Dilden dile iyilik

Ülkemizin hangi ili veya ilçesinde bir deprem veya afet olsa biz oralı oluruz..

Bir bakarsın Van'da atar yüreğimiz bir bakarsınız Elazığ-Malatya en son ise İzmir'de yüreğimiz yandı..

114 vatandaşımız hayatını kaybetti  binin üzerinde yaralı..

Acılarda kenetlenmeyi anında başaran ülkemiz ile ne kadar  gurur duysak azdır..

İşin nahoş kısmı ise depremin şokunu atlattıktan sonra düşünülen hinoğlu hinlikler..

Hiç bir vicdan sahibinin kabul edemeyeceği  davranış ve hareketler..

Herkes meydana gelen depremi konuşurken birileri buradan nasıl bir siyasi malzeme çıkartırım derdinde..

Yıkılmayan binayı yıkılmış gibi gösterir.. Bir diğeri iktidara en ufak edilen muhalif sözü alıp manşete taşıma derdine düşer..

Bir taraftan da vicdanı soba karasına dönmüş insanlıktan nasiplenmemiş  eşrefi gitmiş sadece mahluku kalmışlar vardır.. Bunlarda depremzede için bağışlanan gıda, battaniye, çadır vs. eşyaları aşırıp satmaya çalışırlar..

Diğer bir grupta vardır ki  bunlarda sosyal medya kalıntılarıdır.. Acı üzerinden ayırım yaparlar.. Bu konuda devletimizin eli her yere uzandığı için anında kıskıvrak yakalanıp gereği yapılıyor..

Deprem anında gösterdiğimiz hassasiyeti deprem sonrası göstermede biraz daha yolumuz var sanırım..

Vicdanlarında  fenalık artçıları devam eden insanlar güruhu sanırım hep var ve var olacaktır..

Bir taraftan depremzede aileye evini kira almaksızın verenler diğer taraftan fahiş fiyatla ev kirasını yükseltenler..

Bir taraftan evindeki battaniye yorganı depremzede için ulaştıranlar diğer taraftan depremzede olmadığı halde battaniye ve yiyecek kolisi alanlar..

İşin bir başka tarafı ise  acı üzerinden reklam derdine olanlar var..

Altmış beş gün sonra enkaz altından sağ olarak çıkan Elif bebek vardı..

Hayata tutunur misali   kendisini kurtarmaya gelen görevlinin baş parmağını tutuşu vardı..

Aklı evveller hemen o figürü bir Kupa'ya işlemişler ve satışa sunmuşlar..

Bunun adı acı üzerinden reklam yapmak değil de nedir?

Doksan bir saat enkaz altında kalan ve Allah'ın bir mucizesi olarak enkaz altından sağ olarak kurtarılan Ayda bebeğin köfte ekmek istemesini fırsata dönüştürüp köfte ekmek reklamı yapanlar..

Ayda bebeğin eğitim masrafları bizden diyenler..

Birde görünür olma derdine düşenler var..

Canlı yayında elamanına telefonda sırtını dön de belediyenin logosu görünsün  talimatı veren yerel yöneticilerinde var olduğunu gördük malesef..

Bütün bunlara rağmen  her afet  sonrasında tereddüt etmeden canları pahasına gece gündüz gönüllü olarak görev başında olan ekiplerin var olduğu, iyiliklerinin dilden dile dolaştığı gönüllü kuruluşların varlığı ise teselli kaynağımızdır..