Vahdettin Yiğitcan

SADIKOĞLU: ŞİARIMIZ ORTAK AKIL ve İSTİŞARE

Vahdettin Yiğitcan

Malatya'da da güzel şeylerin olmasını bugüne kadar hep umut ve temenni ettim...

Ne yazık ki şimdiye kadar dişe dokunur kalıcı bir eserin vucut bulmayışı nedeniyle de derinden müteessir oldum...

Üzüldüm üzülmesine ama asla ümidimi de yitirmedim. Malatya’mızda da güzel çok güzel şeyler olacak...

İnşaAllah bu umudum Malatya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu'nun "taze bir başlangıç" yapmasıyla yeniden bir hayat suyuyla yeşerme sürecine girer...

Yaklaşık bir buçuk yıldır Malatya'da yaşıyorum...

Sanki tüm aksilikler beni takip edercesine sayısız çirkinliklere şahit olmaktan bir türlü yakamı kurtarabilmiş değilim...

Sakın yanlış anlaşılmasın özellikle yeni ve güzel şeyler hayal ederken karşıma çıkıyor fenalıklar...

Malatya Ticaret ve Sanayi Odası'nın yeni Başkanı Sayın Oğuzhan Ata Sadıkoğlu'nu henüz tanımıyorum...

Başkanlık yarışı esnasında kamuoyuna yansıyan vaadleri nedeniyle enerjik bir başkan olacağı izlenimi edindim...

En kısa süre içerisinde de tanışıp iş dünyası ve Malatya üzerine düşüncelerini bizzat kendilerinden dinlemek isterim...

Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, iş dünyamızın en önemli katma değer üreten ve istihdama yaptığı katkı nedeniyle de saygın sivil toplum kuruluşlarımızın başında gelen Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) önceki hafta gerçekleştirilen seçimlerinde 15 kişilik yönetim kurulunda yer aldı.

Başkanlık seçimlerine tek listeyle gidilen TOBB’un 74. Genel Kurulunda mevcut Başkan Rıfat Hisarcıkloğlu kendisine duyulan güveni yenilerken, Malatya TSO Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu da TOBB’un yönetimine giren yeni ve genç isimlerden biri oldu.

Oğuzhan Ata Sadıkoğlu'nun Hedeflerinden Bazı Başlıklar

Kentinin geleceğine ve güçlü potansiyeline inanan iş insanları olarak birlikte yeni bir yola çıktık.

Hayal gibi görünen projelerimizi bir bir hayata geçirerek, Malatya’mızın ticaret ve sanayi hayatındaki tüm dinamiklerinin gönülden arzuladıkları değişim ve dönüşüm sürecini de başlatacağız.

Kentimizdeki örnek birlikteliği gayretli çalışmalarla sinerjiye dönüştürerek, açıkladığımız projeleri Malatya’mızın ortak aklıyla bir bir hayata geçireceğiz.

Güçlü bir strateji, güçlü bir ekonomi, güçlü bir vizyon ve güçlü bir nesil temeli üzerine planladığımız bu projeler, iş dünyamıza heyecan, ülkemize ve Malatya’mıza dinamizm katacaktır.

Ortak geleceğimiz için tek vücut olmayı başaran Malatya iş dünyası, inancını sadece kentimiz için değil Türkiye’miz için de çok güçlü bir eyleme dönüştürecektir.

Bu yeni dönemde Malatya ekonomi tarihinde devlet teşviklerinden en yüksek düzeyde faydalandığımız projelere imza atacağız.

Öz kaynaklarımızı en verimli şekilde kullanırken Malatya’mıza ve üyelerimize en iyi hizmeti sunacağız.

Malatya Ticaret Ve Sanayi Odası, kısır çekişmeler ve popülist yaklaşımlar yerine ortak akıl ve istişare kültürünü benimseyerek projelerine odaklanan bir kimliğe bürünecek.

ESKİMALATYA MAHALLE İFTARINI KARARTTILAR!

Efendim geçtiğimiz Cumartesi akşamı Eskimalatya Meydanı'nda yaşandı olay.

Olay diyorum çünkü şimdiye değin hiç böylesine rastlamamıştım...

Daha önceleri de kesintiler olurdu ancak halk tedbirli olsun diye önceden anonsla haberdar edilirdi...

Elektrik kesintisinden söz ediyorum... Ama ne kesinti, adrese teslim... Tam isabet, nokta atış...

Bu kesinti öyle bir vakitte oldu ki sanki arkasında kast-ı mahsusa varmış gibi vatandaşta bir izlenim bıraktı...

Kesinti öncesinde ne bir fırtına koptu, ne hışım gibi bir yağmur yağdı, ne de deprem oldu...

Yaklaşık tam elli dakika Eskimalatya tamamen karanlığa gömüldü...

