Eşref Bolukçu

Lütfen Yaşlılara Saygı

Eşref Bolukçu

Koronavirüs… Çok zor zamanlardan geçiyoruz. Daha doğrusu bilgi kirliliğinin had safhada olduğu bir dönemden geçiyoruz. Korkunun sürekli dile getirildiği; gün boyu yazılı, görsel ve sosyal medyada beyinlere korkunun pompalandığı bir dönemden geçiyoruz. Bu virüs ile ilgili yapılan konuşmalar, verilen bilgiler, yaklaşımlar, sağlık tavsiyelerini aşmış durumda bana göre. Sanki toplum belli bir noktaya getirilmek isteniyor.

Her gün yaşlılarımıza yönelik yapılan saygısızlıklara şahit oluyoruz. Bir örneğini ben de dün yaşadım. Trambüse binmek isteyen karıkoca muhtemelen atmış beş yaş üstü idi. Trambüs şoförü onlara yaşından dolayı binemeyeceklerini söyledi. Çiftimiz duraksadı; adam kadının gözlerine baktı ve öyle durdular. Şoför bu sefer sert bir sesle kapının önünde duran eşlere inmelerini istedi. Aracın içinde gülme sesleri geldi. Ve çiftimiz utangaç davranışlarla geri indiler. Araçta bazı kişilerden, “ne arıyorlar bu yaşta”, “evinde otursunlar”, “bizi de hasta edecekler” gibi sesler geldi. Tavırlara, yaklaşımlara, konuşmalara baktığımda saygının, edebin zerresini görmedim. Az önce zor zamanlardan geçiyoruz derken tam da bunu kastediyordum.

Bu virüsün vücut savunma sistemi zayıf alanlara daha çok zarar verdiği bir gerçektir. Yaşlılara da vücut savunma sistemi ve diğer var olan hastalıklarından dolayı virüse karşı daha savunmasız olacağı gerekçeleriyle önce evlerinden fazla çıkmamaları tavsiye edildi. Ardından ise sokağa çıkma yasağı uygulandı… Ben bu uygulamaya olumlu gözle bakıyorum…

Gelinen noktada maalesef yaşlılara saygısızlığın had safhada olduğu durumlar yaşanıyor. Sosyal medyada maalesef bu duru daha çok yaşanıyor. Güya yaşlılar düşünülerek yapılan paylaşımlar, sokağa çıkana maaş verilmesin paylaşımları, parkta oturana pet şişe atanlar, parkta oturan yaşlıları kovalayan görevlilerle ilgili paylaşımlar, yaşlılar oturmasın diye sökülen banklara ait görüntüler…

Nereye vardı bu iş Allah’ım… Amaç sağlık idi ama sosyal bir sorun haline geldi…

Sağlık gerekçesiyle camiler kapatıldı. Gençler için bu sadece romantik bir üzüntü olarak görüldü. Oysa yaşlılarımız için tüm sosyal kapılar, tüm iletişim kapıları kapatıldı adeta. Camide namaz, yaşlılar için sadece namaz değil; aynı zamanda arkadaşıyla iletişim kurma, hasbihal etmektir. Parklar ve çay bahçeleri de aynı şekilde…

Çok acı bir durum yaşanıyor. “Yaşlılık, sanki ölüm olarak görülüyor.” Sanki virüs onlarda tek olacakmış gibi bir yaklaşım var bazı kişiler tarafından. Ben baştan beri ifade ediyorum, virüs, yaş farkı gözetmeden herkesin bedenine sirayet edebilir. Ancak en çok vücut savunması zayıf olanları olumsuz etkilemektedir. 

Toplumuzda saygı azalıyordu, azalıyor. Yaşlılarımıza yönelik saygı konusunda var olan sıkıntılar had safhaya ulaştı. Hükümetimiz ve belediyelerimiz bu konuda acilen çalışmalar yapmalıdır. Bu konuda en yetkili kişiler “yaşlılara saygı” konusunda beyanatlarda bulunmalıdır. Yaşlılarımıza yönelik kamu bilinçlendirme programları yazılı ve görsel medyada yer almalıdır.

Yöneticilerimiz, altmış beş yaş üstü kişilere dışarı çıkmayın dedi. Bu durumda bu kişilerin tüm ihtiyaçlarının karşılanmasına da hazır olmalıdır. Bu konuda valilikler ve belediyeler tüm önlemleri almalıdır. Göstermelik çalışmalar işe yaramaz. Yüksekten söylenen sloganik cümleler işe yaramaz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan “80 yaş üzeri yaşlılarımızı özel olarak takip edeceğiz” açıklamasını yaptı. Evet güzel bir açıklama. Umarım yetkililer geçekten uygular. Bu arada sokağa çıkma yasağı olan diğer yaşlılarımız ne olacak… Yetkililer üzerine düşen her şeyi yaptığı müddetçe millet olarak bize düşen ise yaşlılarımızı tatlı dille ikna etmek, onlara bu hastalığı doğru düzgün anlatmaktır.

Yazımı okuyanlar, tamamen olumsuz bir tablo ile karşı karşıya olduğumuzu düşünmesin. Güzel şeyler de olmuyor değil. Valiliklerin, belediyelerin, sivil toplum kuruluşlarının ve gönüllü kişilerin yaşlılarımıza yönelik güzel çalışmaları da var. Benim amacım da bu tür güzel çalışmaların artması ve süreklilik kazanmasıdır.

Unutmayalım, yaşlılar bizim ışığımızdır. Asıl medeniyet yaşlılar ile kuruldu. Toplumumuzda yaşlılara hürmet azalırsa, yaşlılara olan saygı azalırsa medeniyetimize dinamit döşemiş oluruz.

Önemli not: Lütfen Korku-kaygıya sebep olmayalım

Sosyal medyada, görsel ve yazılı basında yer alan resim, yazı ve videolar korku ve kaygıyı artırıyor. Yüksek korku-kaygı ise vücut savunma sistemini zayıflatıyor. Virüsler en çok vücut savunma sistemi zayıf olan kişileri olumsuz etkiliyor. Bu nedenle korku-kaygıya sebep olan paylaşımları yapmayalım. Sosyal medyada yapılan paylaşımlar, iyi niyetle de olsa, bilgilendirme amaçlı da olsa, yüksek korku ve kaygıya sebep olmaktadır.

Saygılarımla…
 

Yazarın Diğer Yazıları