YERELE DOKUNULACAK..

Bir kaç gün önce gazetemiz Net Haberin başlığı AK Parti seçime hazır manşetiyle çıkmıştı.

Bilindiği gibi 2019 yılında iki seçim var Mart ayında yerel Kasım ayında Başkanlık ve Milletvekilliği seçimleri.

Yerel seçimlerin geneli, genel seçimlerin ise yereli etkilediği bir gerçek.

Anavatan döneminde yaşananlar siyasilerin hafızalarında yerini koruyor.

2018 yılı icraat yılı olacak..

Bu nedenle özellikle yerele dokunulacak projeler hayata geçirilecek/ geçirilmesi de gerekiyor.

Eyvallah..

Hakkını vermek gerekir..

AK Parti'nin 15 yıllık iktidarı döneminde Türkiye nereden nereye geldi..

Başta sağlık, eğitim, ulaşım, duble yol, tüneller, barajlar savunma sanayiindeki dışa bağımlılık neredeyse yarıdan aşağıya düştü.. Enflasyon tek hanede, kişi başına düşen milli gelirimiz 10 bin doların üstünde..

Yaşlı ve engellilere yönelik çalışmalar göz kamaştırıyor..

Bir çok hayal dahi edemediğimiz icraatlar gerçekleşti..

Bunların hepsine eyvallah..

İstanbul'a yapılan üçüncü köprü, Boğaz'a yapılan tüpgeçit, dünyanın sayılı en büyük havaalanını yapmak biz Malatyalıların da göğsünü kabartıyor..

Kendi uydumuzu fırlatmanın, kendi helikopterimizi yapmanın, yerli üretimin şahlanması sevincimizi kat kat artıyor..

Ülkeye yapılan yatırımları, insana dokunan hizmetleri , iştahla anlatmanın mutluluğunu yaşıyoruz..

Ama artık bunları kanıksadık..

Her seçim dönemi mahalle mitinglerinde AK Parti Milletvekillerinin bunları anlatması artık vatandaşta heyecan yaratmıyor..

Ülke geneline yapılan makro projeler ve hizmetler halk tarafından taktir ediliyor.. Ama vatandaş artık özele inilmesini yani şehrine dokunulmasını istiyor.

Halk daha çok kendisine dokunan, şehriyle, ilçesiyle, sokağıyla mahallesiyle ilgili yaşam standardını yükselten şehrinin yıllardır var olan sorunlarının çözülmesini istiyor.

Ülkenin bir başından bir başına duble yollar yapılmış eyvallah. Ama benim önceliğim her gün işe gidip geldiğim yoldaki trafiğin sıkışıklığı ve çukurdan geçilmeyen yollardır diyor..

Ülkenin birçok ilinde hızlı tren projelerin hayata geçirilmesini önemsiyorum, ama ben Malatya olarak hala hızlı tren müjdesi ile yetinmek istemiyorum diyor. (Müjdesi çok hızlı kendisi bir türlü gelemeyen hızlı tren)

800 yataklı Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesini taktir ederken, yıllardır atıl durumda olan ve bahçesindeki ağaçların dahi kurumaya terkedildiği Yeşiltepe'de bulunan Askeri Hastane'nin değerlendirilmesini ve işlevsel hale gelmesini istiyor..

Komşu ilimiz Elazığ, YİMPAŞ'dan kalan atıl durumdaki binayı öğrenci yurdu haline getirip hizmete sunarken ben Malatya olarak bunu başaramamanın ezikliğini yaşamak istemiyorum..

Bölge Müdürlüklerinin bir bir elinin altından kaymasına nasıl seyirci kalındığına bir anlam veremiyor Malatya..

Bürokratik müdürlüklerde hemşehri harcanmasını, dışarıdan isimlerin atanmasını hazmedemiyor artık Malatya..

Bir çok il hatta ilçelerde dahi çevre yolları tamamlanıp hizmete açılırken, ben şehrimde yılan hikayesine dönen ve her yıl kurdele aşamasına gelindi denen ''Kuzey Çevre Yolu'nun artık tamamlanmasını istiyorum.

Erkenek tüneli, Karahan tüneli ve Turgut Özal Viyadüğü için teşekkür.. Ama Karakaya sahil projesi de artık hayata geçirilsin.

Malatya'ya bir sivil hava alanı yakışmaz mı?

15 Temmuz darbe girişimi sonrası Malatya askeri hava alanı olduğu için günlerce uçuşlara kapatıldı. 100 km uzağımızda Elazığ'daki sivil hava alanına gitmek zorunda kaldık..

Doğunun Batıya açılan kapısı, Doğu ve Güneydoğu'nun yıldızı diye tabir edilen, dünyanın kayısı başkenti olan şehrimizde ne yazık ki bir sivil hava alanımız olmadı..

Gerek Fındık gerekse diğer ürünler; üreticinin elinde kaldığı zaman değer kaybına uğramaması için TMO tarafından alınıp ücretsiz dağıtılırken, benim kayısım neden bir defa dahi olsun TMO tarafından alınmadı/alınmıyor..

Karakaya Barajından Battalgazi bölgesine su takviyesi 9 yıldır müjdesi verildi. Ancak daha bu yıl proje hayata geçirilecek. Bir aksilik olmazsa

Yukarıda yazdıklarım ve daha bir çok yazıya konu olacak şehrime özel sorunlar var..

Malatya artık icra makamındaki vekillerimizden sorunlara el atmasını daha doğrusu şehrine dokunulmasını istiyor ve bekliyor...