Vahdettin Yiğitcan

MALATYA TREN İSTASYONUNDA VUKUAT (2)

Vahdettin Yiğitcan

Sigara yasağını hatırlattığım için istasyonda uğradığım olaylar dizisini Malatya Valisi Ali Kaban'ın bilgisine sunuyorum...

Geçen haftaki yazımıza öncelikle TCDD 5. Bölge Müdürlüğü ilgi gösterir ve gereken adımları atar diye düşünmüştüm...

Çünkü "vukuat" kendi sorumluluk bölgesinde maydana geldi ve resmi görevliler olayın büyümesine sebebiyet verdi...

İl Sağlık Müdürlüğü ve Yeşilay da olayın esasına dair bir araştırma girişiminde bulunabilirdi diye ummuştum... Olmadı...

Olay henüz yeni, olay tarihi ve görüntü kayıtları mevcut. Bu veriler ışığında bir soruşturma talep ediyorum...

Geçtiğimiz hafta "MALATYA TREN GARINDA VUKUAT" başlıklı bir yazı yazdım...

Vukuatın sebebi, istasyon peronunda sigara içilmez yasağına rağmen sigara içilmesi... Hem de sivil yolcu ve resmi görevlilerce!...

Yazının özeti: peronda sigara içen bir vatandaşı uyardığım için başıma darp hariç gelmeyen kalmadı...

Görevlilerce manevi linç edildim...

Emniyet Müdürlüğünden gelen ekibin aldığı ifade kayıtlara geçti...

Yazıyı yazmamdaki amacım ise, istasyona sigara içilme yasağını belirten yazıların asılması ve ilgililerin bu konuda uyarılmasıdır...

Yazımız, şehrimizin ne milletvekillerinin ne de resmi görevlilerinden hiç birisinin ilgisini çekmedi...

Bu kez yazımızın ilgi çekmesi ümidiyle başlığımızı "MALATYA TREN İSTASYONUNDA VUKUAT (2)" şekline büründürdüm...

Bakalım ne olacak...

Hemen belirtmeliyim, "vukuat" kelimesi, normal dışı ve güvenlik sorunu olan olaylar için kullanılır... Zımni bir teyakkuz anlamı taşır.

İlk yazımıza bir kaç tanıdık bildik arkadaşımın dışında, ilgili hiçbir kişi veya kurumdan öyle ya da böyle açıklama zahmetine katlanılmış bir tepki alamadım... Tek kelimeyle üzüntü verici bir duyarsızlık...

Malatya'nın yöneticilerine özgü, müzmin his kaybı...

Biz yine de bu duyarsızlığı, en iyimser bir tahminle yaz rehavetine yoralım...

Ama gelin görün ki yasalar rehavet mehavet dinlemiyor...

Henüz dumanı üstünde, önceki gün açıklandı sigaraya yeni bir sınırlama yasası geliyor...

Sigara satışında yaş sınırı 21'e yükseltildi ve sigara satış yerlerinin okullar ve yurtlara uzaklık mesafesi 500 metreye çıkarıldı...

Resmi ilgili ve görevlilerce ilgi görmeyen yazıma avukat bir arkadaşımın yaptığı yorum ise bana küçük dilimi yutturdu...

"-Bu yazıdan olumlu bir sonuç alacağını bekliyorsan çok beklersin" diyerek beni yolun başında ümitsizliğe sevk etti...

Fakat yola çıktım bir kere, bu işin sonu nereye varacaksa oraya kadar gitmeye de kararlıyım...

Öncelikle sözü geçen ilk yazıda anlattığım tren garında bana resmi görevlilerce yaşatılan manevi lincin hesabını kim verecek...?

Bu ilkel yasak tanımazlığa dur diyecek bir merci elbette vardır...

Yasa varsa uygulamakla emrolunmuş amir ve memur da vardır...Bulana kadar arayacağım...

Kimsenin yaptığı yanına kar kalmayacak...

Yetkilileri göreve davet ettiğim geçen haftaki yazımı şu cümlelerle bitirmiştim:

"O gün istasyonda görevli şahıslarca manevi lince uğradım...

Görüntü kayıtlarının incelenmesini talep ediyorum...

Lafı daha fazla uzatmayacağım...

Konu ile ilgili tüm kişi ve kurumları göreve davet ediyorum...

İstasyonumuza da 4207 sayılı kanunun Sigara İçme Yasağıyla ilgili uyarı yazılarının asılmasını talep ediyorum..."

Çok mu şey istemişim...?

24 Saat kaydedilen görüntü kayıtlarını izlemek çok mu külfetli bir iş?

İstasyonda yaşadığım bu olayın karşı tarafı resmi görevliler olduğu için mi, görmezlikten geliniyor?

İşte böyle değerli okurlar...

MALATYA VALİSİ ALİ KABAN'IN DİKKATİNE...

Geçtiğimiz yılın Ağustos ayında bir gazetenin “Sarıçiçek Yaylası’nda Susuzluktan Hayvanlar Telef Oluyor” haberi üzerine bölgede inceleme yaptıran ve “Su Sıkıntısı Var, Telef Yok” açıklamasıyla kamuoyunu doğru bilgilendiren sayın Ali Kaban'a duyarlılığından ötürü 23.08 2017'de

"VALİ ALİ KABAN: DUYARLI YÖNETİCİ ÖRNEĞİ"

Başlığını taşıyan bir teşekkür yazısı yazmıştım... Umarım o yazıyı görmüşlerdir...

