Teknik Direktör Performansı

Süper ligde takvim ve fikstür belli oldu. Kulüplerin transfer sezonunda takıma katmayı düşündükleri isimlerden yoksun hazırlık kampında çalışmalarına devam etmeleri en çok teknik direktörleri olumsuz etkiliyor.

Mukavelesi devam eden futbolcularla beraber alt yapıdan gelen genç oyuncular her hazırlık kampında devam eden alışkanlıkla A takımın kampına katılma geleneği kulüpler yine uygulamaya koydular.

Yani artık hazırlık kampında çift kale maç yapacak sayıya ulaşmak çok önemliydi ve bunu kulüpler bu sezon yine başardılar.

Hazırlık kampının başlamasıyla birlikte takıma katılacak yeni transferlerin tatil bölgelerinde tatilin keyfini çıkarmaları aslında hem kendilerini hemde transfer olacakları kulüpleri zor durumlara sokuyor.

Zorlu lig maratonunda hazırlık kampı gören futbolcuların sezon içindeki performanslarında olumsuzluk noktasında fazla değişkenlik yaşanmıyor.

Buna paralel takıma sonradan katılan futbolcuların hazırlık kampını kaçırmaları demek o futbolcuların hazır gelmesi için lig haftalarında farklı bir antrenman programına uymaları ve hazır hale gelmesi beklenecek.

Yeni Malatyaspor, bu konuda sıkıntı yaşayan kulüpler arasında yer alıyor.

Yeni transferlerin aralıklarla kampa gelmesi ve gelecek olan futbolcularla ortaya etkili bir takımın çıkması için ligin ilk haftalarında bu futbolcuların tam olarak hazır hale gelmesini bekleyeceğiz.

Şimdilerde gazete sayfalarını sona gelinen dünya kupası haberleri ve 3 büyüklerin her zaman olduğu gibi transfer noktasında yaptığı çalışmaların abartılı şekilde olduğu haberler süslüyor.

Transferde adı geçen futbolcuların menajerlere verdikleri yetki sonrasında Ege ve Akdeniz’de tatilin keyfini çıkarmaları ve” kadar kampa geç katılsam kardır” düşüncesi içinde olanların olduğu futbolcular bu konunun başrol oyuncuları olmalarına rağmen konunun sadece menajerler ve yöneticiler arasında devam etmesi futbolun evrensel yönünü ortaya koyuyor.

Böyle bir tablo karşısında ligler başladıktan sonra işler iyi gitmediği zamanlar sorumlular ortaya çıkan tablonun sorumluluk kısmını üstlenme noktasında problemler yaşıyorlar.

Futbolcu “Ben kampa geç katıldım “der. Teknik direktör “Futbolcu takıma hazır hale gelmedi” der yanı başarısızlık bir anda ortada kalır.

Yeni Malatyaspor’da sezon geçtiğimiz sezon yaşanan olumlu tablonun tekrar yaşanması için Teknik Direktör Erol Bulut’un futbolculardan daha hazır halde olması lazım.

Almanya’da Türk asıllı genç futbolcuların oynadıkları kulüplere yaptığı katkıyı benim gibi Erol Bulut’da biliyor.

Almanya’da liglerde yer alan kulüplerin alt yapılarına girmek, üst kategorilere çıkmak bizdeki kadar kolay değil.

Zor şartlarda yapılan seçmeler ve takıma girdikten sonra yapılan antrenman metotları ve futbolcular arasında yaşanan rekabete canlı şahitlik etmiş birisi olarak bu ülkede yer alan Türk asıllı genç futbolcuların uyum sorunu en aşağıya çekildiği zaman futbol kulüplerinin maddi ve manevi anlamda çok iyi konuma geleceğini rahatlıkla yazabilirim.

Alman futbol federasyonu liglerde yer alan gurbetçi futbolcuların Türk milli takımı değil kendi ulusal takımlarını tercih etmesi için futbolculara ve ailelerine baskı uygulamaya devam ediyorlar.

Bu işi bazen tehdit noktasına getiriyorlar. Almanya’nın yaptığı bu uygulamanın başarılı olmaması için Türkiye’deki kulüplerin Almanya’ya çıkarma yapmaları lazım.

Bu sadece kulüplere değil ulusal takımada büyük katkı yapacaktır.

Erol Bulut’un bu konuda daha etkili olmasını beklerdim. Yurt içinde futbolcu transferlerinde maddi anlamda ortaya çıkan tabloya baktığımız zaman bu konunun ne kadar doğru olduğu görülüyor.

Biraz cesaret, biraz öz güven, biraz zaman bu işin mutlu sonla bitmesi için yeterli.

Erol Bulut kendisi gibi Tayfun Korkut’da bu düşüncesin hayata geçirilmesiyle Fenerbahçe’ye transfer olmuşlardı.

Fenerbahçe bu transferlerle gurbetçi genç futbolcu konusunun ne kadar önemli olduğunu bu transferlerin gerçekleşmesi halinde kulüplerin daha rahat konuma geleceklerini ispat etmişti.

Yeni Malatyaspor’un başında olan ve geçtiğimiz yıl etkili bir performans ortaya koyan Erol Bulut’un en azından 2 gurbetçi genç oyuncu takıma getirmesi takım üzerinde asla olumsuzluk yaratmaz.

Alman ve Türk futbolu hakkında yeterli bilgi ve birikime sahip olan Erol Bulut’un bu konuda yapacağı hamle taraftarlar içinde büyük mutluluk olacaktır.

Her transfer döneminde yaşanan ve katkı noktasında bekleneni veremeyen bazı futbolcuları gördükten sonra gurbetçi genç futbolcunun takıma kazandırılması halinde en huzurlu ve dengeli transferler olarak kabul göreceğini düşünüyorum.

Erol Bulut’un teknik direktör becerisi zaten bu gençler için çok büyük avantaj olacaktır.

Ben bu konuyu daha önceki yazılarımın da gündeme getirmiştim.

Ben bu konuyu yine gündeme getireyim.

Gerisi yetkililere kalıyor.