Vahdettin Yiğitcan

Kuyruklu Kulaklı Yalanmış Meğer

Vahdettin Yiğitcan

Değerli okurlar,

Batılı insanın medeni seviyesini ve insani değerlerini anlamak için devletlerinin sözde iddia ettikleri, yasalarla teminat altına alınmış Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AHİM) kriterleri bizi yanıltmasın. 

Affınıza sığınarak benzetmek istiyorum, bu kriterlerin geçerlilik ömrü, ahlaksızlığı ve yalanı meslek edinmiş fahişenin yemini gibi bir haldir. Bunların kendilerini bağlayıcılık üzerine ettikleri sözde AHİM yemini, "yalancının mumu gibi yatsıya kadar yanar" sözümüzdeki gibi aldatıcıdır...

Batılı insanın ve devletlerinin medeni seviyesini ve insani değerlerini anlamak için çok derin analiz ve araştırmalara girmeye gerek yok, 2.Dünya Savaşına ciddi anlamda bir göz atmanız yeterli olacaktır diye düşünüyorum. 

Bütün bunları söylerken toptancı bir yaklaşımla genelleme yapmaktan imtina ederim, elbette ve kesinlikle insani hassasiyetini ve vicdani duyarlılığını yitirmemiş Salih insanların varlığını istisna tuttuğumu belirtmek isterim.  

İnternet ortamında istemediğiniz kadar 2.Dünya Savaşına dair görsel belgesel ve yazılı kaynak bulabilirsiniz.

7 Ekimden bu yana kudurmuşçasına ayan beyan Filistinlilere karşı katliam yapan İsrailli Siyonist Yahudiler, 75 yıl önce de kendileri Almanya'da Naziler’ in inanılmaz zulmüne maruz kalmışlardı... 

Dahası, bu Yahudiler ne hikmetse (!) tarihleri boyunca yüz yıllarca sürgünden sürgüne savruldukları ülkelerde de hep aşağılanmış mahluklar olarak nam salmışlardır.

Bu sebeplere binaen Yahudilere reva görülen zulmü anlamak üzere 2.Dünya Savaşları belgesellerine bakma ihtiyacını hissettim. 

1939'da Almanya'nın başlattığı bu savaşlar 1945 yılında sona erdi. İnsanlığa ve özellikle de Yahudilere akıl almaz acılar yaşattı.

Tüm dünyada yaşanılan eşi benzeri görülmemiş acıların ve getirdiği yıkımın ardından ders çıkarılmış olmalı ki Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu hummalı bir çalışma ile üzerinde 48 ülkenin mutabık olduğu bir beyanname hazırladı. 

Daha dün denecek kadar yakın bir tarihte 10 Aralık 1948'de kabul edilen "İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi", 2.Dünya Savaşının ardından aralarında Türkiye'nin de bulunduğu 48 ülkenin imzalamasıyla yürürlüğe girmiş oldu. 

Bu yazılı sözleşme insan hak ve hürriyetlerini teminat altına alan 30 maddelik umdeler bütününü içermektedir. 

2.Dünya Savaşı tarihin kaydettiği en kanlı savaş olarak anılmaktadır. Bu savaşlarda ölen insan sayısı net olarak tespit edilememiş olması nedeniyle 60 milyon ile 80 milyon arasında bir rakam ifade edilmektedir.

İsrail İnsanlığın Kimyasını Bozdu!

1948 Yılından bu yana yerleştiği Filistin topraklarında hiçbir kurala ve değere tabi olmayan nesebi gayri sahih Siyonist İsrail küstah yayılmacılığını en kanlı bir biçimde sürdürüyor.

Dünya çapında büyük yıkım ve acılara yol açan 2. Dünya Savaşıyla aklını başına devşiren Dünyanın 48 belli başlı ülkesi Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonunun hazırladığı İnsan Hakları Evrensel Beyannamesini imzalayarak hayata geçirmişlerdi. 7 Ekimden bu yana Filistin'in Gazze bölgesinde iki ayı aşkın bir süredir hiçbir kural tanımaksızın başta bebekler olmak üzere masum sivilleri katleden İsrail kendisini destekleyen Amerika, Almanya, İngiltere, Fransa ve İtalya ile birlikte İnsan Hakları Evrensel Beyannamesini yırtarak ayaklar altına aldı.

