Zamlar yılbaşı hediyesi
Saadet Partisi Genişletilmiş İl Divan Toplantısında konuşan SP Konya milletvekili Abdulkadir Karaduman, 2022 yılına girmeden hükümetin bir yılbaşı hediyesi olarak elektriğe, doğalgaza yakıtlara yapmış olduğu zamların insanlara yılbaşı hediyesi olarak takdim edildiğini belirterek, iktidarın bütçe açığını kapatmak için bütün kalemlere her geçen gün daha zam yapacağını söyledi.
SP Malatya İl Teşkilatı Aralık ayı genişletilmiş İl Divan Toplantısı Anadolu Gençlik Derneği Toplantı salonunda SP Konya milletvekili Abdulkadir Karaduman'ın katılımıyla gerçekleştirildi. Toplantıda, partiye yeni katılan üyelere rozet takıldı. Toplantının açılışında konuşan Saadet Partisi Malatya İl Başkanı Mustafa Canbay, yeni yılda Türkiye’nin umuda, güvene, huzura ve neşeye ihtiyacı olduğunu kaydederek, "2022, değişim yılı olmalıdır! Adaletsizliğin, Yolsuzluğun, Yoksulluğun, Kutuplaştırmanın, İşsizliğin, İsrafın, iktidarını geride bırakacak; Adaletin, Ahlakın, Liyakatin, Üretimin, İstihdamın, Paylaşımın, birlikteliğini iktidarını hep birlikte kuracağız. 2021’in son saatlerini doğalgaz, elektrik ve akaryakıta gelen kallavi zam haberleri ile kapattık, yeni yılın ilk gününe de yeni zamlarla uyandık. Bir kez daha anlaşıldı ki; 2022’nin “hoş gelmesi”, ancak bu iktidarın “güle güle gitmesi” ile mümkün olacak! 2021 yılı ile ülkemizde; Yalan siyasetin, talan ziyafetin, Faiz bağımlısı düzenin, tüketime dayalı ekonomik sistemin, kutuplaştıran siyasetin, enflasyon mağduriyetinin, dinmeyen zam yağmurunun artık bitmesi gerekiyor. 2022 yılı Türkiye’nin değişim yılı olacak. Saadet iktidarını hep birlikte kuracağız. İnsanımızı özlediğimiz refah toplumuna taşıyacağız" dedi.
Zamlar her gün artacak
SP Konya Milletvekili Abdulkadir Karaduman ise, Türkiye'nin her alanda çok ciddi kan kaybettiğini dile getirerek, bugün ekonomi başta olmak üzere, eğitimde, dış politika, özellikle sosyal hayatımızda ciddi sorun ve problemlerle karşı karşıya olduğunu ifade etti. 2022 yılına girmeden hükümetin bir yılbaşı hediyesi olarak elektriğe, doğalgaza yakıtlara zam yaptığını anlatan Karaduman, "Zamlar insanlarımıza yılbaşı hediyesi olarak iktidarın takdimidir. Bakın bir şey söylüyorlardı, ‘nisan marttan iyi olacak mart şubattan iyi olacak şubatta ocaktan iyi olacak’ diyorlardı. Ama ülkeyi getirdikleri ortamda ocağı göremeden bile ocak aralıktan kötü şubat ocaktan kötü ve martta şubattan kötü bir hale açık bir şekilde getirecekler. Niçin? Çünkü 2022 yılı bütçesinde ortaya koydukları bütçe açığını kapatmak için bütün kalemlere her geçen gün daha zamlar yapacaklar. Bu gece itibariyle yapılan zamlar aslında 2022 yılı için hükümetin insanımıza ve milletimize neyi vaat ettiğini açık bir şekilde gözler önüne sermektedir. Biz artık ekonomide bir krizi değil ekonomide artık biz, buhran dönemini yaşıyoruz. Bu krizleri yaşarken gelip diyorlar ki ‘aslında ekonomimiz çok iyiydi ama bir pandemi dönemini yaşıyoruz, dolayısıyla pandemiden bütün dünya ülkeleri etkilendiği gibi bizde pandemiden etkileniyoruz’ diyorlar. Bunu söyleyerek sorunu çözme iradesi değil sadece sorunu örtbas etme iradesini ortaya koyuyorlar. Açıkça söylüyorum Türkiye 20 yıldır, pandemi dönemini yaşıyor. Türkiye 20 yıldır, ekonomide, dış politikada, sağlıkta, eğitimde, toplumsal yapımızda yıllar yılı bir pandemi dönemini yaşıyor" diye konuştu. Karaduman, 2000’li yılların başında ülkemizde nüfusun yüzde 1’i toplam servetin yüzde 34’üne sahipken, bugün nüfusun yüzde 1’i toplam servetin yüzde 60’ına sahip hale geldiğini, bu ekonomi politikasının faizci ve kapitalist bir anlayışı gösterdiğini vurguladı.
