Vahdettin Yiğitcan

Yeniden Başlarken

Vahdettin Yiğitcan

Evet değerli okurlarım ve kadim Malatyalılar, yeniden huzurlarınıza çıkma cesaretini kuşanmış durumdayım...

Dilerim Rabbim mahcup etmez...

"Niyet hayır, akıbet hayır" düsturuna iman etmişiz...

Yaptığımız iş gazetecilik.

Nihayetinde haber vereceğiz.

Ben felaket ve fecaat olaylarını haberden saymayan bir anlayışa sahibim...

Ben insani afetlerden söz ediyorum... Tabii afetler hariç...

Yapılan güzel işlerin de haber değeri var, yapılmayan ya da savsaklanan işlerin de ifşa edilmesi mecburiyeti vebalimiz var...

İftiharla söyleyebilirim ki 26 yıllık gazetecilik hayatımda tekzip yemedim...

Kimsenin şahsi konumu ve onuruyla hiç bir alıp veremediğimiz yoktur... 

Ve olamaz da...

Kamuoyunu ilgilendiren alanlardaki aksamalar ve çarpık gidişat her daim merceğimiz altında olacaktır...

Başında kim olursa olsun uyarı görevimizi yerine getireceğimizden de kimsenin kuşkusu olmasın...

Net Haber'de yazacağımı öğrenir öğrenmez beni bizzat arayarak memnuniyetini dile getiren okurlarıma çok teşekkür ederim...

Tüm çabamı, hakkaniyete riayet çerçevesinde kalmak için sarf edeceğim...

Selam ve saygılarımla

Fatma Şahin'den Tanıtım Dersi 

Ben, yaşadığımız hayatın, tıpkı tabiattaki ekolojik ( doğada çanlılar arası birbirine bağımlı, kesintisiz yaşam zinciri ) hayat döngüsünde olduğu gibi ilahi kaynaklı bir düzenlemeye tabi olarak işlediğini düşünüyorum...

Kafanızı karıştırmadan bu düşüncemi şöyle açıklayabilirim...

Doğamızda ve içinde yaşadığımız toplumda hiç bir olay yahut değişim veya gelişme tesadüfi olarak meydana gelmemektedir...

Bizim çoğu kez farkında olmadığımız ve anlamlandıramadığımız vakıaların, içinde birçok hikmetler barındıran tevafuklar sonucu meydana geldiğini düşünüyorum...

Bugün yazı için bilgisayarın başına geçmeden önce Malatya ER TV'yi bir izleyeyim dedim...

Televizyondaki program sunucusu, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin'den Gaziantep'in tanıtımına ilişkin yaptığı açıklamayı aktardı...

Fatma Şahin mealen şöyle demiş: "Gaziantep'i her yönüyle tanıtmak için tarihi ve kültürel zenginlikerimizin her bir öğesini, zengin mutfağımızın özel yemeklerini fotoğrafladık ve 81 ilimizin dev afiş panolarında sergiledik"

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin'in şehrine yaptığı bu tanıtım hizmetini takdirle karşıladığımı belirtmeliyim...

Tanıtım böyle olur beyler!...

Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan'ın ilimizdeki tüm dev afiş panolarında Malatya'da Malatya'lılara yaptığı Malatya şirinlemeleri geldi aklıma...

Ne yazık ki, Malatya'da Malatya'lılara, Malatya güzellemeleri yıllardır aynı nakaratlarla tekrar edilip duruluyor...

Neymiş efendim "Anadoluyu Anayurt Yapan Battalgazi'ye Hoş Geldiniz" 

Kimsenin geldiğine ben şahit olmadım...

Ciddi anlamda ne yerli ne de yabancı turistin Malatya'ya geldiği meldiği yok!...

Bizimkilerin yaptığı en doğru ifadesiyle kendin çal kendin oyna tulûatı...

Demem o ki, benim içimde uzun zamandır kendi kendime tartıştığım çelişkiye Fatma Şahin'in isabetli cevabı, tamamen ve aynen tevafuk değil de nedir? 

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin her fırsatta şehrinin tanıtımını yapıyor...

MAFSAD "Gel Katıl Bize"

Zaman zaman Malatya'da daha önce hiç gitmediğim mahallelere gider kaybolma pahasına gezerim.

