Hakan Ertürk

Dost Mektupları

Hakan Ertürk

SENİN IKIGAİN NE?

Enîs-i ruhum,

Yaşam varsa yaşamak için bir neden de vardır. Yaşamı yaşanmaya değer kılan şeyler kişiden kişiye farklılık arz etse de her insanı yaşamı boyunca ayakta tutan bir güç vardır. İşte buna Japonlar “ıkıgai”  diyor.

Ikıgai, Japoncada “ıkı” ve “gai” sözcüklerinin birleşmesiyle oluşan bir sözcüktür. “Ikı” yaşam, hayat anlamına gelirken “gai” etki, sebep ve yarar gibi anlamlara geliyor. “Yaşama sebebi” olarak çevirisi yapılan “ıkıgai” kelimesini  Japonlar “sabah uyandığınızda sizi yataktan çıkaran şey”  diye çeviriyor. Yani Japonlara göre herkesin bir ıkıgaisi(yaşama sebebi) var ve ıkıgaisinin farkında olan insanın mutlu ve uzun yaşayacağını düşünüyorlar.

Ama şunu unutma ki bir kimseyi “ikigai”ye yönelten davranışlar, o kimsenin yapmak mecburiyetinde kaldığı eylemler değil; doğal olarak ve içinden gelerek gerçekleşen eylemlerdir.

Enîs-i ruhum,

Senin ıkıgain ne? Kitap okumak mı, topluluklara hitap etmek mi, televizyon izlemek mi, telefonda sosyal medya gezintilerine çıkmak mı, işe gitmek mi, sevdiğinle vakit geçirmek mi, araba mı, ev mi, bağ mı, bahçe mi? Yahut daha başka bir şey mi?

Velhasıl şöyle bir düşünelim: Severek yaptığımız şey ne? Severek gittiğimiz yer nere? Sevgisi gönül bahçemizi kuşatan sevgili kim? Kaybetmekten korktuğumuz şey ne? Gerçek olması için en çok dua ettiğimiz hayâlimiz ne? Bu soruları daha da çoğaltabilirsin. Bütün bu sorulara dilimizin değil, kalbimizin verdiği  her cevap senin, benim ve cevap veren her insanın ıkıgaisidir, yani yaşama sebebidir…

Ben, insanın ıkıgaisiyle inancı arasında da bir bağ olduğunu düşünüyorum. Zira insan, inandığını sever. Sevdiği şey de insanın umudunu besler. İslam inancında “umut” çok mühim bir yere sahiptir ve Allah’tan umudunu yalnızca kâfirler keser. Yeryüzünü gez, dolaş. Allah’a dair umudunu sıfırlamış bir tek Müslüman bulamazsın. Zira Allah’a dair umudu olmayanın inancı da olmaz.

Yaşama dair elimizde bir umudumuzun olması ne güzel… Hayâlini dualarımızla süslediğimiz şeyin bugün imkânsız gibi gözükse de yarın olabileceğine dair umudumuzun olması ne kadar da diriltici bir şey…  İşte bundandır ki ıkıgai; uğruna mücadele etmeye, direnmeye değer bulduğumuz şeydir. Dua dua istediğimiz şeydir… Sabah gözlerimizi açar açmaz aklımıza ilk gelen şey ve gece başımızı yastığa koyduğumuzda uyumadan evvel en son düşündüğümüz şeydir ıkıgaimiz.

Enîs-i ruhum,

Bazen yılgınlığa kapılıyor insan. Şu fani hayatta kendisini ayakta tutacak hiçbir yaşama sebebinin yani ıkıgaisinin kalmadığı düşüncesine kapılıyor. Hiç kimsenin kendisini anlamadığını, kendisini kimseye anlatamadığını düşünüyor. Kimileri de var ki kalabalıklar içinde yapayalnız bir hayat yaşıyor. Baş gözü, etrafındakilere gülücükler saçarken gönül gözü, iç âlemine gözyaşları döküyor. Yüreği yangın yerine dönmüş vaziyetteyken ömür sermayesinin bir an evvel dolmasını bekliyor. Bazense bu sermayeyi kendi elleriyle noktalıyor. Ne hazin… Ne acınası…

Ikıgai(yaşama sebebi)…  Sabah uyandığımızda bizi yataktan çıkaran şey… Kimi buna sahip, kimiyse sahip olacağı günün hayâliyle sabretmekte. Her iki hâlde de ıkıgai devrede… Her iki durum da insanın hayatına anlam katmakta ve kişiye umut depolamakta.

Vesselam…

NOT: Geçen haftaki yazımın yayımlanmasının ardından beni bizzat arayıp yakînen ilgilenen Battalgazi Belediye Başkan Yardımcısı Eyüp SAĞLAM Beyefendi’ye şükranlarımı sunuyorum. Her ne kadar sorunumuz henüz çözülememiş olsa da zâtının ilgi ve alâkalarından dolayı kendisine müteşekkirim.

Yazarın Diğer Yazıları