Değerli okurlar,
Ülke olarak, kısmi anlamda tuzu kuru imtiyazlı kesimler hariç, tüm vatandaşlarımız ve memleketimiz Malatya'da da bizler inanılmaz endişeler içerisinde tedirginlik yaşamaktayız.
Başta asayiş olmak üzere aklınıza gelen her alanda güven duygumuzu dumura uğratacak korkunç gelişmeler sıradanlaşmış durumda.
Hırsızlık, gasp, cinayet, cinnet, hukuksuzluk, uyuşturucu ticareti ve aklınıza gelebilecek her türlü melanet kol geziyor.
İlimizin valisi anne ve babaları uyararak çocuğunuzun kimlerle arkadaşlık ettiğini mutlaka takip edin diyerek sokaktaki tehlikeye dikkat çekiyor.
Ticari ahlak diye bir haslet yok artık.
İçimizi dağlayan Narin'in kaybolması...
Diyarbakır'da 14 gün önce kaybolan melek yüzlü 8 yaşındaki kız çocuğu Narin'in amcası katil zanlısı olarak tutuklandı.
O amca olacak adam, Narin'in babası olan kardeşine bir kininden ötürü "Sana öyle bir acı yaşatacağım ki, ömrün boyu unutamayacaksın" diyerek öz kardeşine öfkesini dile getirdiği iddia ediliyor.
Amcanın bu öfkesi nedeniyle Narin'i öldürmüş olabileceği ihtimali üzerinde duruluyor.
Yaşanılan bütün olumsuzlukların öznesi insan, yaşadığımız bu coğrafyanın insanı. Söz sırası geldiğinde de kadim medeniyetimizin varisi insan...
Tiksinti uyandıran sayısız iğrenç olaylardan anlaşılan o ki, insan kalitemiz bayağılaşmış ve ele alınır bir yanı kalmamış...
Ele alınır yanı kalmayan bayağılaşmış insan müsveddelerinin ilk müsebbibi, eğitim sistemimiz ve adalet mekanizmasının sağlıklı işletilmemesi.
Dert Bir Değil Elvan Elvan
Kim kime dum duma, diye tabir ettiğimiz bir kısa deyimimiz var, anlaşılmaz insan hallerini hicveder, küçümser...
Başıbozukluğu ifade için kullanılır.
Karmaşa ve anlamsız uğultuya işaret eder.
Bu deyim bu günlerin Malatya'sını anlatacak en güzel tanımlama dersek inanın yanılmış olmayız.
6 Şubat 2023 depremlerinden bu yana Malatya'da hiçbir şey istenilen evsafta gerçekleşmedi, gerçekleştirilemedi...
Selahattin Gürkan'ın BŞB.Başkanlığı döneminde en gerekli olan toplu ulaşım aylarca çalıştırılmadı, yollar açılmadı.
En başta merkezi yönetim Ankara'dan yönlendirdiği bürokratlarını isabetli seçemedi.
Evet kabul etmek lazım ki, asrın felaketi 11 ilimizde inanılmaz bir tahribata yol açtı.
En gelişmiş benim diyen hiçbir devlet bu yıkımın altından bizim gibi kalkamazdı.
Biz kalktıkta ne mi oldu, hiçbirşey...
Organizasyon sıfır, hal ve gidişat sıfır, inşa süreci karınca adımıyla plansız, programsız gidiyor.
Sabır ve metanetle suskun kaldık, her olumsuzluğu sineye çektik ancak ilimizin yöneticileri ve milletvekilleri mütemadiyen kendi aralarında istişare ve koordinasyon toplantıları yaparak güya sıkıntılarımızı giderecek kararlar aldılar.
Sahada hiçbir karşılığı olmayan bu toplantılar çay, kahve eşliğinde deprem sohbeti birlikteliğinden öte anlam taşımadı.
Sözde şehrimiz kültürel değerlerimizi yansıtacak, estetik bir mimariyle yeniden donatılarak inşa edilecekti... Fiyasko...
Çarşı merkezimizde inşa edilen kaba binalardan anlaşılan o ki güzelim şehrimizi ruhsuz beton yapılardan müteşekkil labirent bloklardan oluşturulmuş cezaevi mimarisiyle donatacaksınız.
Yazıklar olsun sizin estetik ve kültür anlayışınıza.
Bugün olmuş halâ rezerv alan karmaşası yaşanıyor...
Malatya'da işler mi dediniz. el cevap:
Kim kime dum duma.