Vahdettin Yiğitcan

Devlet

Vahdettin Yiğitcan

Bugün sizlere yurttaşı bulunduğumuz DEVLET'imizin gönlümüzdeki karşılığını sokak diliyle anlatmaya çalışacağım.

İşsizliğin doğal bir sonucu, gün boyu çay ocaklarında zaman harcayarak oturan kardeşlerimizin her gün konuştukları "memleket meselelerine" bir de bu zaviyeden bakmalarını önereceğim...Sadece çay ocaklarında mı, elbette hayır, çarşıda, pazarda, resmi dairede ve vatandaşımızın nefes aldığı her yerde...   

Devlet kimdir?

Sorusunun en basit cevabı, üzerinde yaşadığımız toprakları bizlere vatan kılan atalarımızın evlatları olarak benim, senin, ve onun üzerinde anlaşarak ortak irademizle kurduğumuz, müşterek "Üst Ailemiz" diyebileceğimiz "bizim" teşkilatımızdır...

İş bu teşkilatımızın yani devletimizin işleyişi sana, bana ve ona eşit mesafede olmak zorundadır.

Onu, seni ve beni ayırt edemez... Etmemelidir...

İster merkezi mahallerde yaşayalım, isterse, taşra ya da kırsal alanda, Devlet bizlere eşit davranmak mecburiyetiyle yükümlüdür...

Devlet yönetimi atama ve seçim yoluyla olmak üzere iki koldan icra edilmektedir...

Atama yönteminde de seçim yönteminde de önü alınamayan sıkıntılar nedeniyle vatandaşımızın gönlü hayli kırıktır...

Sözümüzün muhatabı olan her kim ise, kafasını bir başka yöne çevirmesin... Gerçekler gün gibi aşikâr...

Devletimizin tüm yönetim kademelerinde görevlendirdiğimiz insanlar, göreviyle ilgili yetkin donanım ve liyakat ehliyetine sahip olmalıdır...

Devletimizin mührünü elinde tutanlar, tahmini olarak 83 milyon yurttaşın sorumluluğunu ve vebalini taşıdığı hissiyatıyla titizlik göstermelidir...

Türkiye Büyük Millet Meclisi, TBMM eliyle yürürlüğe giren yasalar karşısında 83 milyon insanımız eşittir...

Her vatandaşımız birinci sınıf yurttaştır...

Yasaların tanıdığı hak ve sorumluluklar sana, ona ve bana göre farklılık gösteremez...

Malatya özelinde şahit olduğum hayli anlamlı bir örnekle çarpık işleyişe değinelim...

İlimize yeni atanan İl Emniyet Müdürü Ercan Dağdeviren, başarılı bir yönetim sergiliyor...

Malatya MHP Milletvekili Mehmet Fendoğlu, E. Dağdeviren'nin başarılı bir şekilde görevini yapabilmesi için teşkilatına şöyle bir tavsiyede bulunmuş: Emniyet Müdürümüzden yasa dışı herhangi bir talepte bulunmayın ki, müdürümüzün hizmet şevki kırılmasın... Mehmet Fendoğlu'nu bu tutumundan dolayı kutluyorum...

Daha fazla açmama gerek yok sanırım...

Gençlik yıllarımda İstanbul Aksaray'da izlediğim rahmetli Muammer Karaca'nın uyarladığı Cibali Karakolu oyununda komiser şöyle bir cümle ile yakınıyordu..."Allah'ım bugün hatırlı birinin yakınına rastlamayayım"... Çünkü, yakalanan her suçlunun hatırlı yakını, adaletin pençesinden sanığı kurtarıyor...

Yine atalarımız boşuna mı söylemişler "Ya Devlet Başa Ya Kuzgun Leşe"

En iyisi sözü bilge insan Konfüçyüs'e bırakalım...

Günümüzden yaklaşık 2.570 yıl önce yaşamış Çinli bilge insan Konfüçyüs, basamak basamak, fertten başlayarak devlete uzanan yol boyunca, erdemli bir yönetime erişebilmek için yapılması gerekenleri sağlam bir zincirin halkaları gibi bir bir sıralamış...

Yönetim sorumluluğunu üstlenmiş ister seçilmiş olsun isterse de atanmış, tüm yöneticilerin akıldan çıkarmamaları gereken umdeler...   

O güzel insan der ki:

Araştırma yapıldığı zaman ancak bilgi artırılabilir.

Bilgi artırıldığında ancak istek samimi olabilir. 

İstek samimi olduğunda ancak akıl ıslah edilebilir. 

Akıl ıslah edildiğinde ancak özel yaşam iyileştirilebilir. 

Özel yaşam iyileştirildiğinde ancak aile yapısı düzeltilebilir. 

Aile yapısı düzeltildiğinde ancak devlet düzen içinde yönetilebilir.
 

Yazarın Diğer Yazıları