Vahdettin Yiğitcan

Yeşilyurt'u Güzel Günler Bekliyor

Vahdettin Yiğitcan

Kadim Çırmıhtı ya da Yeşilyurt dendi mi gözümüzün önüne vaktiyle, cumbalı evleri, daracık sokakları ve bir caddeden oluşan çarşısıyla eski yerleşim merkezi gelirdi.

Her evin altında çalışan dokuma tezgâhlarının müzikal bir ritimle sokağı saran sesi, çocukların küme küme oynadıkları muhteşem yaratıcılıkları içinde barındıran, çocuklara öz güven kazandıran sokak oyunları, Malatya merkez kasaplarında bulamayacağınız kalitede özel besi etlerin satıldığı kasaplar, tadına doyulmaz dalbastı kirazları gelirdi aklımıza...

Malatya, büyük bir hevesle ve vakitsizce "büyükşehir" olunca, Yeşilyurt Belediyesi eski "küçük ve güzel" algımızı yerle bir ederek devasa sınırlara ulaştı.

Bildiğiniz üzere ben, yaya gezmeyi ve gezdiğim yerleri gözlemlemeyi itiyad edinmişim. En eğlendiğim alışkanlığım da galiba bu...

Bu nedenle ne zaman imkan bulsam sokak sokak, aheste aheste gezinir, geçmişi, günümüzü ve muhtemel geleceği tasavvur eder kah üzülür, ender de olsa ümitlenirim... 

Yakından gözlemlediğim ve son iki yılına şahitlik edebileceğim kadim yerleşim Çırmıhtı, terk edilmiş kasaba izlenimi veriyor...

Bu terk edilmişlik hali, sanırım tüm görenlerin içini sızlatıyordur...

İlk sahiplerince boşaltıldığı için, içinde hayat emaresi kalmamış evlerle, ayakta zor durabilen yıkık dökük yapılara sığınmış yoksul ailelerin oturduğu bir varoş görünümünde şimdiki Çırmıhtı... Issız, sessiz, tenha ve mahzun!

Çırmıhtı, Gündüzbey ve daha birçok yerde Malatya Valisi Ulvi Saran döneminde, yani 2011'de sivil mimari örneği onlarca ev ve konak restore edilmişti. Böylece tarihi mirasımız, yok olmaktan kurtarılarak turizme kazandırılması ve bu şehrin insanlarının hatıralarının yok olmasının önüne geçilmesi amaçlanmıştı...

Aradan geçen yıllar içinde ne mi oldu onca emek, güzel bir görünüme kavuşan ev ve konaklarımız beceriksiz yöneticilerimiz sayesinde doğanın insafına terk edilerek yeniden harabeye dönüştü...

Sorumluluk makamındaki hiç bir zatın bu durumu gördüğü halde kılı kıpırdamadı...

Malatya'ya yeni geldiğim zamanlardı, aksayan belediye hizmetlerine dair yazılar yazdığımda en azından bir tepki verir insan, yok! Sanki bu şehrin üzerine ölü toprağı serpilmiş... 

Öylesine bir noktaya geldim ki, Malatya'daki yerel yönetimlerin dikkatini çekmenin imkansızlığına bir uyarlama yaptım: "Anlayana Sivri Sinek Saz, Malatya'ya Davul Zurna Az"

Yeşilyurt Belediyesi dikkat çeken hummalı bir çalışma içerisinde...  

Çırmıhtı'da Yeşilyurt Belediyesi, Gündüzbey Caddesi üzerindeki ev ve konakları yeniden onardı.

Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar, onarılan ev ve konaklara işlerlik kazandırarak bölgeyi turizme açmak istiyor...

Başkan, yapılan çalışmalar neticesinde diyor ki:

"Tarihi Konakların bulunduğu caddeyi ‘Lezzet Caddesi’ olarak değiştirdik. Buradaki konaklarımızı Butik Otel, Yeşilyurt Mutfak Sanatları, Gastronomi Müzesi, Kent Belleği Müzesi, yöresel ürünlerin satışının yapıldığı Restaurant ve Millet Kıraathanesine dönüştürme noktasında yoğun bir çaba sarf ediyoruz" 

Çınar'ın sözünü ettiği tüm iş kollarına sevindim, ancak Millet Kıraathanesi'ne daha çok sevindiğimi belirtmeliyim...

İnşallah bu defa bunca emek boşa gitmez, milletin parası da çarçur olmaz diyelim...

Yukarıda "ender de olsa ümitlenirim" demiştim ya, Mehmet Çınar'ın kimi çalışmaları bu garibi ümitlendirmektedir...
 

Yazarın Diğer Yazıları