Şah-Mat
Abdullah Ergün
Futboldan başka spor dalları olduğunu ilkokulu bitirdiğimiz zaman anlamıştık.
Spor denince aklımıza sadece futbol geliyordu. Gazetelerin spor sayfalarına fazla aşına olmadığımız fakat pazar akşamları radyo'da pazar akşamları yayınlanan "spor gecesi" programında büyük takımların maç sonu değerlendirmelerini dinleyerek futbolun büyülü dünyasına giriş yapmıştık.
Okul bahçeleri ve tarlalar futbol oynamak için en uygun yerlerdi.
1970’li yıllarda ise Muhammet Ali Clay ile boks, Ahmet Ayık, Hamit Kaplan ile güreşe dair bilgilere ulaşmıştık.
Dun açılışı yapılan 6. Malatya Uluslararası Satranç Turnuvası ise bir başka spor dalını bize hatırlattı.
Satranç'ın ne olduğunu hiç bilmiyorduk.
Malatya'da kimlerin nerde ve nasıl oynandığına dair hiç bir bilgiye sahip değildik.
Bizim için varsa yoksa her şet futboldu.
Malatyaspor'un Malatya İnönü stadında oynadığı, şenlik ve piknik havasında geçen maçları bizim için sporun ana temasını oluşturuyordu.
Malatya amatör küme maçları da Malatyaspor maçları kadar ilgi görüyordu.
Demirspor, Malatya İdmanyurdu, Malatya Gençlik, Hilal Gençlik, Öz Yıldız ve Adafı takımlarının kendi aralarında yaptıkları maçlarda tribünler tıka bas dolu oluyordu.
Böyle bir tablo karşısında diğer spor dallarına aşına olmak onları takip etmeyi hiç aklımıza getirmemiştik.
Dun açılışı yapılan ve Malatya Büyükşehir Belediyesi tarafından organize edilen Satranç turnuvasına katılan yerli ve yabancı sporcuların aileleriyle Malatya'yı konuşmak ve onların Malatya ile ilgili övgü dolu sözlerini dinlemek bu spor dalının sadece Şah, Piyon, Kale'den oluşmadığını işin tanıtım noktasında çok daha iyi olduğunu görmek bizleri çok mutlu etti.
Bu tür ulusal ve uluslararası spor etkinliklerine çok ihtiyacımız var.
Satranç bizim kuşak için yabancı bir spor dalı olabilir.
Fakat masalarda Şah, piyon ve kalelerle rakibini yenmek için mücadele eden çocuk ve gençleri görmek çok güzeldi.
Diğer spor dallarına oranla zekanın ön plana çıktığı satranç'da son yıllarda yaşananlar karşısında Malatya Büyükşehir Belediyesinin güzel bir iş çıkardığını düşünüyorum.
Bilgisayarla satranç oynayan Rus Kasparov'un bilgisayar'a yenildiğine dair çıkan haberler bu spor dalının ne kadar popüler olduğunu dünyaya göstermişti.
Her spor dalının kendine özgü zorlukları var.
Futbol için "fizik ve kondisyon yeterlidir "düşünenler satranç'ın zekayı daha yukarıya taşıdığı ve hayata dair yaşanacak kararsızlıkların olduğu ortamlarda kişiye yardımcı olduğu biliniyor.
Çocuk yaşta satranç oynanmasının ilerleyen yıllarda başta okul hayatı olmak üzere diğer konularda da çok daha iyi konuma gelecekleri hep konuşuluyor.
Sanat sokağında bulunan kapalı alanda masalarda her yaştan insanın yaptıkları ilk hamlelerle heyecanın yaşandığı anlarda oyun disiplini kadar rakibe saygı ve sessizliğin hakım olduğu mekan bu sporun ne kadar elit olduğunu gösteriyor.
Malatya Büyükşehir Belediyesi hem tanıtım hem de çocukların satranca bakış açılarının olumlu yansımasına yaptığı katkıdan dolayı kocaman bir teşekkürü hak ediyor.
Çamuru, karı, gerilimi, top çizgiyi geçti-geçmedi hakem maça damgasını vurdu gibi klasik sorunların uzağında satranç bizlere spor ve hayata dair güzellikleri bir kez daha hatırlattı.
