Nesibe Aldemir

Niyet Ettik Niyetimizi Güzelleştirmeye

Nesibe Aldemir

Niyetliyiz niyetimizin güzelliğiyle güzelleşmeye. Niyetliyiz Rabbimizin rızasına erişmeye. Her güzelliğin başı olduğu gibi Orucun da başıdır niyet. Dilimizle, kalbimizle niyet ederiz Ramazan Orucunu tutmaya, Rabbimizin rızasını kazanmaya.

Güzel başlangıçlar, güzel niyetler hayatımızı güzelleştirir. Bizi esas gayeye odaklar. Bu nedenle yapacağımız tüm ibadetlere ve işlere başlamadan önce niyetimizi gözden geçirerek hareket etmeliyiz. Niyetin halis olması yaptıklarımızı da halis kılar. Böylece kalp rahatlığı ve huzuru tadar. Attığımız her adımda O'nun rızasını gözetmek bizi hem Yaradana hem de yaratılanlara karşı daha samimi yapar. Samimiyetin ilk şartı niyetimizin güzelliğidir aslında. 

Tüm yaptıklarımızı O'nun rızasını gözeterek yapmaya çalıştık mı karşımızdaki insanlar da er ya da geç bizim niyetimizi anlayacak ona göre davranış sergileyecektir. Gerçi bu karşılık bazen yerini geç bulur bazen de bulmaz. Fakat niyetimiz güzelse bu karşılık en nihayetinde Rabbimizden gelecektir. Ve bize en güzel şekilde dönüş yaparak başka bir yolda karşımıza çıkacak ve yolumuzdaki engellileri kaldıracaktır. Bu hikmetleri de düşünüp ona göre hareket etmek Mümin kullar için en büyük kazançtır. O halde bize ilk düşen niyetlerimizi temizlemektir. Bu temizliğin ilk şartı Allah(c.c) rızasından geçer. Arkadaşımı arayacağım, evet onun gönlü hoş olsun ya da sesini özledim, anneme gideceğim beni görünce sevinsin veya ben onu görmek istedim. Bu niyetler de çok güzel ve halis. Fakat en temele "Allah'ın rızasıyla ben gönül alırım, gönül veririm" niyetini yerleştirdik mi karşılığını yalnızca Allah'tan beklediğimiz bir yolda yürümenin hafifliğiyle yaşarız. Bu hafifliğe nail olarak yaşamak öyle sandığımız kadar kolay değil dostlar. Karşılık olmadan adım atmak, ben sana Allah rızası için değer veriyorum demek. Bu mertebeye erişmek için kalp olgunluğuna, ihsana, nefis tezkiyesine ihtiyaç vardır. Bu ihtiyaçlarımızı karşılamadan niyetlerimizi halis kılamayız. Ve yaptığımız her şeyi kulların rızasını gözeterek yaparız. 

Efendimiz (s.a.v) bir hadis-i şerifinde  "Ameller niyetlere göredir." diye buyurmuştur. Yaptığımız ibadetlerin çokluğundan, koştuğumuz iyi işlerin sayısından ziyade esas kurtuluşumuz kalbimizdeki niyetimizdir. Yine Rabbimiz Fatır Sûresi 38.ayette şöyle buyurur: "Allah şüphesiz, göklerin ve yerin gaybını bilir. Doğrusu O kalplerde olanı bilendir." İçimizde saklı olan ne varsa hepsini bilen O'dur. Bu kadar aşikar bir kalbimiz var, Rabbimizin tüm noktalarını gördüğü ve bildiği. Peki, oraya gereken özeni ve temizliği neden göstermeyiz? Bu soruyu kendimize sormalıyız. Bulduğumuz cevapların zaaflarımız olduğunu kabul edip Ramazan Ayını da fırsat bilerek bunların üstesinden gelmeyiz. Ancak böyle niyetleriniz özgürce Rabbine koşar. Ve ancak böyle ereriz huzura. Niyet ettik Senin rızan için oruç tutmaya niyetiyle beraber; niyet ettik güzelliğe, iyiliğe, ihsana ermeye, ilim ve irfan ile kuşanmaya, kalbimizi temizlemeye ve temiz tutmaya, yalnız Senin rızan için yaşamaya... Niyet ettik niyetimizi güzelleştirmeye. Niyetlerimizi Sen gönlümüze nakşet Allah'ım. (Amin)

Yazarın Diğer Yazıları