Mustafa Çerdik

Yaşanılası hayat

Mustafa Çerdik

Bugün çok yoruldum içimin koridorlarında hep sessizce yürüdüm düşledim düşler kurdum biraz kendimle barışık çokta yalnızlığa alışık hayaller kurdum hem de öyle fiyakalı, yaşanılası düşlerin yaşanılmayacak havasına inat; çünkü çok kalabalığız gürültü bizleri kuşatan bir iklim olarak iç cebimizde.

Yine yürüdüm, yalnızlığın umut sokağından geçtim hüzün caddesinden biraz soğuktu üşüdüm içim ürperdi yüreğimdeki tarifi imkânsız yanıma tercüman olacak kelimelerden yoksunluğum; içimin üşümelerini daha da arttırıyordu, giydim sabır ceketini dik, vakarlı ve adımı atan ben titreyen toprak oldu yol oldu

Yüreğimdeki tarifi imkânsız yanıma tercüman olacak kelimelerden yoksunluğum; içimin üşümelerini daha da arttırıyordu

Yürekler nemli gönüllerde hüzünlüyken zaman akıyordu biz akıyorduk zamansız anların yoksunluğunda diller lal kalplerde bir ihtilal mahzun çocukların heves ettiklerini kimileri çoktan alıp kullanmış yetmemiş giyip eskitmişken ne için çabaladığını dalga geçerek anlatan hayatın içindeyken insan kalıp insanca yaşamak zorlaşıyor\zordu.

Geceleri harflerle secde edip, rükuda duran, biraz susup içine dua koyan tam damlayacakken gözleri hemen yummayıp başını çevirip yana akıttım ve ben ekledim zifiri de tevekkülü sırtladım yükümü aşk hamalıyım ben çünkü: Allah yükleyecek biz taşıyacağız bırakın hüznü bir kenara yaşayın mutlu tebessümlerle her şeyin zamanı mutlu olduğunuz o an'dır ertelemeyin mutlu olmayı çay için kitap okuyun namaz kılın dua edin çünkü; canınızın istediği zaman ölmeyeceksiniz... 

              

Yazarın Diğer Yazıları