Orhan Atak

Yeni Nesil Silahlanma 'Yazılım'

Orhan Atak

Günümüz dünyasının en büyük realitesi şüphesiz dijital ortamlardır. Bugün yaklaşık 8 milyar nüfusa sahip dünyada 5,1 milyar kişi en az bir cep telefonuna sahip durumdadır. Dünyada ortalama rakamlara göre 3 milyar kişi sosyal medya platformlarını aktif olarak kullanmakta ve bu sayı her geçen yıl ivmelenerek artmaktadır. Ülkemiz için tespiti yapılan rakamlarda konunun ne derecede olduğunu net olarak göstermektedir. 82 milyon nüfusun 56 milyonu aktif olarak internet kullanmakta, bu kişilerin 51 milyonu en az bir sosyal medya hesabı kullanmaktadır. Yaklaşık 60 milyon telefonun günde en az bir kez internet bağlantısı gerçekleştirdiği tespitine masaüstü ve taşınabilir bilgisayarları da eklediğimizde ortaya büyük bir dijital havuz çıkmaktadır.

Konu sosyal medya kullanımından, toplumsal etkilerine, algı operasyonlarından, yalan haberlere, toplumsal olaylardaki etkisinden, çocuk psikolojisine kadar birçok başlıkta değerlendirilmesi gereken çok fazla başlığı ve detayı içeriyor. Ancak ben bu yazımda belki de en az konuşulan başlık olan kullanılan yazılımlar açısından konuya bakmak istiyorum. Bu derece yüksek kullanım oranı olan cihazlarda ve platformlarda yerli yazılım oranı kaçtır dersek ne yazık ki bu oran yüzde 10’ların üzerine çıkmıyor. Yani aslında hepimiz, tüm kişisel bilgilerimizi, konuşmalarımızı, aile bilgilerimizi hatta özel fotoğraflarımızı kaynak kodları ve yönetimi ülkemiz dışında yer alan şirketlere kendi ellerimizle gönüllü olarak servis ediyor, veriyoruz.

Oysa yolda bir kişi bizi çevirip; “isminiz nedir?” diye sorsa söylemeden önce nedenini anlamaya çalışırız, şüpheyle yaklaşırız. Ancak internet üzerinde ismimizden çok daha fazlasını çeşitli yazılımlar eliyle binlerce farklı şirket veya kurumla ya da belki de devletle paylaşıyoruz. Hem de sorgusuz sualsiz…

Bu nokta da yerli yazılımın önemi ortaya çıkıyor. Sadece üretmekte yetmiyor bu yazılımların kullanımı için kolaylıklar ve teşviklerinde hayata geçirilmesi gerekliliği doğuyor. Bizlere ise mümkün olduğunca yerli üretim yazılımları kullanma noktasında hassasiyet düşüyor. Dünyada birçok ülke bu konunun önemini çoktan anlamış, harekete geçmiş hatta kanunlar çıkarmaya başlamış, ciddi önlemler almaya başlamış durumda.

Ülkemizin de bu konuda ivedi bir şekilde daha etkin adımlar atması gerekiyor. Yerli yazılım noktasında çalışma yok değil tabi ki; ancak ne kadarı alternatifi olan yabancı yazılımlara oranla daha yüksek oranda kullanılıyor dersek burada bir örnek vermek zorlaşıyor. Dolayısıyla bilinçlenmenin artması ve arttırılması gerekiyor. Bu da ancak devlet organlarının etkin çabası ve yasalarla mümkün olabilir.

Konunun ehemmiyetinin anlaşılması açısından Rusya Devlet Başkanı Putin’in geçtiğimiz hafta içerisinde imzaladığı konuyla ilgili yasa içeriğini hatırlatarak yazımı bitireyim. Rusya Devlet Yasa Bilgi Sisteminde yayımlanan yasaya göre; 

“1 Temmuz 2020'den itibaren ülkede satılan tüm akıllı telefon, bilgisayar ve akıllı televizyonların fabrika ayarı olarak Rus yazılımlarıyla çalışması gerekecek. Yasaya uymayarak çeşitli ortamlarda bilgi yayan ve yurt dışından finanse edilen kişiler gerek duyulduğunda "yabancı ajan” olarak yargılanabilecek…”

Günümüz dünyasının savaşlarının artık sadece silahlarla yaşanmadığını unutmayalım....
 

Yorumlar 1
Seher Karayel 25 Mart 2021 18:56

Bence insanların farkında olup önemsemediği bir konuya değinmişsiniz. ????

Yazarın Diğer Yazıları