Nesibe Aldemir

Ayasofya gibi özgür

Nesibe Aldemir

Ayasofya-ı Kebir Cami-i 86 yıl sonra prangalarından kurtuldu. Rabbime hamd olsun. Yıllar süren bu hasret vuslata erdi. Tarih sayfalarına not düşen bugünlerin şahidi olmak ayrı bir heyacan veriyor yüreğimize.

Bizler bu heyecanı yaşıyorken her kafadan ayrı bir ses çıkmadı değil. Kimi siyâsi bir malzeme dedi, kimi yanlış yapıldığını savundu, kimi de geç kalınmış dedi. Kim nasıl yorumlarsa yorumlasınlar Ayasofya bugün özgür! Duvarlarında Ezan ve Kuran-ı Kerim sesleri yankılanıyor. Özüne dönmenin mutluluğunu yaşıyor Ayasofya. Buna sevinmemek ne mümkün. Tarihine, vatanına, dinine sahip çıkan her vatan evladı bunu bir bayram gibi karşıladı. Bunun dışında yapılan yorumların altında yatan sebepler vatan sevgilisiyle çelişmektedir.

Dini siyasetten uzak tutmanın derdinde olanlar için kutsal mekânlarımızın, camilerimizin önemi tartışılır. Onlara göre din gizli yaşanır. Camiye gitmeye gerek yok. Diğer dinlerde mabetlere, kiliselere ve kutsal mekanlara verilen önemi görmeyen Müslüman kardeşim, senin yaptığın dini hayattan soyutlamaktır. Hâlbuki din hayattır. Bu bakış açısı ile bakmadıkça Ayasoyfa'nın ibadete açılması sevincimiz yüzeyde kalacak. Sosyal medyada yaptığımız birkaç paylaşım veya Ayasofya'nın önünde çektiğimiz fotoğraflar onun özgürlüğünü anlamlı kılmaya yetmeyecektir. Onun özgürlüğü her vakit namazda dolup taşan cemaatle anlamlı olacaktır. Yine onun özgürlüğü mahallelerimizde bulunan Camileri doldurmakla mana kazanacaktır. Salgın hastalıkta ayrı düşünce kıymetini anladığımız Camilerimizi sadece cuma günü değil her vakit doldurmanın heyecanı yüreğimizi sarmalı ki kapısı ardına kadar aralanan özgür Ayasoyfa'nın tebessümü ayla ve güneşle buluşsun. 

Ayasofya prangalarından kurtuldu. Sıra yüreğimizdeki prangalarda değerli dostlar. Unutmayalım ki onun özgürlüğüyle sorumluluğumuz iki katına çıktı. 86 yıl sonra yaşadığımız bu kucaklaşma yeniden dirilişimize vesile olsun. Seküler yaşamın dayattığı kapitalizmin kararttığı yüreğimizdeki prangalarını söküp atalım. Ayasofya gibi zincirlerimizden kurtulalım. Ayasofya gibi özgürlüktür ihtiyacımız olan. Madem İslâm kardeşlik dini, bu kutlu sevdayı layığıyla yaşayalım. Kaç kardeş edindik? Etrafımıza etraflıca bakalım. Yanımızda olan kardeşlerimize ne kadar sahip çıkıyoruz? İşte mühim olan bunlardır değerli dostlar. Çünkü ibadetlerin özünde kalplerin dirilişi yatar. Bu dirilişe mazhar olmadan kılınan namazlar hayata yansımaz. Sözün kısası öze varmadan yaşanan özgürlüğün sevinci kısa sürer. Rabbim Ayasofya gibi kalplerimizi de prangalarından kurtarsın...

(Amin)

Selam ve dua ile Allah'a emanet olunuz.
 

Yazarın Diğer Yazıları