Unutacaksınız

Unutma temalı bir yazı yazacaktım. Enes Tarım benden önce davranmış. Gören göze kılavuza hacet yok. Her şey ortada. Unutacağız. 

İsrail'in Filistin üzerindeki emelleriyle ilgili bir yazı kaleme almıştım. Aynıyla gerçekleşmeye başladı bile. Unutkanlığımıza ve tembelliğimize güvenerek atıyorlar her adımlarını. Nasıl olsa bunlar unutkan. Nasıl olsa bunlar tembel. 

Tembelliği ile tanınan bir topluluğun dünyada iz bırakacak bir hareket yapmasına ihtimal yok. Tembel adamın utanması da olmaz haysiyeti de. Tembellik zaman içerisinde toplulukları dilencilere dönüştürür. Çalışan, üreten, keşfeden toplulukların uydusu, uyruğu, dilencisi ve en sonunda kölesine dönüşürler. Dünya tarihi bunun örnekleri ile doludur. Ortada çok çalışan ve sürekli üreten ve fakat vicdani melekelerini yitirmiş bir batı toplumu var. Karşısında durma iddiasında olanlarınsa ne bir üretimi var ne de çalışkanlıkları. Ancak söz üretiyorlar, o da rüzgârın önündeki yapraklar gibi. Bir bakıyorsunuz var, bir bakıyorsunuz yok. 

Bizler, bugüne gelene kadar o kadar şeyi unuttuk ki, unutmalarımızın tarihi yazılsa hayretle okuruz unuttuğumuz için, "bunlar da olmuş muydu?" diyerek. Bosna'ları, Karabağ'ları, Arakan'ları nasıl da unuttuk? Bugün zulmün hala en şiddetli haliyle hüküm sürdüğü Doğu Türkistan'ı hiç hatırlıyor muyuz? Daha dün yaşadığımız deprem bile tüm şiddetine rağmen bugün birileri için alışılmış bir çaresizliğe bazıları içinse merhametsiz bir menfaat arayışına dönüşmedi mi? Unutup gidiyoruz her şeyi. Şimdiye kadar yaptığımız gibi, şimdiden sonra da yapacağımız gibi. 

Bugün, dünyanın gözlerinin önünde, Gazze'de, masumların kanı akıtılıyor. Binlerce sabi, İsrail vahşetinin hedefi halinde yok oluyor. Amerika, tüm bu katliamların ortağı olarak sahne alıyor bu oyunda. Rahat yataklarında uyumalarından, gündelik zevklerinden, yumuşak koltuklarından olmak istemeyen milyarlar kulaklarını Gazze'deki çocukların feryatlarına tıkamış durumda. Doğuda, batıda, kuzeyde ve güneyde. Hiç kimse rahatından olmak istemiyor. Medeni Avrupa ve Amerika'nın zaten umurunda değil oradaki çocuk. Bizim gibi Müslüman görünüşlü ülkelerin insanlarıysa bir iki parlayıp sonrasında yine rahatlarına dönüyorlar. Senaryoyu yazanların bildikleri şeyler bunlar. Bir iki parlayıp sonra susacağımız. 

Sonuç itibariyle bunlar da unutulacak. İsrail, nihai hedefine ulaşmak için gözünü karartmış, dünya insanlarının tepkisizliklerine, unutkanlıklarına ve tembelliklerine güvenerek Gazze içerisinde ilerliyor. Burayı dümdüz ederek gerekirse yaşayan herkesi öldürerek Filistin sorununu kökünden çözecekler. Birkaç yıl nefeslenip ardından da artık önlerine kim gelirse, Mısır, Ürdün, Lübnan, Suriye… yok edecekler. Kaç sene sürer bu harekât, kimin sırası ne zaman gelir bilmiyorum. Bir üst akıl her şeyi tasarlayıp yönlendiriyor bu kesin. Bunun dışında kesin olan bir şey varsa o da bizim unutkanlığımız. Birkaç ay sürer bu temizlik ve hemen arkasından unuturuz gider. Kendi gündelik telaşlarımız, alışverişimiz, düğünümüz, eğlencemiz bizim gündemimiz için yeterli hadiseler. Kim hatırlayacak dünyadaki mazlumları?