Kerem Yıldırım

Gerçek Dost

Kerem Yıldırım

Dost; sevilen, güvenilen, sırdaş, yakın arkadaş ve iyi görüşülen kimsedir. Hiç beklenmedik bir anda kalbine doğan sıcacık bir duygudur. 

Dostluk; Sevinçtir, üzüntüdür, anlamaktır, hatırlanmaktır, sonsuza dek olan arkadaşlıktır.

İsmail Fakirullah hz, şu sözüyle sanki gerçek dostu tarif etmiş:

"Anlarsa uzağım yakınımdır, anlamazsa yakınım uzağımdır." 

Dost, insanın arkasını yaslayabileceği ve kendisini olabilecek kötülüklere karşı uyaran sadakat timsalidir.

Gerçek dost; Istırabın buz gibi kıskacında bir ateş yalımına dönüşen, korkuyu esir almış merhamet yüklü yüreğiyle dostluğun en çetin rehgüzarında nöbet tutan vefa insanıdır.

Gerçek dost; Gerektiğinde bir kar tanesi kadar naiftir. Dostluğun zaafa uğramaması için gerektiğinde su verilmiş çelikten daha kavidir.

Gerçek dost, senin güçlü olduğun anlarda değil zayıf kaldığın anlarda yanında olur.  

Gerçek dost, kendisi için istediğini senin için de ister. Yaptığı iyiliklere karşılık beklemez.

Gerçek dost, senin aynan gibidir, sana doğru örnek olur.

Gerçek dost, Senin kusurlarını örter, seni doğru yola çağırır.

Gerçek dost, düştüğünde hiç tereddüt etmeden seni kaldırır.

Gerçek dost, fedakâr, vefalı ve sadıktır.

Dostluk, ayrılıkların ve aykırılıkların bir potada eritilip, ruhların bütünleşmesidir.

İnsanların ve özellikle Müslümanların birbirleriye gerçekten dost olabilmeleri için önce Yaratan Rabbimizle dost olması şarttır. 

Bir Müslümanın en büyük dostu tabii ki Hz. Allah (cc) dır. 

Hakiki ve yegane dost, dostluğun yaratıcısı olan Allah'dır. 

Bakara suresinde Rabbimiz şöyle buyurur: “Allah iman edenlerin dostudur. Onları karanlıklardan aydınlığa çıkarır.”  Bakara;257

Dostluk, ilâhî bir nimettir. Kalplerin birbirine yaklaşması ve insanların kardeş gibi birbirleriyle dost olması Allah'ın lütfu sayesindedir.

Bu hususu Rabbimiz şöyle ifade ediyor: "Allah'ın size verdiği nimetleri hatırlayın. Siz birbirinize düşmanken kalplerinizi nasıl uzlaştırdı da O'nun lütfuyla kardeş oldunuz." (Al-i İmran 3/103).

Her değerli şey gibi dostluk da çok ciddi emeklerle kazanılır, özen ve dikkatle korunur. 

Gerçek dost, sır tutan, iyi günlerimize davetimizle, kötü günlerimize davetsiz gelen kişidir. Dost, günah teşhircisi değildir.

Tam tersine, dostunun günahından dolayı üzülen, kusurlarını örten, hatalarını ve noksanlarını kırmadan, incitmeden, asla rencide etmeden yansıtandır. Dostluğun olmazsa olmaz şartı " paylaşmak"tır. 

İnancı, ibadeti, duayı, sevgiyi, zamanı, mekânı, derdi, sevinci, malı kısacası meşru olan her şeyi paylaşmanın adıdır dostluk. 

Dost, dostun gözü kulağı, eli ayağı, ruhu ve yüreği gibidir. 

Gözler gibi iki bakar bir görürler. Dost dostunun, çilesine, mutluluğuna, hastalığına, sağlığına, gözyaşına, tebessümüne, sırlarına şahit ve ortaktır.

Gerçek dost olanlar menfaatten uzaktır, fedakârlık şiarıdır onların.
Zor zamanda koşarlar yardımına hiç tereddüt etmeden dostlarının.

Gerçek dostlara binlerce selam...

Yazarın Diğer Yazıları