Bir muammadan söz etmiyorum... Her şey açıklanabilir. Kasıt var mı yok mu ortaya konulabilir...

Bizim işimiz halkın zihninde beliren istifhamları dile getirmek ve bu vesile ile de ilgili yerlere duyurmaktır...

Malatya Büyükşehir Belediyesi'nin yeni başkanı Hacı Uğur Polat Eskimalatya Meydanı'nda bir Mahalle İftarı düzenledi...

İftar davetinin duyurularını meydanın her yanına asmışlardı... Katılsam mı diye içimden geçirmiştim...

İftara yakın bir saatte arkadaşım Cemal aradı, "iftara birlikte gidelim" dedi. Bende Cemal'in önerisini geri çevirmedim...

Sonuçta gazetecilik mesleğinin en önemli haber kaynağı halktır.

Bir gazeteci için halkla beraber hayatın içerisinde olmak gibisi var mı?

Meydan çok önceden iftar saati için hazırlanmıştı...

Masalar kurulmuş sandalyeler yerleştirilmiş her şey eksiksiz düzenlenmişti...

Biz de kendimize bir yer seçip daha önceden masaya yerleşmiş arkadaşlarımıza selamımızı vererek yerlerimize oturduk...

Eskimalatya Mahalle İftarını uydudan yayın yapan yerel bir televizyon kanalı naklen yayınlıyordu...

İftara yirmi dakika kala M.B.B.Başkanı Hacı Uğur Polat iftara icabet eden vatandaşlara "Hoş geldiniz" konuşmasını yaparken  cümlesini tamamlayamadan birden sesi kesildi...

İftarı tertip eden Büyükşehir Belediyesi yetkilileri ve iftara katılan vatandaşlar bu elektrik kesintisi karşısında büyük bir şaşkınlık yaşadılar...

Eskimalatyalıları bir araya getiren iftar sevinci hiç bir anlam verilemeyen elektrik kesintisi nedeniyle karartılmış oldu...

ESKİMALATYALILAR

BAŞKAN POLAT'DAN

İFTARIN TEKRARINI İSTİYOR

Geçtiğimiz Cumartesi günü Eskimalatya'da Malatya Büyükşehir Belediyesi'nin düzenlediği Mahalle İftarı elektrik kesintisi nedeniyle buruk yaşandı...

Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Hacı Uğur Polat iftara katılan vatandaşları selamlama konuşmasını yaparken aniden elektrik kesintisiyle meydan sessizliğe büründü... Bu arada Polat'ın iftar vesilesiyle vermek istediği mesaj da halka ulaşamamış oldu...

İftar sonrası kendileriyle görüştüğümüz Eskimalatyalıların kahir ekseriyeti yaşanan elektrik kesintisine bir anlam veremediklerini ifade ettiler...

Şimdiye kadar Eskimalatya'da böylesine kapsamlı halkın katılımı ile toplu iftarın ilk defa bu dönemde yapılmasına sevindiklerini dile getiren vatandaşlar özetle şunları söylediler:

"Bize değer verdiğini gösteren Büyükşehir Belediyesi Başkanımız sayın Hacı Uğur Polat'a çok teşekküür ederiz. Talihsiz elektrik kesintisi İftar sevincimizi zehir etti... Başkanımızdan isteğimiz kursağımızda kalan buruk iftar sevincimizi yenilemesi ve bize yarım kalan hitabını tamamlamasıdır..."

Bizden iletmesidir efendim...

KIDEMLİ ÇAVUŞ MUHARREM COŞTU

AMERİKALILARIN ELİ ETEĞİ TUTUŞTU!...

İster inanın ister inanmayın o sizin bileceğiniz iş; ben şahsen inandım sanki...

Sanki demem sizi yanıltmasın, tüm içtenliğimle inanmak istiyorum...

Temayülüm inanmaktan yana...

Cumhurbaşkanlığımıza soyunmuş ve en yakın rakibine de beş aylık kıdem farkı bindirmiş koskoca bir aday öyle basit bir yalanla itibarını iki paralık eder mi?

Bence etmemeli, elbette.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin "çavuş rutbeli" yegâne adayı Öğretmen emeklisi Muharrem İnce, Edirne'den Hakkari'ye Rize'den Antalya'ya meydan meydan dolaşarak halkımıza sorunlarımızı, çözüm önerilerini ve kuantumu anlatıyor...

