Enes Tarım

ON YIL ÖNCE ON YIL SONRA

Enes Tarım

Son günlerde dikkatinizi çekti mi bilmiyorum; sosyal medyada “10yılönce10yılsonra” isimli bir akım başladı.

Dönem dönem böyle akımlar oluyor ve bunlar bazen iyi bir amaca hizmet ederek iyilik için bir farkındalık oluştururken; bazen de sinsi emellere hizmet edebiliyor.

2019’un ilk sosyal medya akımı tüm dünyada yüz milyonlarca kullanıcısı olan Facebook’tan çıktı.

Bu akımın orijinal ismi ‘#10yearchallenge’.

Akım 10 sene önceki fotoğrafımızla, şimdiki fotoğrafımızı yan yana koyacağımız bir sosyal medya projesi.

Bu vesile ile bir kez daha gördük ki sosyal medyada kullandığımız tüm bilgiler ve paylaştığımız tüm fotoğraflar Facebook, İnstagram ve Twitter gibi sosyal medya programları vasıtası ile devasa hard disklerde, bilgi bankalarında toplanarak gerek görüldükçe kullanılabiliyor.

Yani görüldüğü üzere internette silme tuşu yok, internette yapılan her şey bir yerlere kaydoluyor.

***

Peki bu bilgiler neden saklanıyor?

Artık biliyoruz ki tüm bu bilgiler herkesin ihtiyacına göre kar amaçlı üçüncü kişi ve kurumlara yüksek meblağlarla; ilgili internet sağlayıcıları tarafından pazarlanıyor, satılıyor.

Bizzat Facebook kurucusu Mark Zuckerberg; “ Veri koruması noktasında hassas davranmadıklarını, bu verileri siyasilere ve dev markalara reklam için kullandıklarını itiraf ediyor.

Her gün milyonlarca kullanıcının bilgileri ikinci üçüncü ellerde paylaşılarak kullanılıyor.

***

İnternette gezinirken çıkan reklamların, genelde ilgi alanınızda olan şeyler olduğunu fark etmişsinizdir.

Spor yapan biriyseniz spor malzemeleri ve reklamları, oyun oynayan biriyseniz oyun reklamları ile sürekli karşılaşırsınız.

İşte bunun nedeni bu kurumların kullandığı yapay zeka. Yapay zeka internette gezinirken tüm aramalarınızı, fotoğraflarınızı, Youtube’da izlediğiniz videolara kadar kaydediyor.

Facebook daha ilk kurulduğunda arşivinde 15 milyara yakın fotoğraf olduğundan bahsediliyor.

O günden bu güne bu arşivin hangi boyutlara geldiğini tahmin bile edemiyoruz.

Hepimiz her gün her saat Facebooka girerek bu devasa bilgi bankasının daha da gelişmesine yardımcı olduk.

Bu şirketler yüzlerimizi, arkadaşlarımızı, fotoğraflardan yola çıkarak da birçok alışkanlığımızı artık tanıyor.

Neler giydiğimizi, ne yediğimizi, neler tükettiğimizi teker teker tarıyorlar ve sonradan karşımıza reklam olarak çıkıyor.

Ve artık tüm bu veriler büyük uluslararası dev şirketlere satılarak hizmet veriyor, dolayısıyla o firmaların satışları artıyor.

***

Teknolojiye meraklı olanlar bilir; birçok uluslararası dev şirket yüz tanıma teknolojisi üzerine çalışıyor.

Bu konuda da en önemli sermaye ise elbette internet ve sosyal medya.

Yüz tanıma teknolojisi, yüzdeki yaş almayla oluşan değişimi algılayabilecek ileri bir teknoloji.

Facebook kullanıcısı iseniz bilirsiniz, herhangi bir fotoğraf yüklediğimizde otomatik olarak, o fotoğraftaki yüzlerinin arkadaş listemizde kime ait olduğunu ve etiketlemek isteyip, istemediğimizi sorar.

Tabi halen daha eski fotoğraflarımızda ve düşük pikselli olanlarda yüz tanımada yanılmalar yapabiliyor.

Bu yeni akımın da geçmişteki tüm diğer akımlar gibi insanlığın hayrına olacak bir gelişmeye vesile olacağını düşünmek güç.

Kendi elimizle tüm mahrem kişisel bilgi ve alışkanlıklarımızı iyi niyetli olmayan uluslararası dev kuruluşlara teslim ediyor ve garip bir şekilde bundan endişe duymuyoruz.

Unutmayalım internetteki bütün videolarımız, paylaşımlarımız, yorumlarımız ve beğenilerimiz bir yerlerde kayıt altına alınıyor ve isteyen büyük firmalara hatta devletlere satılıyor.

Ve her geçen gün git gide daha da büyüyen bu veriler tüm insanlığın geleceği için büyük tehditler içeriyor…

Selam ve dua ile…

Yazarın Diğer Yazıları