Ali Yiğit

YA HEP YA HİÇ...

Ali Yiğit

Küresel güçlere atfen Türkiye için şöyle bir söz kullanılıyor..

Yeşerip büyüyünce budayacaksın..

Kuruyunca sulayacaksın..

İşin Türkçesi..

Ne öldüreceksin..

Ne de güldüreceksin..

Türkiye son on yılda özellikle savunma sanayiindeki atılımlar..

Dünya ekonomik kriz yaşarken Türkiye'nin yıllık büyüme oranları..

Güçlü bir iktidar..

Ordusuyla, milletiyle, STK'larıyla  bir bütün olarak hareket eden bir hükümet..

İnsani yardımda dünya da ilk sıraya yükselişi..

Uluslararası adalet arenasında dünya beşten büyüktür çıkışı..

Bütün bunlara baktığınızda büyüyen gelişen, güçlenen bir Türkiye var..

Küresel güçler elbette ki bu durumdan rahatsız..

Bir dönem Türkiye'nin ABD büyükelçisi ne diyordu?

Erdoğan bizimle çatışıyor..

Ortadoğu ülkelerindeki liderler bizim sözümüzden çıkmıyor.. Bizimle uyumlular..

Ama Erdoğan ceketini düğmeleyip eyvallah demiyor.

Gerek Türkiye'de olsun gerekse gelişmekte olan Ortadoğu ülkelerinde yapılan darbelerin arkasında küresel güçler hep vardı..

1980 ihtilalinde  ABD'nin bizim çocuklar işi  başardı sözü hala hafızalarda yerini koruyor..

Özellikle 2012 yılında dalga dalga kaos ortamları oluşturuldu..

MİT Operasyonu, Gezi kalkışması, 17/25 operasyonu, Kobani eylemleri..

Ve nihayetinde son darbeyi vurmak için 15 Temmuz ihanet darbesi..

15 Temmuz da başaramadılar..

Küresel güçler ilk defa darbede başarısız oldular..

Bu başarısızlık küresel güçleri fena halde kızdırıyor..

Ne yapıp edip Türkiye'den rövanş almak isteniyor..

Bu günlerde yaşanan döviz kuru yükselişini, ekonomik darbe olarak tanımlamak  yerinde bir tespit olur sanırım..

15 Temmuz'da yarım bıraktıkları darbeyi  ekonomik darbeyle sonlandırmak istiyorlar..

Yeni Şafak Gazetesi yazarı İbrahim Karagül'ün dediği gibi..

''Yalnız bir ülkeyiz ve çok zor bir coğrafyada yaşıyoruz. Yalnız ama gururlu, dirençli, iddialı bir ülkeyiz ve bu zor coğrafyayı ayakta tutacak tek milletiz. Yalnız ama siyasi genetiği güçlü, tarih yapıcı rolü ve iddiaları kesintisiz devam eden ve edecek olan bir milletiz.

Zor coğrafyalarda dirençli milletler yaşar, orayı toparlar, diri tutar, büyük mücadeleler verir, büyük hesaplaşmalara girer. Yalvarmaz, ağlayıp sızlamaz, eğilip bükülmez, diz çökmez, başkalarının merhametine sığınarak ayakta kalmayı tercih etmez.

Bu vatanın, bu coğrafyanın bekçileriyiz, tarih öncüleriyiz

Yüreğiyle, bilgisiyle, bileğiyle, mücadelesiyle kendi iddialarıyla, hesaplarıyla, büyük yürüyüşleriyle ayakta durur. Tarih dönüşlerinde hep onların imzası vardır. Bunun bedelini ödese de, çok ağır şartlarla yüzleşse de karakteri hiçbir zaman değişmez. Çünkü değişirse yok olacağını bilir, değişirse imha edileceğini bilir, değişirse o milletin de o coğrafyanın da mahvolacağını bilir.

Bu yüzden bizler bu vatanın da, bu coğrafyanın da bekçileriyiz, tarih öncüleriyiz. Yüzyıllardır böyleydik yine böyleyiz. Yüzyıllarca daha böyle olmaya devam edeceğiz. Bu, omuzlarımıza yüklenen bir kaderdir. Bu, her birimizin üstlenmesi gereken bir yükümlülüktür. Bu ülkenin lideri de olsanız, memuru da olsanız, düşünce adamı ya da, esnafı, sanatçısı da olsanız bu böyledir.

Ya sıçrama tahtasında sıçrayacağız yada emperyalistlere boyun eğeceğiz..

Türkiye eski Türkiye değil..

İnşaallah bu oyunları da bozarak güçlü Türkiye yolunda önündeki engelleri aşarak yoluna devam edecektir..

Yazarın Diğer Yazıları