6 Şubat depreminin ilk gününden itibaren ilk başlarda kurtarma sonrasında barınma ve gıda yardımları akabinde de hukuki süreç olmak üzere kesintisiz bir şekilde Malatya’da depremi sonuna kadar yaşayan, şahit olan ve hala hukuk mücadelesini devam ettiren bir kardeşiniz olarak bu seçimlerin Malatya için kaçınılmaz bir fırsat olduğunu belirtmek isterim.
Hepimizin malumu, 20 yıldır belediye seçimlerini dahi Erdoğan eksenli olarak görüp Erdoğan kimi aday gösterdiyse onu Malatya’nın başına bela ettik(!) Umarım, yerel seçimlerle merkezi seçimleri artık ayırt eder ve DEPREMİN SONUÇARINDAN EN GÜZEL VE EN KISA SÜREDE MALATYAYI KİM KURTARIR=LİYAKAT KİMDE artık ona bakarız. Bu seçimler hayatiyet arz etmektedir. Çünkü Malatya’nın yarısına yakını yerle bir oldu. Bu enkazı kaldıracak vicdanlı, akıl sahibi, Allahtan korkan ve her şeyden önce Liyakat sahibi bir başkan Malatya’mız için elzemdir. AKP temayül ya da kulis çalışmaları vs. sembolik olmakla beraber muhtemel adaylara bir göz atalım.
Bugün mevcut başkan Selahattin Gürkan’ı (nam-ı diğer Küçük Melih Gökçek) çok anlatmaya gerek yok. Depremin ilk günlerinde her taraftan oluk oluk Malatya’ya ekmek su yardımı gelirken kendi insanına 6 TL’den ekmek satan sonra sivil toplum kuruluşlarının tepkisi sonucu topu valiye atıp vali beyin emriyle deyip hemen ücretsize çeviren bir insan, Televizyon programcısı M. Akif Ersoy ile olan “cenazelerimizi İslam’a göre güzel gömüyoruz…” Muhabbetini zaten biliyorsunuz. Depremde millet çadırlarda sürünürken, konteyner ya da konut ihtiyacı üst zaruret seviyesinde iken, yaşayan kimsenin olmadığı Bostanbaşı ve Karakavak’a hitap eden büyük parka en önceliği veren insan… vs.vs. bitmez.
Öznur Çalık, yıllarca çevresine yaptığı torpillerle, bir türlü Malatya halkına zaman ayırmayan, her dönem milletvekili olmasına ve Emine Erdoğan’a çok yakın olmasına rağmen, 18 yıldır bir çevre yolu bitirtemeyen, 15 yıldır bir adliye sarayı yaptırtamayan, Malatya’ya devlet hastanesi hariç bir yatırım yaptırtamayan , hep çevresini zengin eden hep çevresine iş bağlayan,,,, hep çevresine yardımcı olmasıyla tanınan ,bilinen insan….
Sami ER, Malatya İl Özel İdare Sekreterliği döneminde, köylere ilçelere su, yol, kanalizasyon vs. çok güzel hizmetler yapan, TOKİ’deki üst yöneticiliği ile TOKİ’yi hizmet kurumu haline getiren hem vicdan sahibi hem liyakatte üst düzey teknik adam! İllaki hataları ve eksikleri olmakla beraber, yerel yöneticilikte liyakat sahibi bir insan. Doğrudan doğruya işin başında kendisi teknik olarak işi kontrol edebilecek teknik donanıma sahip insan. Ne eczacı ne de öğretmen..!
30 yıldır Malatya’da Belediyeciliği en iyi yapan Münir Erkal idi. Milli Görüş Belediyeciliği ocağında pişmişti. Malatyalılar olarak “ceketimi atsam kazanırım” gibi bir manipülasyon sonucu Malatya’yı ihya eden bu Malatya’nın mimarını al aşağı ettik. Hizmete bakmadık. Gelenlerin ne kadar çok düşüne, taziyeye katılımına bakmaktan vazgeçelim artık. Malatya’yı bu felaketten bu enkazdan kim kurtarabilir ona bakın. Kör olmayalım yeter ama!
“Söz Malatyalının, Erdoğan’ın değil” deme vaktidir artık!
