Sivil inisiyatifi temsil eden bir avuç, ancak, kararlı insanın başlattığı Malatya'yı hakettiği yere taşıma yürüyüşü kutlu olsun.
Neden mi söz ediyorum, birilerinin burun büktüğü "Kayısı Çiçeği Şenliği"nden...
Her şey çok kısa zamanda gerçekleşti.
Malatya'nın 20'ye yakın resmi ve sivil kurumları da maddi ve moral desteklerini esirgemediler...
Malatya'da aile geleneğinin temsilcisi, ünlü fırın yemekleri lokantasını işleten Zeki Saygı'nın başkanlığında bir araya gelen bir avuç güzel insan, şehrimizin makus talihini kırmak ve hak ettiği değerde tanıtımına yönelik Malatya tarihinde görülmedik bir birliktelik örneği sergileyerek muhteşem bir girişim başlattılar...
Yıllar önce bu fakir, dönemin Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi'ye bu sütunlardan "Kayısı Çiçeği Şenliği" projesini farklı bir muhtevayla ve hararetle önermişti. Bülent Tüfenkçi'den ise ses seda çıkmamıştı!...
Bugün "Kayısı Çiçeği Şenliği"nin bu şekliyle hayata geçirilmiş olması da çok güzel bir başlangıç, zaman içerisinde önerdiğim şekline evrilmesi de mümkün.
Hiçbir yeni girişim her yönüyle eksiksiz ve mükemmel başlamıyor; önemli olan samimi anlamda ilk adımı atmaktır...
Bugün bu adım atılmıştır ve arkasının da daha derli toplu, daha mükemmel adımlarla olgunlaşacağını düşünüyorum...
Gözlemlediğim samimi kanaatim o ki, MAGTAD Malatya Gastronomi, Turizm ve Tanıtım Derneği'nin kuruluşunun hikayesinde gizli, heyecan ve samimiyet...
Amacımızı Belirlemeliyiz
Doğru oturalım, doğru konuşalım...
Yazacaklarım eleştiri değil, sadece durum tespitidir...
Bir sonra ki organizasyonda dikkate alınması amacı taşımaktan başka bir niyeti yoktur...
En başta söylediğim gibi MAGTAD'ın başlattığı Malatya'yı tanıtım atağını ve de Kayısı Çiçeği Şenliği'ni yürekten destekliyorum...
Ancak yaptığımız bu şenliğin davetli misafir profilleri tamamen uyumsuz alanları temsil ediyorlardı...
Benim önceliğim, Malatya'nın turizm altyapısının bir an önce yapılması ve Malatya'ya özgü ev ve esnaf lokantası yemeklerinin servis edildiği mekanların hizmete sunulması.
Benim önceliğime göre, sadece tur operatörleri, turizm rehberleri ve Turizm Acenta yöneticileri davet edilmeliydi...
Aşırı kalabalık işin mana ve önemini zayıflattı.
Gazeteci olmam nedeniyle biliyorum zaman zaman, mesela iki ayda bir bir gazeteden gezgin ve seyahat yazarı bir kişi davet edilir ve tam sayfa iliniz hakkında yazı çıkar. En güzel tanıtım yöntemlerinden birdir...
Malatya'nın, vejeteryan ve vegan yemek çeşitliliğiyle uluslararası bir yarışmada açık ara birinci geleceğinden eminim...
Bu kanaatimi işi bilen biri olarak ifade ediyorum. Malatyalıya Malatya propagandası yapmıyorum.
Et yemekleri konusunda da Kağıt Kebabımız, Fırında Patlıcan Kebabımız ve Kaburga Dolmamız coğrafi işaret almayı hak eden Malatya'ya özgü yemekler...
Tatlılarımız ise ayrı bir bahis... Tereyağlı Cevizli Aşı Kabuk Kavurması, sıcak kesmece ve cevizle yapılan Cennet Çamuru, Yassı Kadayıf Dolması...
Malatya aslında her bakımdan çok zengin bir şehir...
Battalgazi Belediye Başkanlığı döneminde Selahattin Gürkan'ın Malatya'ya kazandırdığı tarihi ve kültürel değerler inkar edilemez...
Aynı şekilde Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar da tarihi ve kültürel hizmetlerini sürekli taçlandıracak yeni bir projeyle çıkıyor Malatya insanının önüne...
Demem o ki, MAGTAD'ın yolu açık olsun, unumuz, şekerimiz, yağımız var... Helva yapacak ustamız sayın Zeki Saygı başkan da işinin başında,..
Ümitvar olmak için sayısız imkanlarımız var, o halde suhulet ve el birliğiyle işimize bakalım...
Turizm Altyapı İster
Malatya turizminin ciddi anlamda başlangıç yapabilmesi için, derli toplu, turizmin talepleri doğrultusunda bir altyapıya sahip olması gerekir. Bu altyapı Malatya'da var mı? El cevap, hakkıyla ihtiyacı sorunsuz karşılayacak tesis yok!
Bırakın altyapı eksikliğini bir tur operatörü dert yanıyor...
"-Malatya'da otobüsümüzü park edemiyoruz, turist getirmişiz bu şehre trafik polisi ve zabıta hemen başımıza dikiliyor, yassak!"
