Hissemize düşen..

Dünya döndükçe hayat devam ettikçe yaşayan biz insanlar için doğal afetler, salgın hastalıklar, sel felaketleri ile karşılaşmamız muhakkak..

Meydana gelen bu felaketlerden tek korkumuz ölüm..

Ya deprem de ölürsem, veya sel felaketinde suya kapılır gitme endişesi, salgın hastalık bulaşırsa vs..

Doğal felaketler karşısında yapacağınız tek şey gerekli tedbiri alıp taktiri Allah'a bırakmaktır..

İki bin yirmi yılına gireli yetmiş beş gün oldu.. Ve biz depremle yatıp depremle kalktık..41 insanımız çığ felaketiyle yaşamını yitirdi. İdlib te 36 vatan evladımız şehit oldu..

Ve nihayetinde Dünya’yı  kasıp kavuran  Coronavirüs salgını..

Evet yaşadığımız süre içerisinde saydıklarımız ve daha çeşitli felaketlerle karşı karşıya gelebiliriz..

Bu felaketlerin nihayetlerin de hayatımızı kaybedebiliriz..

Yani bu felaketlerden kasıt ölüm korkusu..

Öyleyse ölüm korkusunu yaşayan biz insanlar ne yapıyoruz..

Depreme hazırlıklı olmak için çeşitli tedbirler alıyoruz/ almalıyız..

Salgın hastalık coronavirüs için her türlü tedbiri aldık almaya devam ediyoruz etmeliyiz de..

Peki ölüm için hissemize düşeni alıyor muyuz..

Deprem sonrası manevi  hissiyatımız devam ediyor mu?

Bu konuda pek olumlu şeyler söyleyemiyorum..

Elbette ki ibadet ve takva sadece korku anında olur diye bir şey söylemek mümkün değil..

Ama bir deprem anında  Allah diyen kalpler sonrasında ne yapıyor..

Ev sahibi depremi fırsata çevirip ev kirasını yükseltiyor, depremzede fırsatını bulduğun da hakkına düşenden fazlasını stoklamaya çalışıyor..

İnsanoğlunun ne kadar aciz ve çaresiz kaldığını dünyaya hükümranlık taslayanların gücün kendilerinde olduğunu iddia edenler gözle görülmeyen bir virüs karşısında nasıl çaresiz kaldığını hep birlikte gördük..

Bu kadar felakete rağmen uhrevi noktada insanoğlunda bir değişikliğin olmaması garip bir durum değil mi?

Bu kadar felakete rağmen insanoğlu şöyle durup bir düşünmüyor..

Ben neyim bak gözle göremediğim bir virüs  dünyayı ne hale getirdi..

Bir deprem anında sığınağı olan Rabbini ne çabuk unutuyor..

Hazırlık yapacak sak ölüme hazırlıklı olmalıyız..

Allah Resulü buyuruyor..

İnsanların en akıllısını size haber vereyim mi?

Kimdir ey Allah'ın Resulü..

Ahirete hazırlık yapandır..

Deprem çantası hazırlıyoruz/ hazırlamalıyız..

Ahiret için çanta hazırlıyor muyuz..

Etrafa bakıyorum da sanki hiç bu felaketler yaşanmamış gibi..

Yine bankada faiz almak için sıraya girenler..

İçki, kumar, zina, faiz, gıybet, dedikodu, iftira, cinayet, moda adı altında yarı çıplak bayanlar, gasp, haksızlık, hırsızlık, fırsatçılık, karaborsacılık vs. gibi haramlar aynı şekilde devam ediyor..

Bu kadar felakete rağmen hissemize düşeni almamışız..