Vahdettin Yiğitcan

HDP Ermenilerin Safında

Vahdettin Yiğitcan

Geçtiğimiz Pazar günü Ermenistan denilen besleme devletçik, boyuna posuna bakmaksızın Azerbaycan'a ağzı salyalı kudurmuş köpek gibi saldırdıltı. 

Hem de savunmasız sivil halkı hedefine koyarak ve çoluk çocuk demeden masum insanları bombaladı, katletti.

Saldırdıltı diyorum, çünkü kendi iradesiyle saldırabilecek mecali yok zavallıların. 

Ülkelerinde ekmek bulamadıkları için Türkiye'de yıllardır kaçak halde çalışan on binlerce Ermenistan vatandaşının varlığı bilinen bir gerçek. 

YouTube'da Ermenistan'ı tanıtan birçok video bulunuyor, geçenlerde birkaçını izledim. İsimleri farklı olsa da içerikleri ve görüntüler aynı, pespaye bir topluluk. Rusya'nın kanatları altında, kullanışlı yedekte bekletilen bir aparat devletçik.

Ermenistan'ın Pazar sabahı Azerbaycan'a saldırısı üzerine Türkiye anında tepkisini koyarak "kardeşlerimin yanındayım" mesajını dünyaya duyurdu.

Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde grubu bulunan beş partiden HDP hariç dördü, AKP, CHP, MHP ve İyi Parti Grup Başkanvekilleri derhal toplanarak Ermenistan'ın Azerbaycan'a Saldırılarını Kınayan bir bildiriyle milli duruşlarını dosta düşmana ilan ettiler.

Ben, HDP derken asla Kürt kardeşlerimi ve Kürt vatandaşlarımızı HDP'den tenzih ederek zikrediyorum. 

Benim nazarımda HDP, içimize yerleştirilmiş kürt kılığına girmiş evvelki müstevlilerin mümessillerinden başkası değiller. 

HDP Ermenistan'ın saldırısı üzerine yaptığı sözde açıklamada "Türkiye, Azerbaycan'ın yanında yer almasıyla 'soydaş milliyetçilik' yaparak savaşı büyütmemeli" önerisinde bulunarak kargaları da güldürecek milliyetçilik karşıtı bir söyleme sığındı. HDP'nin sözünü ettiği "soydaş milliyetçilik" ne anlama geliyorsa?..

Malatya Milletvekili sayın Mehmet Fendoğlu'na, Meclis'te grubu bulunan partilerin dışında kalarak ortak bildiriye imza atmayan HDP'nin tavrını sordum. Fendoğlunun verdiği cevap: "HDP'nin tutumu öteden beri Türkiye karşıtlığı ile kendini gösteriyor. Doğu Akdeniz'de, Mavi Vatan Kıta Sahanlığında, Libya ile yaptığımız münhasır ekonomik bölge anlaşmasında hep Türkiye aleyhinde bir tutum sergilediler. Son olarak Azerbaycan'a saldırısı nedeniyle Ermenistan'ı kınadığımız ve Azerbaycan'ın yanında yer aldığımızı ifade ettiğimiz, dört partinin imzaladığı ortak bildiriye imza atmayan HDP Ermenistan'ın yanında yer aldığını göstermiş oldu. Zaten bunlardan da başka bir tavır beklenemezdi, bunların iplerini ellerinde tutanlar onlardan bu tavrı bekliyorlardı. Kısacası iradesi elinde olmayanların partisidir HDP. "

Aslında bu saldırının zamanlamasının Türkiye'nin dikkatini dağıtma amacına yönelik olduğunu anlamamak için aptal olmak lazım gelir. 

Üzerinde durulması gereken çok önemli bir husus da "zavallı" Ermenistan'ın beyhude bir kükreyişle içinde bulunduğu zor durumu daha da çıkmaza soktuğu gerçeğidir. Rusya'nın, Fansa'nın ve kimi batılı ülkelerin maşası olduğu sürece Ermenistan ömrü billah bu bölgede rahat uyku uyuyamayacaktır. 

Ermenistan'ın hayati çıkarları ve güven içerisinde geleceğe yürümesi, bölgedeki Türk devletleriyle uzlaşmaktan ve onlarla barış içerisinde yaşamaktan geçmektedir.

HDP'NİN MASKESİZ GERÇEK YÜZÜ

İçimizdeki HDP'nin maskesiz gerçek yüzüne gelince:

HDP'nin Garo Paylan isimli Ermeni bir Diyarbakır Milletvekili var.

Bu şahıs dünyanın gözünün içine baka baka yalan söylüyor. Hemde söylediği yalan kuyruklu kulaklı.

