
Kabiliyetler - Alemler
Cafer Çelik
İnsanların (300000 )kabiliyetle dünyaya geldiği, dahi olarak tanıdığımız kimselerin kabiliyetlerinin (15-20) binini değerlendirenler olduğu, her toplumda %3-5 üstün zekalıların bulunduğu, gelişmiş toplumlarda bunların zamanında tespit edilip, gerekli şartlar sağlanıp insanlığa faydalı kılındığı, geri toplumlarda tespit edilip, yeteneklerini geliştirmek için gerekenler yapılamadığından kendileri de farkına varmadan heder olup gittikleri, sıradan kimselerin kabiliyetlerinin ancak (200)ünü kullandıkları bildirilmektedir.
Güneş dünyamızdan(1326472)kat daha büyüktür. Nokta gibi gözüken yıldızların her birinin güneşten büyüklüğü (232) trliyon kattır. Saatte (50000) km.hızla giden bir füze, milyonlarca olan bu yıldızlardan birine ulaşmak için, hiç durmadan gitmek şartıyla (4)milyar (200) milyon yıl gerekir.(18000)gezegende hayat olduğuna dair bilgiler vardır.(Üstün Yaşamak-s.173-Ahmet Kazancıoğlu- Hekimhanlı)
İşte kabiliyetler, işte sonsuz alemler…
İnsanlar kullandıkları yeteneklerini azami artırmaya çalışsalar, daha çok teknikler bulacaklar, büyük imkanlı alemlere ulaşacaklar, daha rahat yaşamlara erişeceklerdir. İnsanlar, insanca düşünüp, hareketlerle, gayretlerle bencillikten kurtulup, güçlerini birleştirerek adil, vicdanlı, merhametli olurlarsa, faydalı her şeyin karşılığının mükafat, yanlış, yakışıksız, yasak şeyler yapmanın karşılığında ceza göreceklerine inanarak hareket ederlerse, çarpışmalar, çatışmalar, harpler olmayacak, tahribat yapan üretimler duracak, insanlar tekniğin, yeni buluşların, üretimlerin artırılmasına yönelecek, huzursuzluklar son bulacak, insanlar şekline uygun, yüksek hasletleri artırmaya çalışacaklardır.
Dünyamızda sergilenen yakışıksız, yanlış, zararlı haller, insanca düşünmemenin, İslam’ı esasları bilmemenin, inanmanın, uyup uygulamanın neticeleridir. Her şeyde görülen düzen, ölçü, denge, sonsuz kudret sahibi bir yaratıcı, yöneticinin varlığını gösterir. Şunca peygamberler tebliğlerinde Allah’ın varlığını, her şeyi görüp tespit ettirdiğini, ceza-mükafat olarak değerlendireceğini, dünyanın imtihan yeri olduğunu, gerçek ve sonsuz ahiret olduğunu tebliğ etmişlerdir. Bu öz esas ilahi kitap ve sayfalarda da tekrar edilmiştir. İşte emin şahitler, belgeler. Düşünen insan şüphe etmeden inanır, uyar, uygulanması için, duyurulması için çalışarak, insanlığın huzursuz olmasını, ceza görmesini önlemek ister.
Geçici dünya hayatında kısa süreli lezzet için milyonlarca insanın ölmesine, huzursuz olmasına, senelerce çalışıp meydana getirilmiş imarların silinmese sebep olanlar, önlemek için etkin olacakların gerekeni yapmayanlar, şekil ve düşünceye ters davranmaktadır.
İnsanı tüm yaratıklardan üstün yaratan, Yaratıcı dünyada huzur bulması, ahrette sonsuz hayatta mükafat görmesi için bilmesi, inanması, uyması, uygulaması için esaslarını ilahi kitap ve sayfalarda bildirmiş, peygamberlerine bildirtmiştir. Önceden gönderilen kitap ve sayfalar korunamamış, tahrif olunmuş, kıyamete kadar uyulması, uygulanması istenen, noksansız esasların bildirildiği ilahi son kitap Kur’an, son peygamber Hz. Muhammed (s.a.v) tarafından tebliğ edilmiştir. Şunca yıldır tahriften korunmuş, kıyamete kadar korunacaktır. Uyanlar, uygulayanlar dünyada huzur bulacak, ahrette mükafat görecek, sonsuz mutluluğu erecektir.