Yönetim istifa!
Abdullah Ergün
Beşiktaş-Başkaşehir maçında Beşiktaş Spor Kulübü Başkanı Fikret Orman ve ekibine yönelik "Yönetim İstifa" sesleri sonrasında Kulüp Başkanı Fikret Orman görevinden istifa ettiğini açıkladı. Dün kulüpten yapılan açıklamada olağanüstü kongre kararının çıkmasıyla Beşiktaş'ta yeni bir süreç başladı.
Fikret Orman ve yönetim kurlunu istifaya davet edenler yaptıkları yanlışın kulübe vereceği zararı hiç düşünmediler. "Yönetim İstifa" diye bağıranlar Fikret Orman'ın Beşiktaş sevgisinin ne kadar büyük olduğunu biliyorlar mı?
Beşiktaş kulübü içinde bulunduğu borç bakiyesinin aşağıya çekilmesi için Fikret Orman ve arkadaşlarının verdikleri mücadele çabuk unutuldu.
Maliyeti yüksek oyuncuların maliyetleri düşürmek için verilen mücadeleler gazetelerin spor sayfalarında günlerce manşet olmuştu.
Taraftarlar her zaman gönül verdikleri takımların başarısını ister.
"Takım şampiyon olsunda ne olursa olsun" mantığı bugün Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor'un içinde bulunduğu sıkıntılı ortamların yaşanmasına neden oluyor.
Futbol Ekonomisti Tuğrul Akşar'ın kulüplerimizin neden bugünlere geldiklerimi anlatan yazılarını kulüpleri idare edenlerin, taraftarların okumalarını tavsiye ediyorum.
Tuğrul Akşar;" Süper Lig'in borcunun 14 milyar TL olduğunu söylerken yaratılacak yeni finansal ürünlerle krizin çözülmesini öneriyor. Akşar Süper Lig yapısının şirketleşmesi gerektiğini anlatırken, "Yıllık sadece 500 milyon dolar yayın geliri var. Kol kırılır yen içinde kalır mantığı ile bu iş olmaz" derken kulüplerin maddi anlamda ne kadar yanlış yönetildiğini belirtiyor.
Bir başka önemli tespiti ise; gönül verdikleri takımları başarıya götürmek isteyen yöneticilere uyarı niteliği taşıyor.
"Dört büyük kulüp için maalesef şu anda deniz bitmiş vaziyette. Futbol kulüplerimizin mevcut gelirleri giderlerini karşılamakta yetersiz kalıyor. Ama buna karşılık sabit giderleri yani oyuncularına ödedikleri ücretler, primler, bunların dışında stat giderleri, üçüncü kişilere olan borçlar, yapması gereken operasyonel faaliyetler için harcamaları gereken kaynaklar… Bütün bunları topladığınız zaman gider olarak gelirlerinin çok çok üzerinde. Aradaki açığı da banka kredisi kullanarak, borçlanarak karşılamaya çalışıyorlar. Ancak banka kredilerindeki faiz oranlarının yüksekliği aynı zamanda kurlardaki yukarı yönlü artış da kulüplerin banka borçlarını durduk yerde artırıyor.
"Sadece 4 büyük kulüp örneğinden yola çıkacak olursak, 4 kulübün toplam gelirleri 1 milyar 970 milyon civarında. Buna karşılık bu kulüplerin toplam borçları ise yaklaşık 6 milyar liraya ulaşıyor. Neredeyse gelirlerinin üç katına yakın bir banka borcu var. Ama esas önemli olan şey bu kulüplerin geçmişten gelen ciddi zararları… Yani bu zararların finansmanı da kulüplerin bütün kârlılığını alıp götürüyor. Kulüplerin geçmiş yıllardan gelen birikimli zararlarının toplamı da 3 milyar 937 milyon lira. Yani, yaklaşık 4 milyar lira. Demek ki kulüplerin gelirlerinin iki katı kadar da geçmiş yıllardan gelen zararları var. Bu birikimli zararlar doğal olarak onların öz kaynaklarını eritiyor. Bu nedenle dört kulübün öz kaynak açığı da 3 milyar liraya ulaşmış durumda. Yani toplam gelirlerinden yüzde 50 daha fazla öz kaynak açığı var."