Ne diyor Garo Paylan : "Karabağ’da, Ermenilerin Azerilere saldırdığı iddia ediliyor. Karabağ’da Ermenilerin Azerilere saldırma olasılığı (yoktur).Karabağ’da mevcut durumu değiştirmeye çalışan Azerbaycan ve Türkiye’dir." 

Ey Garo efendi hangi çağda yaşıyorsun, Ermeniler Azerilere saldırmadı öyle mi?

Bence de Ermeniler kendiliğinden saldırmadı, saldıramazdı, Ermenileri bir güzel şişirdiler söylemesi ayıp cami duvarına işettiler.

Garo efendi içimizde yaşadığına göre duymuşsundur, bizde "Eceli yeten köpek cami duvarına işermiş" derler.

Sormak lazım şimdi Garo'ya: Karabağ'da savunduğun mevcut durumu nasıl açıklıyorsun?

Karabağ 30 yıl önce Rusya'nın desteğiyle Ermenistan'a hediye edilen Azerbaycan toprağı değil miydi?

Bugün o gündür ey Garo, Karabağ'ın hesabının sorulacağı gün.

Asıl, Ermenistan ve HDP birlikteliğinin ipucu Garo'nun twitter sayfasından:

Garo Paylan paylaşmış.

dinomino mirişko diyor ki :

Ermeni kardeşlerimizin yanındayım. Kürtlerin en samimi yoldaşı olan halkın haklı mücadelesinin destekçisiyim.  

Evet sevgili müslüman kürt kardeşlerim, kendisini kürtlerin partisi olarak ileri süren bu HDP'nin kimlerle yan yana olduğunu ve kimlerden yana tavır aldığını gözlerinle gör. Savaş halinde dahi göğsünü gere gere Ermenilerden yana olduğunu söyleyen HDP senin temsilcin olabilir mi?

ABARTININ BAŞŞEHRİ MALATYA

Aslına bakarsanız Malatya, serçeyi bülbül etmede çok mahir bir şehir.

Ne olmuş efendim, yeni Doğu Garajı hizmete girmiş. Yeni derken eski İtfaiye binası tadilattan geçirilerek Doğu Garajı olarak tanzim edilmiş. 

Güler misin, ağlar mısın yazıyı okuduktan sonra kararı sizler verin. 

Koskoca Malatya Büyükşehir Belediyesi tam 20 yıldır Doğu Garajına uygun yer bulamamakta ve Doğu Garajı esnafının mağduriyetine çözüm üretememekte imiş. Bu ayıp yetmez mi Malatya'ya!

Daha sonra ne mi olmuş, Çevreyolu üzerinde yıllarca boş kalan itfaiye binası birilerinin dikkatini çekmiş ve orayı Doğu Garajı olarak düzenleyebiliriz demişler. Sağolsun ilgililer de duyarsız kalmamışlar. 

Tesislerimizin dönüştürülmesi kısa sürede tamamlanmış. Eski İtfaiye binası boya badana derken bir kaç odalık ilavelerle olmuş size yeni Doğu Garajı. İnanın yakın gelecekte burası da ihtiyaca cevap veremeyecek. Olan yine Millete olacak... Dönelim tadilat sonrası garajımıza...

Gelelim bu kez Doğu Garajımızı hizmete sokma törenimize, tören esnasında yapılan hizmetleri anlatma fırsatını kaçırır mı Malatyalı. Bu törende de hemen hemen herkes konuştu...

Dikkatinizi çekti mi, son aylarda belediye hizmetleri kurbanlarla kutlanır oldu.

Doğu Garajının açılışında da kurban töreni daha bir kalabalıkla, sosyal mesafe kuralları da ne oluyormuş dedirtircesine görkemli bir katılımla gerçekleşti.

Ben cidden merak ediyorum, bu hayvanlar bir dini vecibenin gereği olarak mı kesiliyorlar? Dinen hükmü nedir?

Yada yapılan hizmetlerin ne kadar değerli olduğu havasını basmak için mi bu hayvanlar boğazlanıyorlar!

Her ne olursa olsun, hayvan kesmeli karşılamalar ve törenler çağdışı, ilkel anlayışların kalıntısı olarak tezahür ediyorlar.

Yok eğer hayvan kesmek suretiyle, yapılan işe ya da karşılamaya değer katıldığına inanılıyorsa o zaman belediye başkanlarımız şehrimize gelen her devlet ya da hükümet görevlisini havaalanında hayvan keserek karşılamalılar ve Malatya'yı el aleme karşı küçük düşürmemeliler...

Yazarın Diğer Yazıları