Abdullah Ergün

Parklar sizleri bekliyor!

Abdullah Ergün

Dünyada dengelerin değişime neden olan Corona salgınıyla birlikte hayatımızın bir parçası haline gelen maske ile olan birliktelik devam ediyor.

Bundan iki yıl önce karşılaştığımız sahneler arasında saçları dökülmüş ve maskesiyle birlikte anne ve babasının desteğiyle yürüyen lösemi hastası çocukları görenler bugün onların geçmişte korunmak için taktıkları maskelerle virüsten korunmaya çalışıyorlar.

Ağır tedavi sürecinde yorgun düşen küçük bedenlerin görüntüleri karşısında oluşan izlenimler arasında ilk sırada sanki bulaşıcı bir hastalık varmış gibi uzak ara yanından geçenleri asla unutmayacağız.

Daha sonra küçük bedenlerin ortaya çıkardığı tablo karşısında “Acıma “ duygusunu yaşayanları gören lösemili çocukların kendilerine kadar uzanan bu duyguların tam aksine “ Başları dik ve onurlu “ duruşlarından hala ders çıkartmadınız mı?

25- 31 Mayıs “Dünya Lösemili Çocuklar Haftası” olarak kutlanıyor. Lösemili çocuklar ve ailelerinin löseminin ortaya çıkarttığı olumsuz tabloyu açıklamaya kelimeleri yetmez.

Hastalık tanısı konulan küçük bedenlerin bir anda oyun alanlarından tek kişilik hastane odalarına taşınması, arkadaşlarının parklarda güle-oynaya geçen günlerin uzağında hastane odalarında kemoterapi sırasının gelmesini bekleyenler, masum yüz hatlarının devamına karşın saçların geçici olarak dökülmesine acaba sağlıklı kaç kişi şahitlik etmiştir?

Yolda karşılaştığınız ve ağır hastalık süreci içinde küçük bedenlerin yorgun düşmesine rağmen yürümeye çalışması ve gülümseyen gözleriyle etrafa bakmasına hangi sağlıklı yürek dayanır.

Maskeli olarak gittikleri parklarda yaşıtlarının öcüden kaçar gibi kendilerinde uzaklaşmasının insanı değerlerini anlatacak kelimeler bulamıyorum.

Park, en çok o çocukların hakkı. Aylarca süren lösemi tedavisi sonrasında orada olmak ve arkadaşlarıyla hastalığın kendilerinde oluşturduğu travmanın kendilerine izin verdiği sürece mutlu olmaları en çok onların hakkı.

Korkmayın!

Lösemi Siyah-Beyaz Türk filmlerinde ki anlatıldığı zamanların çok uzağında daha durgun hale gelen bir hastalık haline geldi.

Lösemi bulaşıcı bir hastalık değil.

Kimse sizlerin onlara acımanızı istemiyor.

Sizler lösemi hakkında sağlıklı bilgilere sahip olun yeter.

Yolda karşılaştığınız maskeli ve saçları dökülmüş küçük bedenlerin sizlerin tebessümlerine ve samimim desteklerinize ihtiyaçları var.

Normal bir insanın kemoterapi aldığı zaman yaşadıklarını, lösemili çocukların benzer tedavi karşısında yaşadıklarını aklınıza getirin.

Ben hastane odalarında her tedavi sonrasında yatağında yorgun düşen ve masum gözlerle etrafına bakan çocukları görmeye dayanamıyorum.

Bazen ellerindeki bir oyuncak bile çektikleri acıyı unutmak için yeterli oluyor.

Allah’ın bu nasıl bir yürek,

Bu nasıl bir masumiyet

LÖSEV, ben ve benim gibi düşünenlerin duygularına eşlik ediyor.

Büyük yataklarda ve üstünde küçük bedenler..

Hemen yanlarında oyuncaklar,

Dışarıda çocuklarının iyileşmesini yaşlı gözlerle bekleyen aile bireyleri…

Moralinizi yüksek tutun.

Sizler bu işi başaracaksınız.

Sizler yine ara verdiğinizi ve çok özlediğiniz parklara yine geleceksizin.

Sizler için yaşam yenilenen yüzüyle hep yanınızda olacaktır.

Yazarın Diğer Yazıları