Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) 1948 yılında yaptığı tanımda sağlık; sadece bedensel değil, ruhsal ve sosyal yönden de tam bir iyilik hali olarak belirtilmektedir.
DSÖ, 1992 yılından başlayarak her yıl 10 Ekim gününü Dünya Ruh Sağlığı Günü olarak belirlemiştir. Bugünün amacı dünya genelinde ruh sağlığı sorunları hakkında toplumsal farkındalık oluşturmak ve ruh sağlığını desteklemektir.
Dünya Ruh Sağlığı Günü, ruh sağlığı üzerinde düşünmek, ihtiyaçları ve atılması gereken adımları vurgulamak konusunda bir fırsat sunmaktadır.
İlimiz özelinden bakarsak halkımız; 2020 Elazığ depremini, COVİD salgınını ve onunda devamında 6 şubat depremlerini yaşadı. Son 4 yılda yaşanılan bu durumlar insanımız üzerinde ruhsal açıdan katlanılması güç etkiler oluşturdu.
Deprem sonrası, depremden etkilenen bölgelere gıda, su, temel ihtiyaç malzemeleri ve barınma hizmetlerinin ulaştırılması ruh sağlığı açısından kritik öneme sahiptir. Ancak bu çabalarının yanı sıra, ruh sağlığı hizmetlerinin de bu bölgelere ulaştırılması gerekir.
Depremzedeler arasında ruhsal sağlık sorunlarının artması kaçınılmaz bir durumdur. Deprem sadece fiziksel kayıplarla değil, aynı zamanda toplumsal travma ve yas reaksiyonlarıyla birleşerek daha derin bir etki oluşturur.
Deprem sonrasında, deprem bölgelerindeki psikososyal destek ihtiyacı karşılamak için depremin hemen sonrasında PSD hizmetleri başlamış ve tüm deprem bölgelerinde – ilimizde de - mevcut hali ile psikososyal destek hizmetleri devam etmektedir.
Ruh sağlığı sorunları (özellikle ölümle sonuçlanan şiddet ve intihar davranışları) giderek artan sayıda ergeni ve genç bireyleri etkilemektedir. Bu durum toplumumuzun geleceği için üzerinde ciddiyetle düşünülmesi gereken bir konudur.
Herkesin ruh sağlığı hizmetlerine erişebilmesi için ruh sağlığına mutlaka yatırım yapılmalı.
Ruhsal sağlık sadece tedavi edici değil aynı zamanda koruyucu, önleyici ve geliştirici hizmetler açısından da düşünülerek ruh sağlığına yatırım yapılmalı.
Ruh sağlığını korumayı ve ruhsal hastalık oluşumunu önlemeyi, ruhsal hastalıkların erken dönemde tanısını koymayı, tedavi ve bakımını vermeyi içeren bir ruh sağlığı anlayışı geliştirilmelidir.
Bireyler, sivil toplum kuruluşları, ruh sağlığıyla ilgili tüm birimler ve özellikle yerel yönetimler ruh sağlığını koruma ve iyileştirmeye yönelik somut adımlar atmalıdır.
Ruh sağlığını desteklemek için şunlar yapılabilir; Her gün en az 30 dakikalık yürüyüş, ruh sağlığınızı korumaya yardımcı olur. Sağlıklı bir beslenme düzeniniz olsun. Yeterince uyuduğunuzdan emin olun. Günlük 7-8 saat uyuyun. Hoşunuza giden aktiviteler için düzenli planlar yapın. Yeni hobiler edinin. Stresten uzak durun. Kendinize değer verin. Sevdiklerinizle iletişim halinde olmaktan / bağlantı kurmaktan kaçınmayın. Sosyal bağlarınızı güçlü tutun. Endişeleriniz ve nasıl hissettiğiniz hakkında güvendiğiniz insanlarla konuşun. Baş edemediğiniz durumlarda ise bir ruh sağlığı profesyonelinden destek alın.
Hem ruhen hem de bedenen sağlıklı bir yaşam dileğiyle…
Hoşça bakın zatınıza…