Cafer Çelik

MİLLETLERİN HUZURSUZ, HELAK OLMA SEBEPLERİ

Cafer Çelik

Yaratan insanı yarattıklarından üstün olarak yaratmış; üstünlüğünü koruması, huzurlu olması, ebedi saadete ermesi, uyması. Uygulaması. İnanması için ilahi emir, yasaklarını tüm nebi ve resullerine bildirmiş, insanlığa tebliğ ettirmiştir. En son Hz. Muhammed (a.s) tarafından tebliğ ettirdiği, kıyamete kadar inanıp, uyup, uyguladıklarında tüm insanlığı huzurlu kılacak,  Kur’an esaslarıdır. İnsanlık Kur’an esaslarını bilir, inanır, uyar, uygularsa dünyada huzur bulacak, ahirette ebedi saadete erecektir.

İnsanlık, şirkten korunmazlarsa, adaletsizlikler yaparlarsa, helal kazancı önemsemezse, ölçü tartı, ticarette ahlaksızlık yaparlarsa, peygamberlerin tebliğ ettiği yeniliklere karşı çıkarlarsa, baskı grupları oluşturarak inanç özgürlüğünü engellerlerse, bozgunculuklar çıkarırlarsa, mülkiyet hakkına saygı göstermezlerse, maddi gücü kutsallaştırılırlarsa, ibadet hayatı ile sosyal hayatı birbirinden ayırırlarsa huzursuz, helak olacaklarına Kur’an’da dikkat çekilmektedir.(A’raf suresi;85,86.88.ayetleri, Hud suresi;85,86,87,91.ayetleri; Ankebut suresi,36.ayeti)

Geçmişte adı geçen yasakları yapanlar huzursuzluklardan kurtulamamış, helak olmuşlar, aynı yasak ve yanlışları yapacakların, aynı sonuçlar başlarına gelecektir. Noksansız kaynaktan bildirilen, noksansız esaslar bilinmeli, inanarak uyulmalı uygulanmalı ki huzurlu olunsun, helak olmadan korunsun.

Yaratan insanların huzurlu olmasını, mükafat görmesini ister. Külli irade kendi kontrolündedir. İnsana cüzi irade serbestisi vermiş ki mesul olsun, mükafat görsün, imtihan yeri olan dünyada denensin. İnsanlar her davranışında ilahi emir ve yasakları düşünmeli, yasaksa korunmalı, uygunsa yapmalı, uygun-yasak olduğunu bilmiyorsa, araştırmalı, ehlinden öğrenip ona göre hareket etmelidir. Düşünmeden, keyfi, hissi, havai isteklerine göre hareket ederse yanlış yapar, mesul olur. Her yaptığında ilahi esaslara göre hareket ederse, tüm yaşamını ibadetleştirir. Ömür, geçici ve kısa, onu da harcamamalı zararlı, boşa. Yaşam verilmiş bir geçici fırsat; dünyada huzurlu olmak, ahirette mükafat görmek için gafletten, yasaklananları yapmaktan korunarak, emirleri yaparak değerlendirilmeli, bir anı da boş geçirilerek israf edilmemeli. Dünya geçici, ahiret ebedidir. İnsan ölecek yaptığı her halin karşılığını görecektir. Her anı her haliyle noksansız olarak kayna alınmaktadır. Çok dikkatli olmak gereklidir.

Geçici dünya için gayret gösterilirken, ahiret içinde yapılması gerekliler ihmal edilmemeli, makam –maddiyet dünyada kalır; Allah emrine uygun yapılanlar seninle gelir, ahirette geçerli sermaye olur.

İnsan olarak başıboş bırakılmamışız, yapacaklarımız, yasaklar bildirilmiş, tebliğ edilmiş. Bizlerin yapacağı emirleri öğrenmek, itaat etmek, huzur bulmak, ebedi ahiret hayatında mükafat göreceğimizden ümitli olmak.

 

Yazarın Diğer Yazıları