Geçenlerde yine böyle yeni sokak ve mahaller görmek arzusuyla geziye çıktım...

Emeksiz caddesinin Mücelli'ye yakın bir yerinden yukarı doğru çıkarken soldaki bir sokağa yöneldim...

Yeni yapıların yanı sıra yakın geçmişte yapılan binaların arasında sıkışıp kalmış ve içerisinde hayat belirtisi olmayan 50-60 yıllık eski evleri görünce doğrusu içim burkuluyor... Vaktiyle ışıl ışıl niyetlerle yapılan ve içerisinde çocuk seslerinin eksik olmadığı bu evler artık ve maalesef kullanılmıyor... Lüksün bu kadar sıradanlaşmadığı o dönemlerde banyolar ve su, sobalı banyo kazanları ile ısıtılır ve yıkanılırdı... Poyrazlı havalarda ise gözleri yakan dumanlı bir ortam oluşurdu banyolarda...

Neyse konumuz eski evlerimiz değil...

Ben sokakların büyüsüne kendimi kaptırmış bir halde gezinirken birden, AB yıldızları ile süslü flamalar ilgimi çekti...

Ben nedir ne değildir diye düşünürken MAFSAD tabelasına gözüm takıldı...

MAFSAD ismini bir yerlerden hatırlıyorum ama çıkaramadım...

Kısa bir tereddütten sonra Malatya Fotoğraf ve Sinema Sanatı 

Derneği'nin önünde olduğumu fark ettim...

Derhal tanışmalıyım diyerek içeri girdim...
İçeride kimseler yok... Etrafa bakındım ama nafile... Sergi salonu olduğunu zannettiğim bir bölümün kapısından içeriye süzülen sesler duydum...

Rahatsız etmemek ve eğer ders işliyorlarsa bölmemek için kapılarını açmadan bekledim...

Beklerken, duvar panolarına astıkları gazete haberlerini inceledim...

Aaa bir de ne göreyim, dünyaca ünlü ve benim ilk söyleşi gerçekleştirdiğim değerli fotoğraf ustası Ersin Alok'u Malatya'da misafir etmişler...

Bu kez tanışma isteğim daha bir şiddetlendi...

Ersin Alok'un Malatya hakkında öyle bir tesbiti var ki, o tesbit üzerine bağımsız bir yazı yazacağım... Bu tesbitte bir başka tevafuk örneği...

Derken efendim salonun kapısı açıldı ve tanışma faslına geçtim...

Kirli sakal tabir edilen, hafif uzamış sakallı bir beye kendimi tanıtarak elimi uzattım...

Haberlerde rastladığım isimini sordum; İnan dedi...

MAFSAD Yönetim Kurulu Başkanıymış...

Çok eski bir dostmuşuz gibi, ikram edilen nefis çay eşliğinde bir teneffüs boyu sıcak bir sohbet ettik...

Tekrar görüşmek üzere ayrıldım...

Sinemamız 105 Yaşında 

Fuat Uzkınay'ın 1914 yılında günümüzden 105 yıl önce bugün 14 Kasımda çektiği ilk sinema filmi  "Ayastefanos  Abidesinin Yıkılışı" sinema tarihimizin miladı olarak kabul ediliyor...

Fuat Uzkınay ( 1888 - 1956 )İstanbul
  
Kamera kullanımını Sigmund Weinberg’ten öğrenen Fuat Uzkınay, üniversiteden mezun oldu. 1914 yılında Seden Kardeşler’le birlikte İstanbul, Sirkeci’de Ali Efendi Sineması’nın işletmeciliğine başladı. Birinci Dünya Savaşı’yla birlikte orduya katıldı. 14 Kasım 1914’te Rus işgalinin sembollerinden kabul edilen Yeşilköy’deki Rusların yaptığı Ayastefanos  abidesnin yıkılışını filime çekmesi için ordu tarafından görevlendirildi. Bu çekimden sonra 1914 yılı Türk sinemasının doğum yıldönümü olarak kayıtlara geçti.

Ayastefanos abidesi ve Fuat Uzkınay, Türk Sinema Tarihinin ilk filmini çeken yönetmen.
 

Yazarın Diğer Yazıları