Eşref Bolukçu

Lise Geçişleri Sınavsız Olmalıdır

Eşref Bolukçu

Türkiye’de eğitim sınav merkezlidir. Yani öğrencilerin yeteneklerini, ilgilerini pek önemsemeyen bir sistendir bu. Dolayısıyla merkezde insan, öğrenci yoktur; sınav vardır.

Bu sistemde, öğrencilerin yetenekleri, ilgileri değil birkaç saatlik sınav önemlidir. Öğrencilerin emekleri ve hayalleri adeta yok sayılmaktadır. Aslında şöyle bir durum vardır: Okutulan derslerden, LGS’de soru sorulan dersler daha çok önemsenmektedir. Dolayısıyla birçok öğrenci yetenek ve ilgi ile ilgili dersleri düşünebilecek bir bakış açısından uzaklaşmaktadır.

Her yıl LGS’ye yaklaşık bir buçuk milyon öğrenci girmektedir. Ancak, sınav ile öğrenci alan liselere yerleşecek öğrencilerin oranı yaklaşık %15’tir. Yani ne yapılırsa yapılsın LGS’ye giren öğrencilerin yaklaşık %85’i bu sınav ile yerleşemeyecektir. Bu rakamlar önceden bellidir. 

Yerleşemeyen bu çocukların sınavdan sonraki psikolojisini düşünmek gerekir. Neden bu yaştaki çocuklarımızı bu kadar büyük bir yükün altına sokuyoruz? Bu yüksek kaygıyı yaşamalarına sebep olan bu sistemi neden onların yaşına uygun hale getirmiyoruz?

Sınavda sorulan sorulara göre doğru yapılan soruların saylarının ortalaması genelde şöyledir: Türkçe testinde sorulan 20 sorudan doğru cevapların ortalaması 9.41; İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük testinde sorulan 10 sorudan doğru cevapların ortalaması 5,23; Matematik testinde sorulan 20 sorudan doğru yapılan cevapların ortalaması 4,20’dir. Fen Bilimleri testinde sorulan 20 sorudan ise ortalama 8,04 net yapılmaktadır. Bu rakamları tek tek değerlendirmekten ziyade, dikkati çeken durum, sınavda sorulan soruların ancak ortalama yarısı yapılabilmektedir.

Merkezi sınavların çoğunda kız öğrenciler erkek öğrencilere göre birkaç soru ile daha çok başarılı olmaktadır. Bu durumun değerlendirmesi ayrıca yapılmalıdır.

Bana göre sınav merkezli bir eğitim sistemi, özellikle yaşları küçük olan bu çocuklarımıza uygulanmamalıdır. Sınavların, ortaokul çağındaki çocuklar için bu kadar önemli hale getirilmesi, henüz gelişme aşamalarının tam ortasında bulunan bu yaş çocukları için pedagojik bakımdan yanlıştır. Çünkü bu yaştaki çocukların yetenekleri ve ilgileri tam olarak ortaya çıkmamış ve oturmamıştır. 

Sınav merkezli bir eğitim sistemi, sınavlarda soru sorulmayan derslerin önemsizleşmesine sebep olmaktadır. Hatta, yıllarca okullarda gördüğüm şey, dersinde merkezi sınavlarda soru gelmeyen öğretmene olan yaklaşım da daha hafife alınmaktadır.

İlköğretimde yeteneklerin ortaya çıkması ve oturması için eğitim ve öğretim düzenlenmelidir. Ancak, merkezi sınavlar bunun önüne set çekmektedir adeta. Merkezi sınavlarda soru sorulmayan derslere yeteri kadar önem verilmemektedir. Yetenek ve ilgilere yönelik olarak düşünülen seçmeli ders sistemi de maalesef olması gerektiği gibi yürümemektedir. Bazı seçmeli dersler zorunlu olarak okutulmaktadır. Bunun yanında bazı öğrenciler, merkezi sınavlara yönelik olan seçmeli dersleri seçmektedir. 

Eğitim sistemimiz, hızlı bir şekilde öğrencilerimizin yetenek ve ilgi alanlarını ortaya koyacak bir sistem haline getirilmelidir. Millî Eğitim Bakanlığı bu konuda yeni bir vizyon ile yola çıkacak bilgi birikimine sahiptir, diye düşünüyorum.

Selam ve saygılarımla.

Yazarın Diğer Yazıları