Nesibe Aldemir

DUA ÜSTÜNE DUA ALMAK

Nesibe Aldemir

 Tarihin bazı günleri vardır ki tarih olur da bir daha unutulmaz. Yazılır en başköşelere, kazınır hafızalara. Anlatılır çağlara…

Tarih 18 Mart 2018’i de yazdı bu şekilde. Bugünü yaşayan bizler bu tarihe şahitlik etmiş durumdayız. Belki Çanakkale Zaferini yaşayamadık lakin Afrin Zaferini görmek bizlere de nasip oldu.

  Merhametli, cesur ve kahraman ordumuz ÖSO ile birlikte Afrine’e ulaştı. Sevinç gözyaşlarıyla karşılanan kahramanlar günlerdir verdikleri mücadele sonunda Afrin halkıyla kucaklaştı. Allah’a binlerce kez şükürler olsun.

 Başta toprak bütünlüğümüzün korunması sonrasında da Afrinlilerin yurduna kavuşmasına vesile olan Zeytin Dalı Harekâtı ülkemizin geleceğine dair olan umutlarımızı arttırdı.

Tarih boyunca mazlumun yanında olmayı ilke edinmemiz ve bu ilkeleri uygulamamız dua üstüne dua almamıza vesile olan nedenlerden biri olmuştur. Bu duaların bizleri koruduğu düşüncesindeyim. Mazlumun yanında olup duasında yer almak herkese nasip olmuyor. Düşünsenize 15 Temmuz gecesindeki yaşananların önüne geçilmeseydi ne olurdu halimiz? Gerek Türkiye’yi bölmeyi hazırda bekleyenler, gerek içimizdeki düşmanlar gerekse dışardaki düşmanlar emellerine ulaşmış olacaktı. Kim bilir hangi mazlumun duasını aldık da buna karşın Allah bizleri korudu.

 Esad zulmünden kaçıp Türkiye’ye sığınan Suriyeli kardeşlerimize kapılarımızı sonuna açmak birçoğunu rahatsız etse de bize yakışan hiç kuşkusuz onlara sahip çıkmaktır.

 Ülkemiz çok zor süreçlerden geçti ve geçiyor. Ne belalar atlattık, ne günler yaşadık ve halâ da yaşıyoruz. FETÖ mü dersin PKK mı dersin DHKP/C mi dersin. İsimleri farklı olsa da hepsinin amacı aynı, yaşadığı vatana ihanet etmek, ülkemize karşı düşmanlık edenlere uşaklık etmek.

 Şerleri hayırlara çeviren Rabbim birliğimizi ve diriğimizi yeniden canlandırdı. Tüm dünya anladı ki bundan sonra ne bizler eski biz, ne de Türkiye eski Türkiye! Afrin’e varana kadar yaşanan güzellikler gücümüze güç kattı. Kenetlenerek Mehmetçiğe verdiğimiz destekler küçük sanılsa da büyük yankı uyandırdı.

 Bu vatan öyle kolay kazanılmadı. Ne yiğitler can verdi, nicesi kefensiz yatıyor. Bu konuda hemfikir olmayanın vatan sevgisinden ve samimiyetinden söz edilemez. Gönül ister ki dünyanın hiçbir yerinde savaş olmasın her yerde barış ve huzur hüküm sürsün. Ama ne yazık ki emperyalizmin yanında saf tutanlar olduğu sürece bu tür savaşlar olmaya devam edecek. Kimse kusura bakmasın bizler son nefesimize kadar ülkemiz için mücadele vermek zorundayız. Topraklarımızı, birliğimizi ve esenliğimizi tehdit eden bütün unsurların karşısındayız. Yanında olduğumuz ve olmaya da devam edeceğimiz mazlumların duasındayız.

 Velhasıl değerli dostlar, diyeceğim şu ki kim bilir hangi mazlumun duasını aldık da tüm belalara rağmen Allah’ın yardımıyla ayaktayız. Ve her gün biraz daha güçleniyoruz.  Bugün Afrinliler kendi vatanında özgürlüğüne kavuştu. Ülkemiz askerleri canla başla mücadele ederek mazlumların bu sevinci yaşamasına vesile oldu. Afrinli Annelerin Türkiye için ettiği dualar semalarda yankılandı. Toprağı defalarca öpen ÖSO gücüne bağlı askerlerin duygu dolu o anları hafızalara kazındı. Mehmetçiğe sarılıp sevinç gözyaşlarına boğulan analar bizlere dua üstüne dua ettiler. Bizler yaşanan bu özel ve güzel anlara gurur duyarak şahit olduk. Bazı sevinçler vardır ki insan onu herkese duyurmak ister, kaleme sığmaz, sözcükler yetmez anlatmaya! Sevinçliyiz, mutluyuz bunu da dünyaya haykırıyoruz. Afrin Zaferi’nin hepimiz için hayırlara vesile olması duasıyla Allah’a emanet olunuz.

Yazarın Diğer Yazıları