Bir televizyon kanalında canlı yapılan tartışma programına telefonla bağlanan CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Fetullah Gülen'in Amerika'dan iade edilmemesinin müsebbibi olarak hükumeti suçladı. O telefon konuşmasında Muharrem İnce öncelikle Türk medyasına güzel bir fırça çektikten sonra asıl bombayı patlatarak: "ABD'den Fethullah Gülen'i isteyeceğiz dedim. Eğer teslim etmezlerse, İncirlik'teki ABD askerleri 24 Aralık'ı yani Noel'i Washington'da kutlarlar dedim. Amerikalılar beni aradı. Dediler ki, 'Haklısınız Muharrem Bey ama Türkiye Cumhuriyeti Devleti henüz Fetullah Gülen'i, usulüne uygun bir şekilde bizden geri istemedi' dediler. Yani Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Fetullah Gülen'in iadesini usulüne uygun bir şekilde istememiş." dedi...

Televizyondaki tartışma programını yöneten bayan Muharrem İnce'ye "Sizi arayan Amerikalı kim?" diye soracak oldu...

Muharrem bey o soruyu sunucunun boğazına anında tıkadı..."Sen gazetecilik yapıyorsun, ben ise milli çıkarlarımızı koruyorum" diyerek gayet mantıklı bir açıklama ile kendisini arayan Amerikalının kim olduğunu söyleme gafletinde bulunmadı...

Bu kısa konuşmadan çıkarılması gereken elzem sonuçlar:

Muharrem Beyin kararlı azameti okyanus ötesine ulaşmış görünüyor...

Öyle ki, kurallar ülkesi Amerika diplomasi dilini elinin tersiyle iterek kim bilir, "Muharrem Abi, biz ettik sen etme" demişlerdir...

Anlaşılan Amerika, Muharrem İnce'den bayağı tırsmış... Eli ayağı bir birine dolaşmış...

"Derhal Muharrem Beyi arayarak Fetullah Gülen'in iadesi konusunda bizim günahsız, masum olduğumuzu söyleyelim." demişler..

Sizi bilemem ama ben şahsen bütün bu olanlara inanmaktan yana bir eğilim içindeyim...

Daha açık konuşayım, henüz aday olan bir Cumhurbaşkanı namzetimizin Amerika'yı hizaya getirmesinden etkilenmiyorsanız eğer, sizin milli çıkarlarımızı koruyabilmek için daha çok fırın ekmek yemeniz gerekebilir... Hatırlatırım...

Hiç darılmayın, dost acı söyler... 

MEMURLAR DA BAYRAM İKRAMİYESİ İSTİYORMUŞ

Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Hacı Bayram Tonbul, basına yansıyan fotoğrafları ve haberleriyle güler yüzlü cana yakın bir insan...

Hakkında en ufak bir olumsuz bilgiye sahip değiliz... En son memurlara istediği bayram ikramiyeleri nedeniyle gündemimize girmiş bulunuyor...

Tombul'un memurlar adına talebini zikrettikten sonra vatandaşın da memurlarından beklentilerini zat-ı alilerine ileteceğiz...

Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Hacı Bayram Tonbul, "Hükümet seçim öncesi emeklilerimizin yüzünü güldürdü, şimdi sıra kamu görevlilerimizde. Kamu görevlileri olarak emeklilere verilen ikramiyenin memurlara da verilmesini istiyoruz. Hükümetten, Ramazan ve Kurban bayramlarında kamu görevlilerimize biner lira bayram ikramiyesi müjdesini, en kısa sürede duymak istiyoruz." dedi...

Dileriz sayın Tombul'un talebi yerine getirilir...

Sayın Tombul'a memurlar hakkında vatandaşlarımızın bazı genel kanaat soruları:

Memur olabilmek için canhıraş çırpınan kardeşlerimiz(!) neden memur olduktan sonra kardeşliğimizi unutur?

Memurlara, vatandaşa nasıl davranılması gerektiği hakkında belirli aralıklarla eğitim çalışmaları yapıyor musunuz?

Memurlara Memur-Sen olarak asıl işverenin milletimiz olduğunu sık sık hatırlatıyor musunuz?

Acaba memurlarımız mesainin bitiş saatine gösterdikleri hassasiyeti mesai başlangıcına da gösteriyorlar mı?

Tebdil-i kıyafetle memurları zaman zaman izliyor musunuz?

Memurlara aldıkları maaşı helal ettirmenin yolunun vatandaşın memnuniyetinden geçtiğini anlatıyor musunuz?

Yukarıda sıraladığım sorulara olumlu cevap verebiliyorsanız sayın Tombul, ödediğimiz maaşlar da alacağınız ikramiyeler de helal-i hoş olsun...

Aksi halde ruz-i mahşer var..

HOŞ SADA

"Güç, fiziki kapasiteden değil,

Boyun eğmeyen iradeden gelir"

TADIMLIK

"İçeride bir has oda, yeri samur döşeli;

Bu odadan gelsin diye çağrılmadan geçilmez.

Eti zehir, yağı zehir, balı zehir dünyada,

Bütün fani lezzetlere darılmadan geçilmez.”

 

 

Yazarın Diğer Yazıları