Nesibe Aldemir

YAKIN GURBET

Nesibe Aldemir

Uzakların adına gurbet demişler. Özlemi gurbet cümlelerinin yüklemi yapmışlar. Ne derlerse desinler ayrılığın pençesinin kanattığı yaradır gurbet. Sevdiğinden, memleketinden ayrı kalıp vuslat hayaliyle yaşamaktır gurbet.

 Memleketimizin de sevdiklerimizin de değeri gurbet ile artar. Onlardan ayrılınca anlarız ‘’toprağım’’ kelimesindeki ihtişamı. Gurbetle baş başa kalınca biliriz memleketin değerini.

 Türküler, ezgiler, şiirler yazdırır gurbet. Bir ''Özlem'' ki özümüzü kavurur. Bir sızıdır yüreğin ta derinliklerinde, memleket sevdasının koru ile açılan yaralar. İnsanın hayalinden bile gitmez bahçedeki ağacın duruşu,  anne aşı tadı vermez kaynayan tencereler.

 Memleket gözden uzak olunca gönül hep onu özler. Özlemi, hasreti, acıyı, sabrı doğuran gurbet insana neler öğretir neler. Boğazdaki düğüme rağmen alınan nefes gibi.

 Mesafeler uzadıkça artar gurbetin acısı. Çünkü mesafedeki uzaklığı gurbet sanırız. Peki, gurbet sadece mesafeler mi? Yoksa yanımızda olduğu halde göremediklerimiz mi?

 Gurbet mesafelerdeki uzaklık olarak tanımlansa da insan çoğu zaman kendine bile gurbettir. Kendini tanımadan yaşar, kendine uzak, kendine gurbet…

 Derin sessizlikler içinde susturulan sessiz çığlıklar gibi.  Bazen susmaktır gurbet. İçinde gizlemek ama bir o kadar özlemektir.

 Başkaları için yaşamanın sonucunda kendin olmaya duyulan özlemdir. Gurbetin en garip halidir kendine kaldığın gurbet. Kendin olmaktan vazgeçmektir.

 Ya da en yakınındaki kişilere koyduğumuz mesafelerdir. Bir güler yüzü, bir tatlı sözü esirgediğimiz ana, baba, kardeş, eş, dost... Fiilen yanımızda, manen uzağımızda, gurbetini yaşayıp hme çabası göstermediğimiz, değerini ise kaybettikten sonra anladıklarımız...

 Çok sevdiklerimiz ama bir türlü sevgimizi yansıtamadıklarımız… Belki de yakın gurbettir özlemin çetin olanı. Yanımızda ama bir o kadar uzağımızda…

 Yakını gurbet ederken ya da yanı başımızdakilere gurbet kalırken ara sırada olsa düşündük mü nedendir bu halimiz diye? Etrafımızdaki herkesi garanti olarak görmek mi sevgimizi içimizde yaşamamıza neden? Oysa kim duymak istemez ki sevildiğini? Hiç tanımadığımız insanlarla bile konuşurken verdiğimiz özeni neden en sevdiklerimiz için sergilemeyiz ki?

 Ayrılığı bekleriz çoğu zaman sevdiğimizi hatırlamak ve dile getirmek için. Mesafe ararız özlem duymak için veya özlenmek için. Aşılması en zor olan duvarları kendi elimizle öreriz sevdiklerimizle aramıza. Yanımızdayken sevgimizi göstermemekle, saygıya layık görmemekle, iki güzel kelamı esirgemekle, değer vermemekle…

 Nice gurbetler inşa ediyoruz değerli dostlar, sözde yakın özde uzak. Ellerimizin ulaşacağı derecede yakın gönüllerimize bir o kadar ırak. Bunun adı da yakın gurbettir. Onu hmek için ya ayrılık ya ölüm gerektir. İkisine varmadan yakın gurbetlerimizi fark etmemiz duasıyla Allah’a emanet olunuz.

Yazarın Diğer Yazıları