Hatta o günlerde Valilik Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü İbrahim Halil Kılıç'ın bir tanışma randevusu ayarlayalım teklifine ben, "Henüz sayın valimiz yeni, ortamı bir tanısın öyle tanışalım" demiştim... 

Şimdi yaşadığım bu olaylar dizisini Malatya Valisi Ali Kaban'ın bilgisine sunuyorum...

Geçen haftaki yazımıza öncelikle TCDD 5. Bölge Müdürlüğü ilgi gösterir ve gereken adımları atar diye düşünmüştüm...

Çünkü "vukuat" kendi sorumluluk bölgesinde meydana geldi ve resmi görevliler olayın büyümesine sebebiyet verdi...

İl Sağlık Müdürlüğü ve Yeşilay da olayın esasına dair bir araştırma girişiminde bulunabilirdi diye ummuştum... Olmadı...

Olay henüz yeni, olay tarihi ve görüntü kayıtları mevcut. Bu veriler ışığında bir soruşturma talep ediyorum...

Sayın Ali Kaban'ın talimatları sonucu mağduriyetime sebep olan ihmallerin giderileceğine dair gerekenlerin yapılacağından kuşkum yok...

Bir gazeteci olarak her zaman ve zeminde toplumsal yararın yanında yer alan biriyim...

Amacım üzüm yemek, bağcıyı dövmekten haya ederim...

Ancak, bağcıdan da bağımıza layıkıyla bakmasını istemek en temel hakkımızdır diye düşünüyorum...

NOT:

17. 07 Salı günü saat 13.27'de ALO 184 Sağlık Bakanlığı iletişim merkezinden, Yasalara Aykırı Sigara Kullanımı İhbar Hattı görevlisi Derya hanıma da durumu aynen aktardım...

EYYY AK PARTİLİ YETKİLİLER!...

Sayın Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın çok sevdiğim bir hitap tarzı var; Eyyy diye başlıyor...

Bu eyyy ünlemesinde öylesine zengin bir anlam derinliği var ki, muhayyilen nisbetinde git gidebildiğin kadar...

Ben de iki yıldır Malatya'da yaşayan bir gazeteci olarak şehrimizin nasıl yönetildiğine dair az çok bilgi sahibi oldum sayılır...

Her söz, her iş görebildiğin mesafede, yalan da ortada doğru da, kimse kafasını kuma gömmesin...

Bu nedenle ilimizin AK Partili temsilci ve yöneticilerine "Eyyy" hitap tarzıyla seslenmeyi uygun gördüm...

Eyyy diye başlayan hitabın murad ettiği anlam apaçıktır; muğlaklık içermez, doğrudan muhatabının aklını hedef alır...

24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel Seçimleriyle ülkemiz yeni bir yönetim tarzıyla geleceğe yürüyecek...

Bembeyaz bir sayfa açıldı... Artık hiç bir şey eskisi gibi olmayacak...

Siz, AK Parti saflarında meclise gönderdiğimiz milletvekilleri ve yerel yöneticiler; sizlere hamaset yapacak değilim...

Sadece, Sayın Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın yeni dönem mesuliyeti nedeniyle yaptığı duayı ezberlemenizi önereceğim...

Bu dua her daim aklınızda ve gönlünüzde olursa aramızda hiç bir sorun da olmaz...

İŞTE O MÜMİN YAKARIŞI

"Rabbim çıktığımız bu kutlu yolculukta, ayaklarımızı doğruluk üzerine sabit kıl.

Rabbim, göğsümüzü genişlet, hayır işlerimizi kolaylaştır.

Bugün rabbimize, halka hizmet için bir güzel yolculuğa hazırlanıyoruz.

Ya rab, bizi kibirden muhafaza eyle. Ya rab, bizi hasetten muhafaza eyle.

Yarab, bizi haksızlıktan, adaletsizlikten, zulümden beri eyle.

Allah’ım bizi, ailemizi, bütün yol arkadaşlarımızı yolların tuzaklarından koru.

Sen ki her şeye gücü yetensin, bu mübarek günde dileğimiz odur ki bu milleti bir kez daha zaferle müjdele yarabbi.

Bugün çıktığımız kutlu yolculuğu, Türkiye için, milletimiz için, insanlık için hayırlara vesile eyle yarabbi.

Allah’ım yalnız senden yardım dileriz.

Rabbim, bizi doğru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet.

Amin, amin, amin."

Bizler de can-ı gönülden bu kutlu mümin yakarışına amin diyoruz...

Evet, ilimizin değerli AK Partili temsilci ve yöneticileri bu duayla çelişen hallerinizi gördüğümüzde ise Eyyy hitabıyla yolun başlangıcında yaptığımız bu duayı hatırlatacağız... Bilginize...

HOŞ SADA

"Malatya Malatya bulunmaz eşin,

Gönüllerimizi sızlatıyor yönetilişin"

TADIMLIK

"Servetle biz sanırdık erbab-ı rahat artar,

Rahatla zannederdik dîlde sükûnet artar,

Bulduk bir ehl-i tahkik sorduk hakikatinden,

Dedi, rahatla illet servetle gaflet artar..."

Yazarın Diğer Yazıları