Cafer Çelik

İman

Cafer Çelik

İman, bir rakamı önde olmayınca, sağına dizilen sıfırlar bir değer ifade etmez, iman olmayınca ameller de öyledir. amellerin temeli imandır. Hz. Adem’le, Hz. Muhammed’e kadar (124)bin nebi-resul gelmiş, bunların hepsi tebliğinde Allah’ın varlığını, birliğini, dünyanın geçiciliğini, ebedi hayat ahretin varlığını, insanın başıboş olmadığını, her durumunun görülüp, tespit edildiğini, hayır-şer ne işlerse karşılığının mükafat, ceza olarak değerlendirileceğini, ebedi ahret hayatında makam ve mükafatların, cezaların yapılan amellere uyarlanacağını, tebliğ etmişlerdir. Bazılarına uyulması, uygulanması istenilen ilahi esaslarla ilgili kitaplar, sayfalar verilmiş, çoğunluğu kendinden öncekilerin tebliğine devam etmekle görevlendirilmiş, tebliğe aralıksız olarak Peygamberler devam etmişlerdir

Son ilahi kitap Kur’an, son Peygamber Hz. Muhammed’dir. Kur’an’da tebliğ edilen, insanların dünyada huzurlu olması, ahrette saadete ermesi için, uyması, uygulaması gerekli ilahi esaslar noksansız olarak bildirilmiştir. Kur’an bildirildiği andan itibaren yazılarak, ezberlenerek kayıt altına alınmış, en ufak bir değişikliğe uğramadan zamanımıza kadar Allah tarafından korunarak gelmiştir, kıyamete kadar da korunacaktır. Allah ilahi kelamı Kur’an’ın el-Hicr suresi-9. ayetinde “Kur’an’ı kesinlikle biz indirdik; elbette onu yine biz koruyacağız.” buyuruyor.

Kur’an tüm insanlığa inmiş olup, önceki ilahi kitap ve sayfalarda bildirilen tahrif edilmemiş, dünya huzuru ve ahret saadeti için uyulması, uygulanması gerekli olan esaslar da Kur’an’da bildirilmiştir.

Bildirilen esaslara gözle görmeden, kulakla işitmekten daha güçlü, şüphesiz inanılmalıdır. Gözün görmediği, kulağın işitmediği anlar olur.(124)bin peygamber, doğru, emanet ehli, üstün zekalı kimselerdir. İlahi sayfalar, kitaplar muteber belgelerdir. Bunca emin kimselerin, ilahi kitap ve sayfalarla bildirdiğine inanmayanlar, düşünemeyenler, şerli-şeytani güçler baskısında olanlardır. Birkaç emin olmayan kimselerin söylediklerine inananların, inanmamalarının başka sebepleri neler olabilir?

İman, inananları yanlış ve yasaklardan korur, üstün hasletlerin öğrenilmesine sebep olur. İnsan inanmakla şekline uygun gerçek insan olur. Diğer varlıklardan farksızlıktan kurtulur. Adalet, edep, vicdan, merhamet gibi yüksek hasletleri artar, geçicilikten kurtulur, ebedi saadet namzet i olur. Ölüm yok oluş değil, sonsuz yaşam başlangıcıdır. Hayırlı şeyleri artırma, şerli-yasak durumlardan korunma yarışını gaye edinir, gayret eder, her an kontrol altında olduğunu düşünür, yakışıksız, yanlış, yasak hallerden korunarak huzurlu, mutlu olur.

Dünya hayatı insanı doyurmaz, yaşamak isterken ölür, her ihtiyacı için zahmet çeker, zahmetsiz, ölümsüz hayat hissi, hissen iman gereğidir.

İnsanımız bilse inanacak, inancının gerektirdiği gibi yaşayacak, dünyada örnek alınacak, dünya huzursuz edici hallerden kurtulacak, adil düzen toplum oluşacaktır. Hiç bir şey kendiliğinden olmaz. Hayırların artması, şerlerin azalıp yok olmasını gaye, gayret edinenler gerekir. Bu gaye ve gayrette olanlar insanca yaşamış, dünyadan mutlu ayrılırlar, ahrette mükafat görürler.

Yazarın Diğer Yazıları