Eşref Bolukçu

Baş Belası İstanbul Sözleşmesi

Eşref Bolukçu

Başımıza bela edilen bir sözleşme…

Toplumu derinden sarsan, aileyi tarumar eden, milletin inanç değerlerini alt üst eden sözleşme, İstanbul Sözleşmesi.

Neydi gerekçe: Kadını şiddetten korumak... Peki kadını şiddetten korudunuz mu? Bu sözleşmeden sonra ne kadar yol aldınız? Ne katkısı oldu bu sözleşmenin kadınlarımıza… Sözleşme, kadın cinayetlerini ve tecavüzleri önledi mi? Türk aile yapısına ve kültürüne ne katkısı oldu? 

Bu sözleşmeyi hazırlayanların amacı neydi sahi? Türkiye olarak bizim bu sözleşmeyi tartışmadan almamızdaki amaç neydi? Sözleşme imzalanıp alınırken uzmanlarımızın değerlendirmesi neydi?

Süslü bir kâse içinde bizlere sunulan bu zehrin farkına hiç mi varmadınız? Dahası, bu zehrin farkına varanlar neden kale alınmadı?

Bu sözleşme topluma dayatılırken ne deniyordu? Kadın cinayetlerini ve tecavüzü önlemek… Peki önlediniz mi? Önlenmez elbette. Çünkü bu metni hazırlayanların asıl amaçları kadınlar değildi ki. Sözleşmedeki kadınlarla ilgili düzenlemeler birilerinin hoşuna gidilsin diye oraya konmuştu. 

Asıl amaç, toplumun değerlerine dinamit yerleştirmekti. Aile yapımızı alt üst etmekti. Sapkınlara hukuki dayanak sağlamaktı.

Sahi biz kendimiz kadın cinayetleri, tecavüzler ve şiddetle ilgili yasa çıkaramayacak kadar aciz miyiz? Kendi toplumumuza, kendi kültürümüze uygun bir yasa yapılamaz mıydı?

Birileri son gelişmelerden sonra, her şeyin ayan beyan ortada olduğu bu son dönemde hala bu sözleşmeyi savunuyorsa yazıklar olsun diyorum. Sahi kimler hala bu sözleşmeyi savunuyor? Yeni bir toplum icat etmeye çalışan bu sözleşmeyi kimler savunuyor? 

Eşcinsel sapkınlıkları merkeze alan, belki de tarihin hiçbir döneminde olmayan bir aile tipi oluşturulmaya çalışılıyor. Sapkınların dayanağı olan böyle bir yasal çalışma tarihte daha önce yapıldı mı bilmiyorum…

Biz bu sözleşme ile ne kazandık?

Aile yapımız hızla bozuldu. Erkekler evde uzaklaştırıldı. Kadınlara yönelik şiddet ve cinsel saldırılar azalmadı. Sapkınlar cesaretle ortaya çıktı. Benim masum çocuğum sapkınların varlığından haberdar oldu. Sapkınlar sokaklara fırladı… Acı olan, artık çocuklarımıza gökkuşağı çizdirmiyoruz.

Peki çözüm var mı? 

Elbette çözüm var. Bu sözleşmenin iptal edileceği ile ilgi bazı haberlere şahit oluyoruz. Bu haberlere şahit olmak bile içimize su serpiyor. 

Sözleşme nasıl kabul edildiyse, edildi. O zaman yetkililerin aklında ne vardı, amaçları neydi bilemem. Belki iyi niyetle(!) bakıldı bu sözleşmeye. Belki iyi niyetle ela alınıp kabul dildi. Ancak gelinen noktada, bunun bir hata olduğu aklı başında olan hemen hemen herkes tarafından kabul edilen bir sonuç.

Şimdi ne olacak?

Olması gereken derhal, ertelemeden, düşünmeden, tartışmadan bu sözleşmenin iptal edilmesidir. Birileri kızacak, birileri yerinden hoplayacak ama bu sözleşme acilen iptal edilmelidir. Yerine kendimizin hazırladığı yasalar hazırlanmalıdır.

Ailenin önemsendiği, aile içindeki sorunlarda pozitif çözümlerin üretildiği bir yasa… Aileyi ve kadınları koruyan yeni yasada sapkınlarla ilgili bir düzenleme olmamalıdır. Sapkınlarla ilgili düzenlemeler başka yasaların konusu olmalıdır. Aile ve kadının korunduğu bir yasada neden sapkınlar ile ilgili düzenlemeler olsun ki?

Ailenin, değerlerimizin, inancımızın ve kadınlarımızın önemsendiği yeni bir yasanın hazırlanması dileğimle.

Son not

Bu sözleşmeyi hazırlayanların asıl amaçları gün gibi ortadayken hala bu sözleşmeyi savunanları Rabbime havale ediyorum.

Rabbim! Ben duruşumu belirttim…

Yazarın Diğer Yazıları