Kibrit kutusuna yazılan notlar

Tahminen 20 yıl olmuştur hangi siyasi parti Milletvekili olduğu hatırımda kalmamış..

Mahalleden bir vatandaş davet etmiş M.Vekilini   bahçesine  epeyi bir kalabalık toplanmıştı..

Hasbihal ederken  güngörmüş yaşı 70 civarı bir amcamız milletvekilinin yanına yaklaştı bir sorunum var dedi.. Milletvekili hemen danışmanına not al amcamızın sorununu dedi..

Danışman notu alırken; amca milletvekiline vekilim kibrit kutusuna yazılan notlardan olmasın ha dedi..

Etrafta gülüşmeler başladı.. Milletvekili yok amca olur mu öyle şey..

Program bitti bahçeden çıkarken otların arasında gözüme bir kağıt ilişti.. Kağıdı alıp okuduğumda biraz önce  danışmanın not aldığı kağıttı.. Ve amca haklıydı yazılan not kibrit kutusuna yazılmıştı..

Oysa bir umut olarak yazdırmıştı amca o notu.. Bir kaç gün sonra kendisini arayacaklar amca sorununuz çözüldü diye  bir müjde verilecekti..

Çoğu zaman olduğu gibi yine notlar kibrit kutusuna yazılmıştı..

Zaman geçse de yazılan notlar kibrit kutusu modelini değiştirmiyor..

Mahalle toplantıları yapılır. Milletvekilleri, belediye başkanı, il veya ilçe teşkilatı, kurulan protokol masasında yerlerini alırlar.. Önce onlar konuşur anlatırlar şehre ülkeye yapılanları.. Mahalleli kendisine söz hakkı verilecek zamanı bekler bekler.. Bir bakarsınız program biter.. O arada sorunu olan vatandaş yazdığı notu bir şekilde Milletvekili veya belediye başkanına ulaştırmaya çalışır.. Bir şekilde ulaşır ve notunu iletmeyi başarır.. Gönül rahatlığıyla bekler notuna verilecek cevabı.. Bekler bekler bekler..

Yazılan not yine kibrit kutusuna yazılmıştır..

Aldatılan seçmenin cevabı ağır olur..

Tutulmayan vaatler öldürür.. 

Seçim zamanı gelmiştir..

Halk Partili Trabzon Milletvekili memleketine gider..

Seçim çalışmalarına başlar..

Bir kahvehaneye girer..

Kahvehane tıklım tıklım dolu..

Bir siyasetçi için bulunmaz  fırsattır kalabalık ortamlar..

Önce kendini tanıtır.. Mevcut Milletvekili olduğunu belirtir.. Sonra başlar anlatmaya  ey hemşehrilerim, vatandaşlarım, dostlarım   beni tekrar Meclise gönderin şehrimize, ilçemize, köyümüze şunları şunları  yapacağım..  Ne isterseniz yanınızdayım diyerek konuşmasını sürdürür..

O sırada arka tarafta oturan vatandaşın biri elini kaldırır.

Sn Milletvekilum...

Ha kendinu fazla yormayasun..

Biz karar alduk bu seçimde okuma yazma bilen birini seçeceğuz der..

Milletvekili sevinir..

Ha uşaklar ben üniversite mezunuyum okumam yazmam fevkaledir..Mastırımı şurda yaptım, üniveristede derece yaptım vs..

Vatandaş şöyle bir süzer ve devam eder ha uşağım madem okuma yazman varidu da  5 yıldır sana gönderdiğimiz notları niye okumadın da..

Reel politikada diplomanın fazla bir getirisi olmaz..

Millet  diplomanıza bakmıyor..

Vatandaşın sesini duyuyor musun duymuyor musun?

Vatandaşın yazdığı notlar okunuyor mu okunmuyor mu?

Vatandaşın okuma yazmadan kastı var olan ve iletilen sıkıntıların kaçta kaçı çözüme kavuşuyor vatandaş buna bakıyor..

Herhalde üniversite mezunu olmayan Milletvekilimiz yoktur..

Okumasını bilen kaç milletvekilimiz vardır ona da millet karar verir..

Vesselam..