Kerem Yıldırım

Hicret, hakka ve hayra doğru koşmaktır

Kerem Yıldırım

Miladi takvime göre 20 ağustos 2020 perşembe günü,  Hicri 1 Muharrem 1442 tarihine vasıl olmuş buluyoruz. 

Peygamberimiz aleyhissalatu vesselam efendimizin müşriklerin tasallutundan bunalan Müslümanları rahata ve güvene kavuşturmak için Mekke'den Medine'ye hicretinin 1442. seneyi devriyesindeyiz.

Hicret, içinde geri dönüşü barındıran gitmenin adıdır.
Tüm varlığını Yüce Allah'ın yoluna feda etmenin adıdır.

Rabbimizin çizdiği sırat-ı müstakim üzereyim sabitkadem olmanın en güzel misalidir hicret. 
Tüm masiva'lardan arınarak ensar ile muhacir olmanın, gerçek kardeşliği yaşamanın en güzel halidir hicret.

Hakkı hakim kılmak için arkasına bakmadan hakkın gösterdiği hedefe doğru pürdikkat yürüyerek hak aşkıyla dolmaktır hicret.

Hicret, Sahabe-i Kiram efendilerimizin "Anam babam sana feda olsun ey Allah'ın resulü" samimiyeti ile varlığını Var edenin kutlu yoluna feda edebilmektir.

Tüm kainat karşı dursa bile, insanlığın kurtuluşu için en zor şartlarda bile emredildiği üzere Mekke'den Medine'ye muhacir şuuruyla gidebilmektir. 

Alemlerin Efendisi, tek önderimiz Hz. Muhammed (sav) ve O'nun izini takip eden, her biri yıldızlar kadar parlak Ashab-ı Kiram efendilerimiz hicreti iliklerine kadar yaşayarak bize örnek oldular. 

Hicretle birlikte Medine-i Münevvere de İslam devletini kuran bu ilahi kaynaklı irade,
Allah'a dayananların asla mahcup ve mağlup olmayacağını, kutlu dava için terk edilen dünyeviliklerin Hak yolda birer basamağa dönüştüğünü dünya-aleme ispat etmiştir.

Hicret, yalnızca bir mekan değişikliği olarak görülemez.

Hicret, aynı zamanda kötülükleri bertaraf etmek için seferberlik ilan etmektir.  
İyiliği çoğaltmanın mücadelesini vermektir.

Allah’ın tertemiz yaratışıyla dünyaya gelen fıtratın, yeryüzünde yine Allah’tan gelen vahiyle buluşup, bütünleşmesi ve bilahare bu vahiy istikametinde sorumlu yürüyüşünü tamamlayıp Rabbine dönmesidir.

Hicret, Necip Fazıl'ın haykırışıyla:
"Yol Onun varlik Onun gerisi hep angarya."
Şuuruyla yol alabilmek, yol açabilmek, yol olabilmektir.

"Allah var gam yok" teslimiyetiyle tüm taarruzlara rağmen istikamet üzere dimdik durabilmektir.

Nefsi emmare'nin günaha teşvik eden yakıcı esaretinden kurtularak, nefsi mutmainne'nin sevaba ulaştıran gönül serinliğine ulaşabilmekte hicret.

Hicret, şerden hayra doğru koşmak, ifsaddan imtina ederek ihyaya sarılmak,  
Ebedî olanı fanî olana tercih etmektir.

Tüm mü'minlerin 1442. Hicrî yılını tebrik ediyorum. 
.............................
Mekke'den Medine'ye varıştır hicret.            
Muhammedî çizgide duruştur hicret 
Kabuğu terkedip öze dönmektir 
Ufuk ötesini görüştür hicret

O'nun aşkı ile yola girmektir 
Baktığın her yerde Hakkı görmektir 
Masivadan geçip dosta varmaktır 
Mevla'nın yolunda yarıştır hicret

Engel tanımadan hedefe gitmek 
Bu canı, Verenin yolunda tutmak 
Benlik buzlarını denize atmak 
Menzili maksuda varıştır hicret.

 

Yazarın Diğer Yazıları