Hatırlarsınız…
1990’lı yıllardı…
Çevreyolu üzeri inşaat malzemesi satış noktası gibiydi…
Şehrin vitrini; demir, çimento ve tuğlaydı…
Erkal dönemiydi…
Gürültü kopmuştu…
“Demir-çimento satıcıları Yeşiltepe’ye götürülüyor” diye…
İlk karşı çıkanlar demir -çimento satıcılarıydı…
Şimdi sorun hallerinden çok memnunlar…
Ticaretlerinde bir şey eksilmedi, ama kurumsal anlamda bir kaliteye ve kimliğe kavuştular…
Ardından ardiyeciler taşındı… onlarda halinde memnun…
Kurumsal bir adres ve kimlikleri var…
Nakliyatçılar taşındı, onlarda taşınma işinden memnun… kurumsal bir kimlikleri var…
Sonra….
Galericiler taşındı, ikinci el oto satışı düşmedi, ticaretleri de azalmadı… ama sektörel bir kimlikleri var…
***
Şire Pazarı; bu kentin can damarı
Şire Pazarı; bu kentin vitrini
Şire Pazarı; bu kentin ekonomisinin kalbi
Şire Pazarı; dünya kayısı pazarının ilk noktası
Peki…
Mevcut Şire Pazarı bu kimlikleri taşıyabilecek bir durumda mı?
Kesinlikle hayır?
Şire Pazarı neredeyse bu şehrin asayiş olayları noktası haline bile gelmeye başlamıştı.
Yapı ve projesi itibariyle; kontrol edilemeyen, bir masa ve sandalye ile 1980’lerdeki bankerler olayını
sürekli hatırlatan bir görüntüsü var.
Kim kayıtlı, kim kayıtsız belirsiz….
Kim tüccar, kim satıcı, kim alıcı belli olmuyor…
Sonunda bu kötü görüntü bitiyor…
Malatya Büyükşehir Belediyesi’nin Yeşiltepe bölgesinde yapımını başlattığı “Yeni Şire Pazarı” projesi sadece “kötü” olanı sona erdirmiyor, kayısı ticareti konusunda yeni bir kapı açıyor bu kente.
Kayısı ticaretinin kurumsal kimliğe kavuşuyor olması yine bu kente artılar kazandıracaktır.
***
Soykan Parkında hareket eden Belediye Otobüsünün, 250 metre ileride Kız Meslek Lisesi’nin önündeki durakta yolcu indirip veya bindirmesi alışkınlığına son vermek bile bu kentin yıllarını aldı…
Oysa otobüs durağı levhasını kaldırmak 1 dakikalık işti…