Lütfü Caner

Beydağı Yeşil Kuşak Projesi mutlak devam etmeli..!

Lütfü Caner

Değerli okurlarım: malumunuz bu konuyu sık sık yazmaya çalışıyorum.. 32 yıllık gazetecilik hayatımda bu konuyu defalarca dile getirdim ve bir proje olarak Malatya’mızın merhaba dediğim ve tanıdığım birçok siyasetçisinin dikkatlerine sunmaya çalıştım...

Maalesef üzülerek söylemek istiyorum ki, 1986 yılından bu yana hiç bir siyasetçi ve hiç bir siyasi parti bu projeye itibar etmedi ve dikkate almadı.. Çünkü onlarım mantığına göre; milletin gözleri önünde olmayan bir projenin onlara siyasi bir faydası yoktu.. Evet, onların mantığına göre dağ başında dikilen bir ağacın ne faydası olabilirdi? Onun için yıllarca yazmama ve gündemlerine sunmama rağmen dediğim gibi hiç bir siyasetçi ve hiç bir siyasi parti bu projeye itibar etmedi..!

Belki bazı değerli okurlarım diyebilirler ki; ya Caner Bey, nedir senin bu (Yeşil Kuşak Beydağı Projesi) sevdan? Niye bu kadar bu konunun üstüne düşüyorsun? Evet, konunun emniyetini fark etmemiş olan bazı okurlarımız bu şekilde düşünmüş olabilirler.. Fakat  son 30 yıldır dünyanın ekolojik dengesine baktığımızda, (Dünya’da süre gelen bir kuraklık dalgasının Malatya’mızda kapsadığını görüyoruz..) Malatya’mızda bir yandan her yıl çoğalan nüfus ve bir yanda ise Malatya’nın bir kuraklık  atmosferine girmesi ve özelikle yaz ayalarında sulama suyu sıkıntısı ve içme suyu sıkıntısı çekilmektedir...

Bu durum Dünya’da yeşili az olan bütün bölgelerde his edilmekte ve kar, yağmur  yağışları çok az olmaktadır.. İşte bu nedenle yaz ayalarında bazı sıkıntılar çekilmektedir.. Çünkü Malatya’mızı çevreleyen Beydağları başta olmak üzere, diğer yüksek  rakımlı dağların yeşilden yoksun olması nedeni ile yağmur ve kar yağışları maalesef çok az oluşmaktadır.. Malatya ovası ise, her ne kadar kayısı bahçelerinden oluşuyorsa da, Kayısı  ağacı Nisan, Mayıs aylarında yapraklanıyor ve Eylül, Ekim’de yapraklarını döküyor ve yağmur bulutlarını ve oksijeni etkileyecek yeşil bitki örtüsü kayboluyor.. Tabi durum böyle olunca da, Malatya kardan ve yağmurdan yeterince nasibini alamıyor...
 

Diğer önemli bir konu ise son yıllarda Malatya’da kayısı bahçelerinin ve yeşilin yok edilip Malatya’nın yavaş yavaş betonlaşmaya dönüşmesi ekolojik dengeyi daha da etkilemektedir...

İşte bu nedenledir ki, yıllardır yeşil kuşak Beydağı Projesi kapsamında sürdürmekte olduğum bu konuyu 2009 yılında dönemin Malatya Valisi Sayın Mehmet Ulvi Saran'a İlettiğimde, bana aynen şunu söyledi, Caner Bey  gerçekten Beydağlarının böyle bir projeye ihtiyacı var, ben Sayın Bakanımız Veysel Beyle görüşüp kısa bir süre sonra bir açıklama yapacağım dediler.. Ve nihayet 45 gün sonra Malatya valiliğinde bana gelen bir telefonla bir hanım efendi “Lütfü Bey Sayın valimiz sizinle görüşecek” dedi ve bir dakika sonra Sayın Ulvi Saran telefonda, “merhaba Caner Bey” deyip kısa bir hal hatır sorduktan sonra, aynen şunları söyledi:

“Caner Bey Projenizi Sayın Orman Bakanımız Sayın Veysel Erol Beye Sundum ve Yeşil Beydağı projeniz kabul edildi ve Beydağ’ında ve Malatya’nın muhtelif bazı bölgelerinde bu projeyi başlatıyoruz, fakat ben Malatya’da en fazla 2 yıl kalırım, benden sonra Malatya için çok önemli olan bu projenin bir süre devam etmesi için, bir gazeteci olarak bu duyarlılığınızı bir kaç yıl sürdürmeye çalışın, çünkü bu proje Malatya için gerçekten hayırlı bir projedir” dedi..!

Daha sonra gelen valimiz Vasip Şahin Beye durumu izah ettim, sağ olsun Vasip Şahin Bey de elinde geleni yaptı.. Değerli okurlarım: son 30 yıldır Malatya’mız adım, adım, Dünya’da süregelen bir kuraklık döngüsünün kapsamına giriyor ve Malatya’mızın yüksek rakımlı bölgelerinin yeterince yeşilden yoksun olması nedeni ile ekolojik denge bozulmakta ve kar yağmur bulutları  Malatya’mızı teğet geçmektedir.. Ve işte bu nedenledir ki, Malatya’mızda Kuraklık her yıl biraz daha his edilmektedir.. Evet, işte bu nedenle ısrarla diyoruz ki; ( Beydağı Yeşil Kuşak Projesi) Mutlaka yeterince devam etmelidir.. 
 

Sayın Malatya Valimiz Aydın Baruş ve Malatya’nın Tüm Merci Makamlarının Bilgilerine önemle Arz Edilir...! 

Selam ve Saygılarımla...

Yazarın Diğer Yazıları