Bilinçaltımız, bizleri yönlendirme gücüne sahiptir. Daha doğrusu, bilinçaltımızdakiler, bilinçaltımıza gönderdiklerimiz, zamanla hayata bakışımızı etkiler. Bu etkileme olumlu olduğu gibi olumsuz da olabilir. Ancak, güzel olan, bizler de bilinçaltımızı yönetme yeteneğine sahibiz.
Olumlu düşünmek, bilinçaltımızı olumlu yönde yönlendirmedir. Başka bir değişle bilinçaltı zihnimizin yönetebilme yeteneğini olumlu biçimde kullanmaktır.
Bilinçaltımız akıl yürütmez; muhakeme yapmaz, ne olursa olsun alır. Bilginin doğru mu yanlış mı, mantıklı mı mantıksız mı, gerçek mi gerçek dışı mı olduğu konusunda akıl yürütmez. Aldığı bilgileri saklar; ileride uygun davranışların ortaya çıkması için bu bilgileri açığa çıkarır.
Bilinçaltımız davranış ve duygularımızı etkilediğine göre bilinçaltımıza bizi olumlu etkileyecek şeyler göndermeliyiz. Bunu şu şekilde ifade etmek daha doğru olabilir: Davranışlarımızı, performansımızı ve duygularımızı etkilemek istiyorsak bunu ancak bilinçaltı zihnimizle yapabiliriz. Bu nedenle, kendimize yeni ve olumlu düşünceler seçmeli ve bunları bilinç zihnimizle tekrarlamalıyız. Bilinçli olarak tekrarlanan hareket, düşünce ve duygular bilinçaltı zihnimizde kök salar.
Sürekli olarak tekrarlanan olumsuz düşünceler, bilinçaltına olumsuz olarak yerleşir. Doğal olarak bunlar bizleri olumsuz bir bakışa sahip olmamızı sağlar. Bunu tersine çevirme yeteneğimiz vardır.
Düşüncelerimizin yönü ve kalitesi yaşamımızın nasıl olacağını ve yaşamımızın kalitesini belirler.
Ne düşünüyorsak, o’yuz. Olumsuz düşünüyorsak, mutsuz bir kişiyiz. Olumsuzlukları düşünmek sadece bizi mutuz eder; bize başka bir faydası yoktur… Sabah erkenden uyandınız. Siz kendinize gelmeye çalışırken bilinçaltı zihniniz de vitesi takıp çalışmaya başladı. Öğleden sonra çözmeniz gereken ama can sıkıcı bir konuyu hatırınıza getirdi. Kolunuz kanadınız kırıldı, canınız sıkıldı. Oysa öğleden sonra gelmemiş ve o canınızı sıkacak olan durumla karşı karşıya değilsiniz. Yapmanız gereken şey, “Bilinçaltımdaki sen, orada dur ve beni etkilemene izin vermem. Öğleden sonra olmadı henüz ve bunun için şimdiden canımı sıkmayacağım” demeniz.
Olumlu düşünmek demek, hayata tozpembe bakmak değildir. Olumlu bakmak demek, olumsuzlukları görmemek demek de değildir. Olumlu bakmak, olumsuzlukların hayatımızı olumsuz etkimesine izin vermemektir. Olumlu olmak, olumsuz şartlara rağmen çözümler üretmektir.
Olumlu bakan insanlar, olumsuz durumları zihninde tekrarlamazlar. Bilinçaltına olumlu iletiler gönderirler.
Olumlu bakmak, daha az endişeli olmaktır. Yani daha mutlu olmak demektir. Zihnimizi olumsuzluklarla, endişelerle doldurmak yerine, durumların iyi taraflarını görmek demektir.
Olumlu olmak, mutsuz olmayı seçmek yerine mutlu olmayı seçmektir.
Başarının temelini olumlu düşünce oluşturur. Olumlu düşünce, kişiyi harekete geçirir. Kişinin bir işi yapabileceğine ve başarabileceğine olan inancını olumlu yönde etkiler
Olumlu düşünce ve olumlu konuşma kişiye umut verir. Geleceğe umutla bakmayı sağlar. Geleceğe umutla baktıkça da aksiyonlarımızda cesur ve yeni şeyler oluşturma yönünde oluruz. Kendimize ve çevremize pozitif enerji veririz. Olaylara daha açık bir zihinle bakar, bardağın dolu taraflarını gördükçe karşımıza çıkan fırsatları daha iyi değerlendiririz ve böylece kendimize pozitif bir yol çizeriz.
Olumlu düşünce ve olumlu konuşma ile pozitif olayları çekeriz. Olumsuz düşündükçe ve olumsuz konuştukça negatif olayları çekeriz. Düşüncelerimiz hareketlerimize yansır.
Olumlu düşüncenin reçetesi: İstediklerinizi düşünün, istemediklerinizi değil…