Behemehal bu sorunun çözülmesi gerekir...
Yazının başında hemen söyleyeyim, üç belediye, valilik, Ticaret ve Sanayi Odası bir araya gelerek tur operatörlerinin getireceği turistleri ağırlamaya yönelik, civar illerden daha cazip fiyatlı bir otelin yapımı şart.
Malatya'nın en uygun bir yerine en az 250 kişilik 5 yıldızlı bir otel inşa etmeliler...
Aynı otelin lokanta kısmı da yine yüksek kapasiteli bölümlerden oluşarak sadece Malatya'ya özgü ev, fırın yemekleri, kebap ve tatlılarının servis edildiği bölümler bulunmalıdır...
Otel işi çok ciddi bir iş, kurumsal anlamda devlet ciddiyetiyle dört resmi kurumun işbirliği ile şehrimize öncülük yapmaları gerekiyor.
Mehmet Yaşin'de Aynı Dertten Muzdarip Ev Yemeklerini Lokantalarda Bulmanız Olanaksızdır.
İlkokula Malatya'da başlamış olan ünlü gezgin ve lezzet uzmanı yazar Mehmet Yaşin yıllar sonra tekrar geldiği Malatya'da çocukluk anılarını süsleyen kayısı ağaçlarını ve oturdukları evi bulamaz ama mutfağımızın tanıtımına gönül vermiş İbrahim Halil beyin mihmandarlığıyla ev yemeklerimizin çok seçkin çeşitlerini tatma ve tanıma imkanı bulmuştur...
İşte Mehmet Yaşin'in Malatya Mutfağına dair görüşlerinden kısa bir kesit:
"Malatya ev mutfağında pişirilen köftelerin adları bile insanın ağzını sulandırmaya yeter: Yavandan içli köfte, taze fasulyeli ekşili köfte, fasulye yaprağında ekşili köfte, sıcak çiğleme, elmalı köfte, ıspanaklı ekşili köfte, yassı köfte, kiraz yaprağında ekşili köfte, mercimekli çiğ köfte... Bunların hiçbirinde bir gram dahi et yoktur. Ana malzeme bulgur veya yarmadır. Çoğunu lokantalarda bulmanız olanaksızdır. Yani ev dışında bulgura üvey evlat muamelesi yapılır. Lokantalarda ise ağırlık et yemeklerindedir. Menülerde ince bulgurdan simit pilavına, muhaşşer pilavına, yerli siyah tanelisinden mercimekli pilavına, ev eriştesinden yapılan mercimekli, kuru reyhanlı çorbaya, avrat köftesine rastlayamazsınız."
Malatya ev yemeklerinin eşsizliği ve ürün çeşitliliği üzerinde herhangi bir endişe yok, ancak şehrimize ister bireysel isterse de kafile halinde gelen misafirlerin ev yemeklerimizi toplu halde görebilecekleri ve yiyebilecekleri belli başlı yüzümüzü ağartacak cinsten bir mekan yok. Bir tek kiraz yaprağı sarması ile karın-bumbar dediğimiz dolma bulunuyor kimi lokantalarda...
Birliktelik Fotoğrafı Eksik Kaldı!..
Hiç şüphe yok ki, Malatya'nın yönetiminden sorumlu her yetkili bu şehrin sağlıklı bir şekilde gelişip kalkınmasını herkesten daha çok isteyecektir. Buna kalben inanıyorum.
Birkaç inanmış insan bir adım atıyor ve attıkları o adıma sizler de can-ı gönülden destek oluyor ve gücünüz nispetinde omuz veriyorsunuz...
Büyükşehir Belediye Başkanı sayın Selahattin Gürkan, Battalgazi Belediye Başkanı sayın Osman Güder ve Yeşilyurt Belediye Başkanı sayın Mehmet Çınar, Kayısı Çiçeği Şenliği nedeniyle ilimize gelen değerli misafirlerimizi olağanüstü bir gayret ve ihtimamla en güzel şekilde ağırladılar...
Misafirlerin tamamı da bu ağırlanışlardan son derece mutlu olduklarını ifade ediyorlardı...
Plaketlerin takdim edildiği gece Malatya Protokolünün birbirini plaketlerle taltif etmesi ise bayağı komik duruyordu...
Allah aşkına söyler misiniz, bu plaketler ne işe yarar? Hangi çağda yaşıyoruz?
Dünya Mars'ı merak ederek didik didik incelerken, imzalar artık elektronik atılıyor beyler huuuu!... Kendinize gelin!
Asıl ve sadece o gece misafirlerimizin Katılım Belgeleriyle onurlandırılmaları yeterli olacaktı.
Böylesine bir ayrılık gecesinde, üstelik Malatya'nın hakettiği itibarının kazanılması mücadelesine katkı sunacak insanları uğurlarken sayın Selahattin Gürkan'ın, sayın Osman Güder'in ve sayın Mehmet Çınar'ın o gecede bulunmamaları ve birliktelik fotoğrafında yer almamaları bence büyük eksiklikti...
Gönül isterdi ki, misafirlerimiz kenetlenmiş bir Malatya fotoğrafıyla uğurlansınlar...
