Kokusu ile insanı mest eden Ihlamur ağacı, ülkemizde genellikle Karadeniz ve Marmara bölgelerinde doğal olarak yetişmektedir. Latincede Tilia olarak adlandırılan cinse bağlı türlerden oluşmaktadır. Ülkemizde sadece 2 türü (Gümüşi Ihlamur, Kafkas Ihlamuru) yaygın olarak bulunmaktadır. Eskilerden beri Ihlamur çiçekleri halk arasında çeşitli rahatsızlıkların giderilmesinde kullanılmıştır. Buna ilave olarak nadir de olsa dal ve gövde kabuklarının da şifa için kullanıldığı bildirilmiştir.
Ihlamuru araştırdığımda sizinle paylaşmak istediğim ilginç bir bilgi öğrendim. Bizim Ihlamur ağacı aynı zamanda Mahkeme ağacı olarak da biliniyormuş. Orta Avrupa’da bu ağacın gölgesinde yerel duruşmalar görülürmüş. Bazı topluluklarda kutsal kabul edilen mahkeme ağacı birçok festival ve etkinliğin buluşma noktası olarak kabul görmüş. Bu bilgiden insanoğlunun Ihlamur ağacına gösterdiği ilgi ve alakayı anlayabiliyoruz.
Ihlamur ağacı da bu ilgi ve alakayı karşılıksız koymamıştır. Haziran-Temmuz aylarında çiçeklenerek kendini insanoğlunun hizmetine sunmaktadır. Çiçeklerinden hazırlanan çayın göğüs yumuşatıcı ve yatıştırıcı olduğu bilinmektedir, ayrıca migren ve hazımsızlık şikayetlerinde de kullanılabilmektedir. Soğuk algınlığında ise terletici etkisi devreye girerek tedavi sürecine katkıda bulunmaktadır. Ancak burada çiçeklerden çay hazırlama aşamasının önemini vurgulamak isterim. Derslerimizde de öğrencilerimize sık sık vurguladığımız bir husus. Ihlamur çayının infüzyon yöntemi ile hazırlanması gerekir, nedir bu infüzyon yöntemi? Kaynayan suyun bitki kısımlarına ilave edilip, ağzının kapatılarak 5-10 dakika beklemesi işlemidir. Ekstra herhangi bir ısıtma işlemine gerek yoktur. Ihlamur çayını hazırlarken genelde yapılan hata bitkinin üzerine oda sıcaklığındaki suyu ilave edip kaynatarak hazırlamaktır. Böyle hazırlanıldığı takdirde çayımızın rengi daha kırmızıya çalan bir renk alacaktır, bizim istediğimiz ise açık sarı bir renk. İstediğimiz gibi bir ıhlamur çayı elde ettikten sonra tatlandırmak için bal kullanılmasını öneririz. Bir kaşık balı çayımızın içerisinde eriterek hem içimi daha rahat bir bitki çayı elde etmiş hem de balın şifasından nasiplenmiş oluruz.
Ve son olarak kış için evde hazırladığım bir bitki çayını paylaşayım sizinle; ayva meyvesini ince ince dilimleyin, ıhlamur çiçeği ile bir demliğin içerisine doldurun, bunların da üzerine bir tutam kekik ve karabiber ilave ederek yukarıda bahsettiğim yöntem ile üzerine kaynar su ekleyerek demleyin. Balla tatlandırmayı da unutmayın. Günde bir bardaktan da fazla içmeyin, her şeyin fazlası zarar. Bu bitki çayı göğsü yumuşatır, yatıştırır, hazmı kolaylaştırır biraz da terletir. Afiyetle için, şifa olsun.
Sağlıkla kalın, bilimle kalın…
