Cafer Çelik

Allah korkusu

Cafer Çelik

 Diğer yaratıklar yanlış, zararlı olanları yapmamaları için kafeslere sokulur, sağlam bağlarla bağlanırlar. İnsanlara yapacakları, yapmamaları gerekli yanlış, yasak, yakışıksız olanları, yapmalarını istediklerini,  Allah, Peygamberleri vasıtasıyla tebliğ ettirmiş, ilahi kitaplarda, sayfalarda belirtmiş. Her hal ve hareketin görüldüğü, bilindiği, tespit ve kayıt edildiği, mükafat-ceza olarak değerlendirilip, karşılığının görüleceği, verileceği de ilahi yasalarda bildirilmiştir. İnsan serbest bırakılmış ki mükafat ve ceza adil uygulansın. 

İnsanı yasaklardan koruyacak, emirleri yaptıracak, mükafatlardan mahrum olma, ceza görme korkusudur. Allah bizleri mükafatlandırmak ister, cezalandırmak istemez. Yasak –yanlış yapanlar, pişman olur, yapmayacaklarına söz verir, Allah’tan af dilerlerse Allah af eder.
Allah ve ahirete inanmayanların uyacakları keyfi, nefsi, heva ve hevesidir. Bunlar sınır ,başkalarına hak tanımazlar,isteyip de yapmadıkları yapamadıkları,kendileri gibilerinden gizleyememe korkusudur.Çoğu zaman onlarla anlaşmak,onları aldatmak mümkün olur.Eğitim-öğretim faydalı ve zararlıyı öğretir:yapmada,yaptırmamada fazla etkin olmuyor.Zamanımızda  büyük memleket zararına  işler yapanlar yüksek eğitim kurumlarını okumuş kimseler;adalet uygulamakla görevli kimseler içinde görülen yasak-suç sayılan hal ve hareketleri yapanlar….                                                      
İnsanlar düşünseler, araştırsalar zerreden küreye kadar kainatta bir nizam, düzen, tertip, ölçü olduğunu görecekler, bunu yapan, yaratan sonsuz güç ve kudret sahibi olduğuna, Allah’a inanacaklar; Allah’dan gelen şunca peygamberler tarafından tebliğ edilen ilahi kitaplarda, sayfalarda buyrulan emirleri öğrenecekler, uyup, uygulayacak, dünyada huzurlu olacak, ahrette mükafat göreceklerdir. İnsan dünyanın doyurucu olmadığını görür, ölmek istemez ölür, ihtiyarlamak istemez, ihtiyarlar; ihtiyaçlarının zahmetsiz olmasını, huzur bozucu, üzüntü verici hallerin olmamasını ister, bunlar ve benzeri çok şeyler ister, bunlar dünyada olmamaktadır. Bu istekler, düşünceler ahret denilen sonsuz, huzurlu hayatı hissettirmektedir.   

Emin kimseler olan peygamberler tarafından tebliğ edilen, ilahi sayfalar, kitaplarda bildirilen esasları öğrenip, inanıp, uyup-uygulayarak, geçici dünya hayatını tamamlayarak, sonsuz ahrette makamı yükseltmek, mükafatı artırmak, cezalı durumlara düşmemek için emirlere uyarak, yasaklardan korunarak ömrü değerlendirmeye özen gösterilmelidir. 

Bilmediği bir durumla karşılaştığında ilim sahiplerinden öğrenecek, emre uyacak, mükafat kazanmaya, cezadan korunmaya gayret edecektir. Nefse, keyfe, zevke uyarak, yanlış, yasak olanları yaparak zelil, azaplık duruma düşmekten korunacaktır.

Diğer ilahi kitaplar, sayfalar korunamamış, tahrif edilmiş, değiştirilmiş, ilahi vasfı bozulmuştur. Onlarda yer alan, insanlığın dünyada huzur bulması, ahrette mükafat görmesi için uyması gerekli esaslara Kur’an’da yer verilmiş, kıyamete kadar uyulup, uygulaması gerekli olan esaslarla tamamlanmış olan, geldiği andan itibaren yazılan. Ezberlenen, korunan, son ilahi kitap Kur’an’dır. İnsanlık bilir, inanır, uyar, uygularsa, yaşamının her anına etkin kılarsa, dünyada huzurlu olacak, ahrette ebedi saadete erecektir. Bilmeden, inanmadan, gereğini yapmadan Müslüman ismini alanlar, olanlar değil, kendileri Müslüman sanan, aldananlar, Müslümanlığa leke olanlardır.
 

Yazarın Diğer Yazıları