Samimi bir Müslüman
Süleyman Keskin
“Allah aşkına söyle, Cumhurbaşkanı'mızın ifade ettiği, 'güncelleme' dediği şey nedir?” diye önümü kesti bir arkadaşım. Bir an duraksadım, neresinde başlayayım anlatmaya diyerek mırıldandım. Çünkü birçok kesimde bu güncelleme mevzusu konuşulup duruyordu.
Baktı ben hemen cevap vermiyorum o heyecanla devam etti: “Söyle sen de fikrini söyle?” dedi.
Bak komşu Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözlerini ben de dinledim. Birincisi güncelleme demekte ki maksadı belliydi. Bu konuyu farklı noktalara çekmemek lazım.
Bu mevzuyla ilgili Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın sözlerini seninle paylaşım da bir dinle dedim.
Başladım Bozdağ’ın şu sözlerini okumaya; “Sayın Cumhurbaşkanı'mızın ifade ettiği, 'güncelleme' dediği şey, dinimizi doğru anlama konusunda bizim alın teri dökmemizdir. Zamanın değişmesiyle hükümlerin değişmesine imkan veren konular varsa orada fark yapmak yoksa Kur'an'ın ayetinin Peygamber'imizin sünnetiyle sabitlenmiş konularda bir akıl yürütme veya başka bir yere çekmek kesinlikle değildir. Dinde reform hiç değildir. O ayrı şey, bu ayrı şeydir. Buradan Cumhurbaşkanı'mıza saldırı yapanlara da seslenmek istiyorum; Allah'tan korkun. Cumhurbaşkanı'mız Recep Tayyip Erdoğan aklının erdiği günden beri Allah'ına ve Resulüne sadık, onun yolunda alın teri döken yiğit ve kahraman bir Müslüman'dır. Yaptıkları ortadadır. Bugün Türkiye'de Müslümanların inandıkları gibi yaşaması, inandıkları dini öğrenmesi, toplum içerisinde saygın bir birey olarak yer almasının önündeki engelleri bir bir kaldıran liderdir. Ama ortaya çıkan yanlışlar karşısında elbette onunda söz söylemesi ve yanlışlara işaret etmesi doğru olandır. Bunu çarpıtmamak lazım.”
Sonrasında yutkundu ve baktı yüzüme. Gerçekten arkadaş sen haklısın, hiç bu açıdan bu konuyu düşünmemiştim dedi.
Ben ise, bir taraftan okuduğum sözleri diğer taraftan da gazetemizin imtiyaz sahibi Ahmet Keskin’in Cumhurbaşkanlığının davetine icabet ederek gittiği Külliye ziyareti sonrasında Cumhurbaşkanımız için ‘samimi bir Müslüman’ sözleri aklımdan bir şerit gibi geçiyordu.
Külliyede Kuran-ı Kerim okunuyor, dualar ediliyor velhasıl ‘Allah’ deniliyordu.
Bunları ben değil bizzat o gün şahit olan Ahmet ağabeyim anlatmıştı.
Açık konuşayım; İslam dünyasına örnek olmak, Batı ile mücadele etmek ve ülkemizi korumak zorundayız. Bunu yapmak için de gece gündüz çalışmak, daha çok çalışmak, daha çok mücadele etmek boynumuzun borcu.
Ahlaken, zihnen, bedenen tüm dünyaya örnek olacak insanlar olalım. Ekonomik olarak, askeri olarak, diplomasi olarak, her alanda güçlü bir ülke olmak zorundayız.
Bunun için fitne çıkaracak her türlü ortamdan kaçıp, gıybet eden her insandan uzak durup, ülkenin dirliği, ümmetin birliğine adayalım kendimizi. Şimdilik bu mevzuya virgül koyarak geçeyim dün ilimizi ziyaret eden Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın, Malatya Büyükşehir Belediyesini ziyaretinde Belediye Başkanı Ahmet Çakır’dan övgü dolu sözlerine.
Bozdağ, Çakır'ın kente yakışır güzellikteki çok büyük hizmetlerin altına imza attığını söyledi.
Malatya'ya her gelişinde kentteki büyük değişimi ve gelişimi gördüğünü anlatan Bozdağ, “Onun için başkanımı yaptığı başarılı hizmetlerden dolayı gönülden tebrik ediyorum. Ulu Cami fikri başkanımıza ait, ben sadece başkanı suya ittim, inşallah bundan sonra başkan gereğini yapacak. Malatya'ya hakikaten büyükşehir olmanın gereği bir ulu mabet yakışır, inşallah o da kazandırılacaktır. Belediye başkanımızı ve çalışma arkadaşlarını kutluyor ve tebrik ediyorum. Malatya'nın büyükşehir olmasından sonraki dönemde yeni bir anlayışla Malatya'nın tamamını kucaklayan güzel işler yaptılar. Allah yardımcıları olsun, bundan sonra da başarılar diliyorum. 2019'da da Malatyalılar eminim ki bu başarıyı takdir edeceklerdir” dedi.
Velhasıl Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, ‘Ahmet Çakır çok başarılı bir başkanımızdır, ben çok memnunum, hükümetimizde memnun’ diyerek sözlerini tamamladı. Vesselam.