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Gazze'de insani ateşkes kararını uygulamaya gücünün olmaması nedeniyle BM Güvenlik Konseyinin (BMGK) otoritesinin ve güvenilirliğinin zedelendiğini söylemiş.

Sayın Guterres'in BMGK'nın otoritesinin ve güvenilirliğinin zedelendiğini söylemesi diplomatik dilin nezaketi gereği bir ifade, işin aslı Türkçesiyle ortada otorite motorite kalmadı demiştir Antonio.

Gözü dönmüş İsrail burnunun ucunu göremeyecek kadar çıldırmış bir ruh halini yaşıyor. 

Eceli yetmiş köpek misali hiçbir kutsal tanımadan her yere tersliyor.

Dünyanın her yerinden vicdan sahibi insanların nefretini kazanan Siyonist İsrail, vicdan sahibi Yahudileri de nefret objesi haline getirerek en büyük kötülüğü yine Yahudilere yapıyor.

Diğer Yandan

İsrail ve Batılı Egemen Devletler zalim de, Doğulu ve Müslüman ve Arap Dünyası çok mu pirupak!

Onlar da kendi çaplarında zalim ve gaddar devletler.

Esasen İsrail'in bir diğer cesaret aldığı bir gerçeklikte bu olsa gerek. 

Türkiye dışında kimsenin gıkı çıkmıyor. Çünkü göbek bağıyla bağlılar yürürlükteki dünya sistemine...

Hakikatte ise Müslümanların ve tüm insanların önlerinde üzeri küllenmiş 1400 yıl öncesinden gelen muhteşem bir Esenlik Beyannamesi var ki, o da Peygamberimiz Hz. Muhammed'in Veda Hutbesidir...

Ancak bu Hutbe hiç kimseye imtiyaz tanımadığı için "İmtiyazlıların Hüküm Sürdüğü Ülkelerde" hiç gündeme gelmez. 

Tıpkı bugün dünyada gördüğümüz sessizlik gibi.

O Hutbeden bazı cümleler.

"Ey insanlar! Bilmiyorum, belki de bugünden sonra burada sizinle bir daha buluşamayacağım. Allah’ın rahmeti bugün sözümü işitip onu iyice kavrayanların üzerine olsun! Benim bu sözlerimi burada bulunanlar bulunmayanlara bildirsin. Olabilir ki bildirilen kimse burada bulunandan daha iyi anlar ve itaat eder. Ey insanlar! Biliniz ki rabbiniz birdir, atanız da birdir. Bütün insanlar Âdem’den gelmiş, Âdem de topraktan yaratılmıştır. Arap’ın Arap olmayana, Arap olmayanın Arap’a, beyazın siyaha, siyahın da beyaza hiçbir üstünlüğü yoktur."

"Mallarınız ve canlarınız dokunulmazdır."  

"Câhiliye devrinin kan davaları kaldırılmıştır." 

"Ey insanlar! Kadınların haklarına riayet etmenizi ve bu hususta Allah’tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları Allah’ın emaneti olarak aldınız. Onların namus ve iffetini Allah adına söz vererek helâl edindiniz. Dikkat edin! Sizin kadınlar üzerinde hakkınız olduğu gibi onların da sizin üzerinizde hakları vardır. Sizin onlar üzerindeki hakkınız iffet ve namuslarını korumalarıdır. Kadınların sizin üzerinizdeki hakları geleneklere uygun biçimde yiyecek ve giyeceklerini sağlamanızdır. Kadınlar hususunda Allah’tan korkun ve onlara en iyi şekilde davranın"

Bugün başta Müslümanların ve tüm insanlığın esenliğini ve güvenliğini sağlayacak temel ilkeler bunlardır diye düşünüyorum...

Yazarın Diğer Yazıları