Enkazın altına hep beraber yaşıyoruz
Özelleştirmeyi sert sözlerle eleştiren Karaduman, 1986 yılından 2004 yılına kadar yapılan özelleştirmelerin toplam tutarı 8 milyar dolardır. Ancak son 14 yılda yapılan özelleştirmelerin tutarı 62 milyar doların üzerine çıkmış vaziyettedir. Ülkemizdeki bütün fabrikaları haraç mezat özeleştirme adı altında peşkeş çektiler, ülkemizde üretime dayalı bütün altyapıları ortadan kaldırdılar ve Türkiye’yi yıllar yılı her geçen gün dışarıya bağımlı ve dışarıya borçlu hale getirdiler. Bugün bunun enkazını hep beraber yaşıyoruz. Çünkü bugün işlettikleri faizci kapitalist modelin insanlarımıza acı reçeteden başka sunacağı hiçbir şey yoktur. Siz faizle uğraşırsanız, bu ülkede sadece belirli elit zümrenin refahı ve mutluluğu için çalışırsanız, bu ülkede insanlara yoksulluğu, sefaleti dayatmaktan başka bir anlam ifade etmez. Miras yediler Kars Sarıkamış'ta bulunan ayakkabı fabrikasını özelleştirdiler. Birçok fabrikayı özelleştirdikleri gibi Türkiye'yi tamamen tüketime dayalı ekonomi anlayışıyla yönetmeye çalıştılar. Türkiye'de fabrikaları özellikle kapatırken, üretim adına hiç bir eşey yapmazken bir takım projelerle yap işlet devret modeli üzerinde birtakım yatırımları, ülkenin son derece büyük kazanımlarıymış gibi takdim etmeye çalışıyorlar. Kütahya Zafer Havalimanını yapıyorlar. 29 yıllığına yandaş bir holdingle anlaşma yapıyorlar. 2019 yılı için verilen yolcu garantisi 2 milyon 200 bin ancak 2019 yılında bu havalimanını kullanan kişi sayısı 62 bin, devletin sadece 2019 yılındaki zararı 6 milyon Euro, 29 yıllığına kiralandın, devlet zarar üstüne zarar ediyor. Bunun üstüne gelip bu zararları insanlara hizmet diye takdim etmeye çalışıyorlar. Biz parti olarak ülkeye çakılan her çivi için dua ederiz ancak hizmet adı altında insanların vergilerini, alın terlerini götürüp belirli kişilere peşkeş çekerseniz buna asla müsaade etmeyiz" şeklinde konuştu.
Tarım ve hayvancılık bitme noktasında
İktidarın, yanlış politikalarla tarım ve hayvancılığı bitirme noktasına getirdiğini dile getiren Karaduman, "Bugün insanlar sütlü hayvanlarını kesime götürüyor. Artık hayvancılığı herkes terk etme yoluna gidiyor. 2020 yılında ülkemizde bir milyondan fazla insan çiftçilik yaparken bugün bu sayısı 500 bine düşmüş vaziyette. 2000'li yılların başında bir ton buğday satan çiftçi 22 çeyrek altın alırken, bugün 2 çeyrek alabiliyor. Nereye gitti 20 çeyrek altın, faize ranta ve yanlış yatırımlara emekleri heba ettiler. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa samanı ithal ettik" açıklamasında bulundu.