Hoş Geldin Ya Şehr-İ Ramazan
Nesibe Aldemir
Kalplerimiz, on bir ayın sultanı Ramazan ayına kavuşmanın sevinciyle huzur buldu. Manevi iklimlerin en güzeli olan Ramazan ayının gelişi yüreğimizi mesrur ve bahtiyar eyledi.
Maddi ve manevi bereketin etrafımızı sardığı bu ilkim aynı zamanda ünsiyetimizi kavi bağlarla güçlendirmek için de büyük bir fırsattır. Elimiz ulaştığınca, gücümüz yettiğince iyilik yapmaya, güzellikleri tüm kâinata yaymaya niyet edelim bu Ramazan da.
Çocukların o katıksız ve masum dünyalarına dokunalım. Sevindirelim ki sevinelim. Hanelerimizde o kutlu ayın gelişini kutlayalım. Ve süsleyelim mekânları, kalpleri…
Unuttuğumuz ve rafa kaldırdığımız ne varsa yeniden getirelim gündemimize. Bir aylık bu muhteşem yolculuğun gündemini biz belirleyelim. Sahabenin onu karşıladığı gibi heyecanla karşılayalım. Sevgimizin, merhametimizin, umudumuzun üzerini kaplayan örümcek ağlarını temizleyelim. Ve tozunu alalım kalbimizin odalarının. Temizlenip arınmaya niyet edelim.
Kalpler en çok O’nu anmakla huzur bulur ayetini zihnimizde daima canlı tutalım. Karanlığa, acıya, umutsuzluğa sürükleyen çağa inat ruhumuzla var olmanın heyecanına dâhil olalım. Gündüz bir kenara bıraktığımız yeme içme üzerine tefekkür edelim. İsrafın hangi derecesindeyiz onu ölçelim.
Sofralarımızı çeşit çeşit yiyeceklerle donatırken Gazze’de açlıktan ölen çocukları hatırlayalım. Hatırlamak istemediğimiz görüntülerle soframızın görüntüsünü birleştirelim. Ortaya çıkan tabloya bakarken neler hissediyoruz soralım kendimize. İç ve dış muhasebelerle dolu vakitler geçirelim.
Hiralarımıza çekilmeden geçmesin baharı andıran bu mübarek mevsim. Güller büyütelim bahçelerimizde misk kokan, renk renk çiçekler açsın gönül bağımızda. İsraftan uzak insafa yakın sofralar kuralım ve ağırlayalım misafirlerimizi. Kim ne der tedirginliğini bir kenara koyalım ve yürekten adımlar atalım. Ayağı yere sağlam basan bir yürekle yürümenin huzuruna varalım.
İbadetlerin özüne dokunalım. Dokunalım ki özümüzle olan özlemimiz vuslata ersin. Bu kavuşma ise kurtuluşumuza vesile olsun. Ramazan ki rahmet ayıdır, Ramazan ki bereket ayıdır. Birlerimizi bin yapmaya aralanan fırsat kapısıdır.
Bu kapıdan girmişken, Ramazan’a erişme imkânı bulmuşken bizi kâinatta bekleyen güzelliklere dokunmaya ne dersiniz? Kimimizin payına bir tebessüm düşer kimimizin payına bir mazlumla iftar açmak kimimize ise manevi dokunuşlar nasip olur. Biz yeter ki niyet edelim. Biz yeter ki o kapıdan girmenin faziletine vakıf olalım. Gerisi bir şekilde bereketiyle gelecektir. Ramazan’ı arınmak, yeniden inşa olmak ve dirilmek için bir fırsat görmeyi bilmeyiz.
Mescid-i Aksa’nın hüzün dolu mahzun bakışları yüreğimizi yakarken Ramazanla buluşmanın sevinci buruk bir histir kalbimizi saran. Yine de dualarımızla dirilsin kalplerimiz. “Semada birleşen eller hürmetine, on bir ayın sultanı Ramazan-ı Şerif hürmetine kalplerimizi senin dinin üzerine sabit kıl Allah’ım. Doğu Türkistan’da zulüm gören kardeşlerimize yardım eyle, Filistin’de Gazze’de binlerce günahsız bebeği katleden İsrail denenen yapılanmayı darmadağın et. Elindeki gücü masum insanların üzerinde zulme dönüştüren tüm zalimleri senin azabına ve gazabına teslim ediyoruz. Sen ki bizden en iyi bilen, en iyi görensin Allah’ım. Hastalarımıza şifa, dertlilerimize deva ver.(Âmin)”
Hoş geldin Ya Şehr-i Ramazan hanelere, gönüllere, kâinata… Gelişin şifa olsun kalplere vesselam.
