GÖNÜL BELEDİYECİLİĞİ...

24 Haziran seçim sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan AK Parti ilk grup toplantısında yaptığı konuşma bir kaç açıdan tarihe geçecektir..

Düşünün bir siyasi parti lideri girdiği bütün seçimleri kazanmasına rağmen neden daha fazla alamadık, hesabını yaparak parti içi yapılacak eleştiriyi şeffaf ve açık bir şekilde, sadece kadroları ile değil millet ile de paylaşması..

Siyasi iktidar milli irade ekseninde, siyasilerin nasıl bir duruş sergilemelerinin altını kalın çizgilerle çizmiştir..

Milleti yaşat ki devlet yaşasın ilkesini siyasi hayatına adım attığı günden itibaren ilke edinen Erdoğan bu ilkeyi AK Parti teşkilatları, Milletvekilleri, Belediye Başkanları, İl İlçe başkanlarının  da unutmamasını deklare ediyor..

Erdoğan yaptığı konuşmasın da  iki ana metin vardı.. Bir Tevazu  iki millete tepeden bakmamak..

Siyasi iktidarı kökünden kemiren en lanet şey kibirdir..

Bir siyasi partinin öznesi millettir.. Özneyi  ayakta tutan ise hizmetle birlikte gönüllere girmektir..

Tevazu, vefa, alçakgönüllülük, kadirşinaslık siyasetin olmazsa olmazlarındandır..

Cumhurbaşkanı Erdoğan,  Bana gelen raporlara bakınca bazı eleştiriler var ki çok çok önemli. Vatandaşlar özellikle şunu arıyor: Tevazu... 'Benim dükkanıma gelip bir çay içmedikten sonra ben belediye başkanını ne yapayım' diyor. Değerli arkadaşlar bizi yükselten tevazumuz olmuştur. Biz tevazumuzu kaybettiysek, puan kaybımız da olmuştur. En güçlü olduğumuz yerlerde puan kaybettiysek bunu kendimize soracağız. Çok iyi hizmetler yapmış olabiliriz ama bu yeterli değildir. Önemli olan gönüllere girmektir. Gönüllere girmiyorsak, vatandaşa tepeden gurur abidesi olarak bakıyorsak, kusura bakmayın bu millet şamaroğlanı değil. Bir oy verir, iki oy verir kenara koyar. Bu erken bir mesaj olmuştur. 24 Haziran'ın fotoğrafını iyi çekmemiz lazım. Mart 2019 için adaylarımızı buna göre seçmemiz lazım..

​Erdoğan'ın konuşması önümüzdeki yıl yapılacak olan yerel seçimlerde nasıl bir yol haritası çizileceğinin göstergesidir..

Gerek İl başkanları gerekse AK Parti kadrolarının 24 Haziran seçim sonuçlarını nasıl değerlendirdiklerini bilemem ama   Sayın Cumhurbaşkanı'nın söylediklerini doğru okurlar ve hayata geçirirler, Erdoğan'ın söylemini eyleme dönüştürmeyenlerin  zorlu bir sınavın beklediğini söyleyebilirim..

Erdoğan'ın dediği gibi bu millet şamar oğlanı değil.. Bir oy verir iki oy verir sonra da kapının önüne koyar..

Siyaset sahnesine iz bırakanlara baktığınızda mütevazi olup tevazu gösterenlerin, halkla diyaloğunu kesmeyenler, makam kapılarını halka açık tutanların ismi hafızalarda yerini korumuştur. Genel Başkanların kredisi ile seçim kazananların siyasi hayatları fazla sürmez..

2019 yerel seçimleri için Erdoğan ''Gönül Belediyeciliği'' vurgusu yapması bu vurgunun iyi okunması gerekir..

Şimdi istatiki bir anekdot aktarayım..

2004 Malatya yerel seçimleri Saadet Partisi Belediye Başkan  adayının aldığı oy 4787..

2009 Malatya yerel seçimleri Saadet Partisinin Belediye Başkan adayı bir dönem Malatya Belediye Başkanlığı yapan Mehmet Yaşar Çerçi aldığı OY 56.238

Bir isim bir siyasi  partiye  52 Bin oy nasıl kazandırır..

Mehmet Yaşar Çerçi ne yapmıştı da 52 Bin oyu şahsında toplamıştı  yorumu sizlere bırakıyorum..

Önümüzde yerel bir seçim var.. Belediye Başkanlığına aday adayı olacaklar Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tarihi açıklamasını iyi okumaları ve eyleme dönüştürmeleri temennisiyle...