Trafik Kilitlendi
Abdullah Ergün
Dünya zor bir süreçten geçiyor. Korona virüsün etkisi kaybetmesi için bilim adamları çalışmalarına tam gaz devam ederken insanların yaşam şartları farklı yönlere dağılmış durumda.
Tehlikenin ne kadar büyük boyutlara geldiğini gören bazı ülkeler kendilerini korumak için kişisel yöntemlerini hayata geçirirken bizde durum daha da farklı bir noktaya geldi.
Bugünkü yazımı yazarken Büyükşehirlerde iki günlük sokağa çıkma yasağının açıklanmasından sonra cep telefonuma gelen görüntüler karşında şaşkınlığımı gizleyemedim.
İki günlük sokağa çıkma yasağını sanki çok daha uzun bir zaman süresi gibi değerlendirip kendileri sokaklara atıp dükkanların ve fırınların önünde uzun kuyruklar oluşturulması genlerimizde olan bazı özelliklerin dışa vurumunu özetliyordu.
Sokağa çıkma yasağı erken açıklanmış olsaydı artık düşünün o anki kaos ortamını…
3 metre mesafe yasağı başta olmak üzere ter türlü önlemlerin bir anda devre dışı kalacağını herkes iyi biliyor.
Yasağın açıklandığı an yasağın başlamasına kısa bir süre kala kendilerini dışarıya atan arabalarıyla trafiğin kilitlenmesine neden olanlar iki gün sonra eve getirdikleri malzemeyle izole günlerine devam edecekler.
Bir şeyleri abartma konusunda dünya birinciliğini kimselere kaptırmayız.
Bu günler elbet bir gün geçecek. Normal yaşama dönüldüğü zaman iki günlük sokağa çıkma yasağının açıklanmasından sonra yaşanan panik ortamının konuşulduğu anlarda sohbet ortamlarında herkesin yüzünde tatlı bir tebessüm oluşacaktır.
Korona virüs ile mücadele eden diğer ülkelerinin verilen mücadelede ortaya koydukları soğukkanlı davranışlarının yanı sıra kadar ekranlara yansıyan görünürleri bize hiç benzemiyor.
“Evde Kal “uyarılarının yapılmasına gerek kalmadan kendilerini eve kapatanlar ile hükümetin bütün uyarılarına rağmen kendini sokağa atanlar arasındaki farkta uzun süre konuşulacak.
Virüs dolayısıyla hayatını kaybedenlerin sayısı katlamalı olarak artıyor. Evde Kal uyarılarının ne kadar yerinde olduğu her akşam açıklanan rakamlardan belli oluyor.
Dünya genelinde hayatını kaybedenlerin sayısı 100.000 aştı.
Uluslararası ajanslar rakamın daha da artacağını belirtiyor.
Tedavi noktasında halen elle tutulur bir sonuç yok. Aşının bulunması ve hayata geçmesi için iki yıldan bahsediliyor.
Bir anda ortaya çıkan ve ülkelerin kucağına düşen korona virüsün ne kadar süre içinde ortadan kalkacağına dair açıklamalarda yapılmıyor.
İşin tehlike boyutunu halen kavramayanlar için iki günlük sokağa çıkma yasağının yeterli olamayacağını yasakları koyanlarda iyi biliyor.
Bu işin en etkili yolu sürekli olarak yapılan“Evde Kal” çağrılarına uymak…
Bunun dışında yapılan mücadeleler ileriye dönük olacaktır.
Şimdilik” Evde Kal” mak lazım.
Yoksa bu akşam kendilerini dışarı atıp market arayanlar bu sahneleri daha çok yaşarlar.
