Zamlar üretimi etkiliyor
Saadet Partisi (SP) Mart ayı Genişletilmiş İl Divan Toplantısında konuşan SP Malatya İl Başkanı Mustafa Canbay, zamların arttığı, fiyatların günlük olarak değişime uğradığı bir dönemin yaşandığını belirterek, zamların üretimi doğrudan etkilediğini söyledi.
Saadet Partisi Malatya İl Başkanlığı Mart Ayı İl Divan Toplantısı Genel Merkez Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Yaşar Canbay’ın katılımıyla il binasında gerçekleştirildi. Divan Toplantısı öncesi basın açıklamasında bulunan SP Malatya İl Başkanı Mustafa Canbay, Ak Parti’nin yoksulluğu geniş bir tabana yaydığını ifade etti.
Hükümet ülkeyi kuyruklara mahkum etti
Bu yıl çok sıkıntılı bir kış dönemi yaşandığını belirten Canbay, “Zamların arttığı, fiyatların günlük olarak değişime uğradığı bir dönemden geçiyoruz. En son pazartesi günü doğal gaza konutlarda yüzde 35 sanayide yüzde 50 ve elektrik üreten tesislere yüzde 49 civarından bir zam geldi. Bununla beraber konutlarda kullanılan doğal gaza gelen zam yüzde 95’lere, sanayide yüzde 552’lere ulaştı. Enflasyonun yüzde 50 olduğu konuşulan bir ülkede yüzde 600, sanayiye zam gelmiş durumda. Tabii bu zamlar otomatik olarak üretimi etkiliyor, neticede üretimde dolanıyor ve tekrar tüketime mal oluyor. Baktığınız zaman Malatya’da ekmek 3 lira oldu. Marketlerde şeker bulunmaz oldu. Biraz önce markete uğradım, toz şeker reyonuna bile küp şekerler yerleştirilmiş. Şeker üretimi çok fazla olan bir ülkeden, bugün şeker fakiri olan bir ülkeye dönüşmüş durumdayız. Geçen senelerde 8 tane şeker fabrikamız satıldı. Biz bununla ilgili ciddi muhalefet yaptık. Ama neticede hükümet bu şeker fabrikalarını satmış oldu. Şu an Ramazan paketi yapacak marketler bile şeker bulamaz duruma geldiler. Önce bir milletvekiline bayilik verildiği, sonradan bayiliği bıraktığı ve başka şirkete verildiği söylendi. Ama bakıyorsunuz yine şeker yok. Kuyrukları bitirme aşkıyla gelen hükümet, bugün ülkeyi kuyruklara mahkûm etmiştir. Kuyruklara baktığınızda aldığımız birkaç kilo şeker, birkaç ekmek ya da bir kilo et. Ya da akaryakıt istasyonlarına gittiğiniz zaman 200 liralık akaryakıt verebileceklerini söylüyorlar. Çünkü burada da kuyrukların ardı arkası gelmiyor” dedi.
Tarımdaki halimiz ortada
Canbay, Türkiye’nin tarımda kendi kendine yetebilen bir ülke durumdan, tarım ürünleri ithal eden bir ülke durumuna geldiğini anlatarak, “Biz tarımda kendi kendine yetebilen bir ülkeyken, 20 yılda tarımdaki halimiz ortada. 2002 yılında 20 milyon buğday rekoltesi olan ülkemiz, bugün 18 milyon tona gelmiştir. Rusya bizimle beraber 2002’de 20 milyon buğday üretirken, bugün 84 milyon tona çıkarmış. Fransa kendi ihtiyacının 14 katı şeker üretirken, biz bugün kendi kendimize yetebilecek durumda değiliz. Konya kadar olan Hollanda’nın tarımda yıllık geliri 170 milyar doların üzerindedir. Ama biz kendi kendimize yetemeyecek durumdayız. Trakya’mız Ayçiçek ambarıyken şimdilerde Ukrayna’dan Rusya’dan Ayçiçek yağı alacak duruma gelmişiz” diye konuştu.
Arabuluculuğu İslam coğrafyasında görmedik
Dış politikada hükümetin iyi bir şey yaptığını kaydeden Canbay, “Rusya-Ukrayna Savaşı’nda arabulucu vazifesini güzel yapıyor. Ama biz geçmiş dönemde bunu göremedik. Irak, Suriye, Libya, Yemen, Afganistan savaşlarında da aynı tutumu beklerdik. Ama hükümet İslam coğrafyasında olan savaşlarda dili tutulmuş bülbül gibi NATO ne derse onun yanında yer aldı. Gençlerimiz zor durumda Avrupa’ya iltica etmek isteyen genç sıralamasında ülkemiz 5. sıradayız. Bizden önce Suriye, Irak, Afganistan ve Pakistan var. Ondan sonra 5. sırada biz varız. Bakıyoruz diğer ülkelerin hemen hepsinde savaş var, bizde savaş yok. Neden gitmek istiyor gençler, iş bulamıyor, geleceğini Türkiye’de göremiyor ve Avrupa’da iş bulabileceğine inandığı için yurt dışına göç etmek istiyorlar” şeklinde konuştu.
Ak Parti yoksulluğu geniş bir tabana yaydı
Canbay, yoksulluğu bitirme vaadiyle iktidara gelen Ak Parti’nin yoksulluğu geniş bir tabana yaydığını aktararak, “Orta sınıf çöktü, dar gelirli kesim daha da yoksullaştı. Gelir dağılımındaki adaletsizlik çoğaldı, zengin ile fakir arasındaki makas kat be kat açıldı. Halkın içinden geldiği imajını vermek için, göreve geldiği ilk yıllarda Keçiören’de mütevazı bir apartman dairesinde oturmayı tercih eden Cumhurbaşkanı, sırça köşküne taşındığı günden bu yana gerçekleri duymaz olmuş maalesef. Millet Yeterli Beslenemiyor, Cumhurbaşkanı Manda Yoğurdu Tavsiye Ediyor 4 kişilik bir aile için sadece sağlıklı beslenme için yapılması gereken harcama tutarı 4-5bin lira Fakat ne yazık ki, kiraların ve faturaların arttığı, yeni zamların da yolda olduğu bu ekonomik darboğazda insanımız yeterince iyi beslenemiyor. Siz vatandaşa manda yoğurdu ve bal yemelerini tavsiye ederken, insanımız en temel ihtiyaçlarını bile karşılayamıyor. Çocuklar okula aç gidiyor. Derslerini düşünmesi gereken minik yavrularımız bile babalarının geçim sıkıntısını içlerinde taşıyarak gidiyorlar okula. Sofralarda eksik, yüzlerde burukluk, evlerde endişe var. Tüm bunlar iş başına geldiğinde 2023’te ilk on ekonomiye girmeyi vadeden ama bugün geldiğimiz noktada 2023’ü “sıkıntılı eşik” nitelendiren Erdoğan iktidarının yol açtığı büyük yıkımın eseri. Cumhurbaşkanı gece yatmadan önce tok tutması için ne yemesi gerektiğini düşünürken; insanımızın aklında ertesi gün ne yiyeceği, faturalarını nasıl ödeyeceği, kirayı nasıl denkleştireceği var” ifadelerini kullandı.