Cafer Çelik

İyilik - kötülük

Cafer Çelik

İnsanın geçici dünya hayatında huzurlu yaşaması, ebedi ahiret hayatında mükafat görüp mutlu ömür sürmesi için, bilmesi, inanması, gereğini yapması, yaşamının her anında etkin kılmasını emir buyurduğu ilahi esasları peygamberleri vasıtasıyla Allah tebliğ ettirmiştir. Tebliğ edilen ilahi esasların tahrif edilmeyen, insanlığın gelişmesinde huzur bulması, zararlı, yakışıksız, her türlü hallerden korunması için kıyamete kadar uyması gerekli, ilahi esaslarla tamamlanmış, peygamberimiz tarafından uygulanmış, açıklanmış, en ufak değişiklikten korunmuş, Allah kelamı Kur’an elimizdedir. Bilir, inanır, uyar, uygularsak, huzursuzluktan korunacağız, Allah’dan mükafat göreceğiz.
    

İnsanlığın gafletten uyarılması, kötülüklerden korunması, iyiliği yapması için topluluklar bulunması Kur’an Al-i İmran suresi–104. ayetinde “Sizden, hayra çağıran, iyiliği emredip kötülüğü meneden bir topluluk bulunsun. İşte onlar kurtuluşa erenlerdir” Buyrulmaktadır.    
       

Böyle bir topluluğun yapması istenenler çok gerekli, mükafatları çok büyük. İnsanımızın çoğunda iyilik-kötülük bilinci yetersiz. Herkesin gücü nispetinde yapabileceği iyilikler, bildirecekleri, korunacakları, koruyacakları kötülükler var. Çağrının etkin, uygun olması için bulunması istenen topluluk.
       

Köyde, mahallede 3-5 -7kişilik ve daha fazla sayıda kimselerden topluluklar oluşturulabilinir. Bu topluluklar görülen iyiliklere dikkat çeker, örnek alınması, görülen kötülüklerin önlenmesi için çalışabilirler. Diğer yaratıklardan üstün yaratılmışız, onlardan farklı hal ve hareketlerimiz olmalı. Yan bakarak da, yüz asarak da, tebessüm ederek de, tasvip ve tepkimizi gösterebiliriz.                      
       

Yıl (365gün) her günümüzde,haftamızda,ayımızda iyiliği emretmemiz,kötülükleri men etmemiz gerekirken,hiç olmazsa yılın beş gününü iyiliği emre,kötülüğü men etmeyle değerlendirsek,çevrede oluşan kötülükleri azaltıp,yok etmeye çalışsak, yinede çok şeyler yapılır.Olanlara seyirci olmak,insana yakışmayan bir durumdur.. 

Her şeye bir sebep vardır. Bir şeyler yapılmadan hiçbir şey olmaz. Yaratan her şeye sebep yaratmıştır. Sebepleri gücümüz nispetinde yapar, neticeyi Allah’tan bekleriz Olanlarda hissemiz vardır. Yapabileceğimizi yapmamışsak mesuliyetimiz, yaparsak mükafatı vardır. Her halimiz bilinmekte, görülmekte, kayda alınmaktadır. Gafil olmamak, iyilikleri yapmaya, kötülüklerden korunmaya, korumaya özen gösterilmeli, hata ve kusurlara tövbe edip af dilemeli, zamanı israf etmeden, hayırlı değerlendirmelidir. Allah bizlerin mükafat görmemizi, cezayı gerektirir durumlardan korunmamızı ister. 
Dünya imtihan yeridir, neticesi ahrette görülecektir.
 

Yazarın Diğer Yazıları