir ve gani gönüllüdür.
Değerli Valim, sayın Hulusi Şahin Malatya'ya hoş geldiniz...
Turist Getiren Şirketler Otopark İstiyor.
Yaklaşık 7 bin yıllık geçmişe sahip Arslantepe Höyüğü'nün UNESCO Dünya Kültür Mirası Kalıcı Listesi'ne alınması Malatya için son derece önemli gelişmelere yol açacak. Malatya en başta dünyanın her tarafından kültür ve tarih merakı olan turistlerin ilgisini çekecek. Ayrıca dünyada lezzeti, kokusu, tadı ve besin değeri bakımından eşsiz meyvemiz kayısı yegâne ihracat ürünümüz nedeniyle de şehrimizin tanınırlığı artacak. Bu özellikleri nedeniyle Malatya'ya yoğun bir şekilde yerli ve yabancı insanlar gelecek. Malatya mevcut alt yapısıyla turist ağırlama yeterliliği taşımıyor.
Turist gitmiş olduğu yerde sıkıntı çekmeden konaklama, yeme içme, hangi amaçla ister kültür ister alışveriş isterse de yeme içme (gastronomi ) için gelmişse o ihtiyacını gidererek mutlu bir şekilde dönmek ister.
Turist getiren şirketler Malatya'da otopark yokluğundan büyük sıkıntı çektiklerini söylüyorlar. Sırf bu yüzden kimi turlarında Malatya'yı es geçerek civar illere yöneldiklerini belirtiyorlar.
İki sene önce yapılan 1.Kayısı Çiçeği Şenliği'nin Battalgazi Belediyesi'nce düzenlenen ağırlama yemeğinde Belediye Başkanı sayın Osman Güder'e bir tur şirketi sahibi otopark sıkıntısını ve talebini iletmişti. Bu talebin bizzat şahidiyim.
Maalesef herhangi bir gelişme olmadı.
Örneğin, şehrimizi bir vesileyle ziyaret eden turist ayrılırken kayısı ve diğer kuruyemiş almak üzere Şire Pazarına gidecek, ancak gidemiyor, sebep aracını park edecek otopark yok...
Otopark sıkıntısı nedeniyle ticaretimiz de olumsuz etkileniyor...
Kıssadan Hisse
Eskiler "Baki Kalan Gök Kubbede Hoş Bir Sada İmiş" demişler.
Dünya hayatının binbir gaileleri, tırmandığımız merdiven basamaklarını oluştururken, bu arada nice acı tatlı hatıraları da bırakırız geride.
Aşılmaz gibi görünen sorunların üstesinden gelmek için canla başla çalışırken, hayatın mutad ritmi olan harala gürele telaşı ise unutturur bizlere zaman kavramını.
Heyecanla tırmandığımız merdivenlerin birden bakarsınız ki sonuna gelmişiz. Kâh maişet kâh hırs nedeniyle tükettiğimiz ömrümüzün nihayetinde elde kalanın sadece hüzün olduğunu iş işten geçtikten sonra anlarız.
Eskiler "Baki Kalan Gök Kubbede Hoş Bir Sada İmiş" demişler.
Ne güzel Söylemişler...
